Ankara’ya sonbahar erken geldi; hava serinin ötesinde soğuk, kurşuni bulutlu. Ankara’da film festivali zamanı da erken başladı. Üstelik hem Ankara’ya özel hem de özel insanlara özel bir film festivaliyle girdik sonbahara.
“Ankara Engelsiz Film Festivali; 3 Eylül’de başladı ve 8 Eylül’e dek sürecek.
Engelsiz film izleme deneyimi "Engelsiz film" izleme tekniğiyle ilk kez bu festival aracılığıyla tanıştım; geç de olsa. Festival standından aldığım kulaklıkla girdim mesela "Hugo" filmine. Vizyonda 3D tekniğiyle izlediğim M.Scorsese'nin bu sihirli ve gizemli "çocuk"lu ama aslında büyüklere masal anlatan bu filmini detaylı alt yazı, çok başarılı sesli betimlemesi ile bir kez daha izlemek ilginç bir deneyim oldu.
Film boyunca işitme engelliler için perdenin sağ alt köşesinde diyaloglu sahnelerde açılan pencerede işaret dili tercümanı diyaloğu çeviriyor aynı zamanda ayrıntılı alt yazı alıyor; (köpek havladı), (tren geliyor) diye. Görme engelliler için diyalogsuz görsel sahneler betimleniyor; bir nevi sahnenin resmi sözcüklerle çiziliyor. Dış ses, mekân, zaman, karakterler, sessiz gelişen olayların betimlenmesinde görünüm, hareket ve duygular görme engellilerin canlandırması için anlatılıyor.
Filmi bildiğimden bazen gözlerimi kapatıp sesli betimlemeyi dinledim; bazen detaylı altyazıyı okudum; bazen özellikle müziğin olduğu sahnelerde kulaklığı kullandım; bazen sağ kulaklığımla kulaklıktan filmin Türkçe seslendirmesi, diğeriyle de sesli betimlemeyi dinledim.
İşaret dili, sesli betimleme, dublaj ve detaylı altyazı senkronu o kadar başarılıydı ki; emeği geçenleri –özellikle betimlemeyi yazanı ve seslendireni- kutlamamak mümkün değil. Yazmak zor iştir ama bir görsel sahneyi sınırlı sürede göz önüne getirecek şekilde canlandırmayı sağlayacak şekilde yazmak çok daha zor bir iş.
Festivalin ruhuna denk düşen film: Deng
Açılış filmi olan 65. Cannes Film Festivali Kısa Film Yarışması'nda Altın Palmiye ödülü alan 2012 yapımı Rezan Yeşilbaş'ın 'Sessiz /Be Deng'di ve bu özel festivalin “engellilik” ruhuna denk düş(ürül)müş. Diyarbakır’lı, 3 çocuklu, Kürtçe konuşan ve Türkçe bilmeyen, cezaevindeki kocasıyla yasak olduğu için kendi dilinde iletişim kuramayan ve ona bir çift yeni pabucu ulaştırma mücadelesi veren bir kadının öyküsünün anlattığı bu kısa, 14 dakikalık bu güzelim filmi daha önce; 2013 Mayıs’ında İşçi Filmleri Festivali’nde izlemiştim. Zaman yoksulu olmayaydım sesli betimlemeyle bir kez daha izlemek manidar olacaktı ama kısmet diyelim.
Sesli betimleme, detaylı altyazı, işaret dili
İşitme engelliler ve görme engellilerin sinema keyfi önündeki engelleri kaldırmanın yolu; sesli betimleme, ayrıntılı alt yazı ve işaret diliyle anlatım. Ülkemizde özellikle sesli betimleme için son yıllarda iyi niyetli ve başarılı çalışmalar var. Bu konuda kurulan dernek ve toplulukların çabaları övgüye değer. İşaret dili ve sesli betimlemeyle anlatılan film ve dizi film bölümlerini sanal alemde bulmak mümkün. İzleyici ve potansiyel izleyici sayısının bu denli yüksek olduğu ülkemizde sanıyorum aynı –üstelik güncel olan- filmin sesli betimleme, ayrıntılı alt yazı ve işaret diliyle anlatıldığı örneklerin sayısı sanıyorum sınırlı.
Festivalde görmeyenler ve işitmeyenlerle, gören-işitenler bir arada film izliyor. Bu sadece tarafların, bir sanat ortamında; sinema gibi bir güzelliği paylaşmanın ötesinde, kaynaşmasının değil tarafların özellikle de gören-işitenlerin diğerlerine empatik yaklaşımını sağlıyor.
