bu benim
bu da benimleyim
öyle alıştık ki birbirimize
"acıyı bal eyledik"*
ve "biz" olduk gitgide
her şeye karşın
zamanın su gibi akışında
gülmek için küçük fırsatlar kolladık
geçti aylar
göçtü kuşlar
ve gün günü hırçın k/ovalarken
ayağını sürdü hayat
tik tak
tik tak
tik tak
ve fakat
ulvi tutkular
yerinde yoz saymalar
bir mucize olmazsa
eşlik eder bize
ve ihtimaldir
kıçı kırık bir laflama
iki akıllı övgü
üç serseri kafa sallama
dört bunak kopyala-yapıştır
beş mızmız surat asma
ve sayısız çalıntı şiir
ve ikazlar
ve tecritler
ve dedikodular
atacaktır dikiş edebiyata
ne
ne
ne
ne dedin
suuss
soorma
dahası da var:
fırfırlı dronlar
ve hiroşima aşkıyla yağan bombalar
ve soykırımlar
ve toplu mezarlar
ve utançsız açlık
ve kanlı çocuklar
ve biçare anneler
ve işsiz babalar
ve nice film izleyicileri
ah ne çok acıyorlar
ne çoklar...
- ah ah
vah vah
çok yazık onlara
allahtan bizden uzaklar
allahtan bizden olmayanlar...
beri tarafta
oval masalar
şatafatlı sofralar
protokoller
şik imzalar
el sıkışmalar
poz vermeler
suikastler
tutsak gazete/ci/lerden manşetler
protestolar
b/ilenmiş coplar
tazyikli sular
sabırsız kelepçeler
s/üslü demeçler
t/arafsız küstahlar
iki yüzlüler
cüppeliler
çiyanlar
vesaire
vesaire
...
diye diye
bütün bir sene
oldu dilim lal
işte ben
işte benimleyim
işte biz
"geldik bu güne"**
*,** Hasan Hüseyin Korkmazgil