Engelli bireyler için sinema sanatı
Zaten festival ekibi ve Puruli Kültür Sanat da bu amaçla yola çıkmış. Festival kataloğunda hedef açık ve net açıklanmış: “Engelli bireylerin sadece kendileri için değil, parçası oldukları toplumu zenginleştirmek için de yaratıcı, sanatsal ve entelektüel kapasitelerini geliştirme ve kullanma imkanına sahip olmalarını sağlayacak koşulları yaratmak”.
Festivalin “Engelsiz Yarışma” bölümünde hepsi 2012 yılı yapımı Yeşim Ustaoğlu’nun “Gözetleme Kulesi” ve Reha Erdem’in “Jin”, Barış Pirhasan’ın “Kurtuluş Son Durak”, Reis Çelik’in “Lal Gece”, “Emin Alper’in “Tepenin Ardı”, Erdem Tepegöz’ün “Zerre“ filmi yer alıyor. Sadece bu seçki bile festivalin amaç ve kalitesine ilişkin belirleyici; kanımca.
”Dünyadan” bölümünde “Köstebek”, “Ömrümüzden Bir Sene”, Paris’te Gece Yarısı”, Yükselen Ay Krallığı”; “Engel Tanımayan Filmler” bölümünde “800 Km. Engelli”, “Can Dostum”, “Türkiye Sineması” bölümünde “Celal Tan ve Ailesinin Aşırı Acıklı Hikayesi”, Entelköy Efeköy’e Karşı” ve “Çocuklar İçin” bölümünde de “Hugo” ve “Korsanlar” filmi var. “Uzun Lafın Kısası” bölümüyle kısa filmlere selam verilmiş, “Canlandırma Atölyesi”yle de çocuklara kucak açılmış.
Teşekkürler
Bu anlamda bu festivali gerçekleştirenleri, himaye edenleri, katkı verenleri, aralarında bianet’in de olduğu destekleyicilerini kutlamak gerek.
Engelsiz film tekniği çoğumuza yabancı bir teknik. Eylül ayı; festival izleyicisinin henüz tatil vb. nedeniyle toparlanamadığı, Ankara’da da film severlerin çoğunluğunu oluşturan üniversite gençliğinin henüz avdet etmediği bir ay. Görme ve işitme engellilerin; kendilerine özel bir festival yapıldığını bilseler bile alışkanlıkları olmadığı için ya da ulaşılamadığı için fazla ilgi göstermedikleri bu festivalin süreklilik kazanması durumunda amacına –daha da- ulaşacağı kesin. Düzenleyiciler için küçük bir eleştirim var; dilerim bundan sonraki festivalde göz önüne alınır. Festival mekanları Cer Modern ve Ankara Cinemaxımum Armada olarak seçilmiş. Cer Modern Ankara’mızın gözbebeği. İç mekanda görme ve bedensel engelliler açısından erişilebilirlik sorunu yok ama yayan olarak özellikle Sıhhiye-Adliye yönünden, -hatta Tandoğan’dan da- ulaşmak zor diye düşünüyorum.
Ebruli renkli bir film festivali
Film festivalleri şenlendirir Ankara’yı. Kurşuni rengin ve betonun hükmettiği Ankara’ya, çok sevdiğim kentime gökkuşağı renkli kuşaklar sarar; film festivalleri (**).
Eylül 2013’e dek son yıllarda eklenenlerle birlikte 8 –yazıyla sekiz- olan bu kuşakların arasına ebruli renkli 9’uncu –yazıyla dokuz- bir kuşak olarak eklendi; “Engelsiz Film Festivali”. Dilerim yolu açık olur.
Sezonda ve festivallerde izleyemediğim “Jin”, “Kurtuluş Son Durak”, “Lal Gece” ile ülkemizde daha önce gösterilmeyen ya da gösterildiyse de bilmediğim “Yükselen Ay Krallığı” ile “Ömrümüzden Bir Sene” ile mesleki heyecanla izleyeceğim “Can Dostum” ve “800 Metre Engelli” filmlerini izlememe olanak tanıdığı için teşekkürler; “özel” insanların önündeki film izleme engellerini kaldıran “Engelsiz Film Festivali”ni düzenleyenlere. (ŞD/NV)
* Şadiye Dönümcü. sosyal hizmet uzmanı, sinemasever.
* Ankara’da yapılan film festivalleri: 1- Ankara Uluslararası Film Festivali, 2-Gezici Festival, 3-Uçan Süpürge Kadın Filmleri Festivali, 4- İf Ankara Bağımsız Filmler Festivali, 5-İşçi Filmleri Festivali, 6-Kuirfest, 7-Avrupa Birliği İnsan Hakları Film Günleri, 8-Filmekimi.