Oxford Üniversitesi profesörlerinden evrim üzerine çalışmalarıyla bilinen Richard Dawkins'in, 200. yaşına giren Charles Darwin'in 50 yaşında yayınladığı ve evrim teorisinin temelini oluşturan doğal seçim fikri üzerine the Guardian'da yayınlanan yazısını özetleyerek aktarıyoruz. Dawkins, Türkiye'de de Adnan Hocanın (Oktar) seslendirdiği, yaratılışçılık ya da her şeyi bilinemeyen bir elin yarattığını varsayan akıllı dizayn sözlerine karşı Darwin'in bize neyi gösterdiğini anlatıyor.
Charles Darwin'in büyük bir fikri vardı, muhtemelen tüm zamanların en güçlü fikri. Ve tüm mükemmel fikirler gibi, o da cezbedici şekilde basit. Doğrusu o kadar temel, o kadar göstere göstere malumdu ki, her ne kadar bu fikrin kıyısından geçenler olduysa da ondan önce hiç kimse doğru yere bakmayı becerememişti.
Darwin'in başka birçok iyi fikri daha vardı –mesela mercan kayalıklarının nasıl oluştuğuna dair büyük ölçüde doğru olan dahiyane teorisi gibi- ama Türlerin Kökeni kitabında yayınladığı ve biyolojiye yol gösterici ilkelerini kazandıran doğal seçim fikri kalan her şeyin anlam kazanmasını sağladı. Bu fikrin nesnel, muhteşem mantığını kavramak vazgeçilemez bir gereklilik.
Doğal seçim fikrinin açıklayıcı gücü sadece bu gezegendeki yaşamla kısıtlı değil: bu, şu ana kadar öne sürülen ve prensipte de olsa herhangi bir gezegendeki yaşamı açıklayabilecek tek teori. Eğer evrenin başka yerlerinde de yaşam varsa –ki ben şimdilik olduğunu düşünüyorum- onun varlığının altında da doğal seçime bağlı evrimin bir şekli yatıyor olmalı.
Açıklama gücü!
Peki doğal seçimi bunca özel yapan ne? Güçlü bir fikir az varsayımla çok fazla şeyi açıklar. Böyle bir fikrin Açıklama Oranı –açıkladığı şeyler bölü bu açıklamayı yapmak için kullandığı varsayımlar- büyüktür. Eğer herhangi bir okur Darwin'inkinden daha fazla açıklama gücüne sahip bir fikir biliyorsa bunu duymak isteriz. Darwin'in büyük fikri tüm yaşamı ve bunun sonuçlarını –yani asgari karmaşıklığa sahip her şeyi açıklıyor. Buna karşılık denklemin paydası çok küçük ve basit: doğal seçim, ya da genlerin gen havuzunda raslantısal olmayan şekilde varlığını sürdürmesi.
Darwin'in büyük fikrini tek ve basit bir cümleye kısaltabilirsiniz:
"Yeterli zaman verildiğinde, kalıtsal oluşumların raslantısal olmadan (ama ara sıra yanlış kopyalanarak) varlığını sürdürmesi karmaşıklığa, çeşitliliğe, güzelliğe ve neredeyse kasten yapıldığını düşündürecek kadar mükemmel bir akıllı dizayn yanılsaması yaratır."
Parantez içindeki vurguyu ekledim çünkü her türlü kopyalama sürecinde hatalı kopyalar da çıkması kaçınılmazdır.
Darwin'i tehdit görenler
İşte yarattığı bu dizayn yanılsaması bazılarının Darwin'in büyük fikrini tehdit olarak algılamasına yol açıyor. Aynı şekilde bu fikri anlamanın önündeki en büyük engeli de teşkil ediyor. İnsanlar bu kadar basit bir önermenin bu kadar fazla şeyi açıklamasına şüpheci yaklaşmaya eğilimlidir. Hayatın harikulade karmaşasına safça tanıklık eden birisi için, bunun akıllıca dizayn edildiğini düşünmek normal gelir.
Fakat akıllı dizaynın (ID) açıklama oranı –güçlü bir fikrin aksine- acıklı derecede küçük. Denklemin payı Darwin'inkiyle aynı büyüklükte: yaşamın tümü. Ama paydası da en az onun kadar büyük: anlamaya çalıştığımız karmaşıklığı yaratabilecek kadar büyük ama anlaşılamayan bir akıl!
Yanlış yorumlar
Her ne kadar Darwin'in teorisi organik yaşamın ötesine de uygulanabilir olsa da, evrensel bir Darwinizm fikrine karşı durmak istiyorum. Bundan kastım, doğal seçimin uygun olup olmadığına bakılmaksızın insani eylemin her alanına uyarlanması yönündeki eğilim.
Gerçekten de ticaret alanında "en güçlü" şirketler, ya da bilim pazarında sadece "en güçlü" teoriler ayakta kalıyor olabilir ama kendimizi kaptırmadan önce en azından şüpheyle bakmalıyız. Ve tabii ki bir de en korkunç yüzünü Hitlerizm'de göstermiş olan Sosyal Darwinizm var...
Bu kadar açık olmasa da aynı ölçüde yararsız olansa amatör biyologların seçim yasasını yaşam hiyerarşisinin uygunsuz katmanlarına uygulamaları. "En güçlü türlerin varlığını sürdürmesi, zayıf uyum gösterenlerin soyunun tükenmesi" yüzeysel olarak doğal seçim ilkesine benziyor ama bu benzerlik yanlışlıklara yol açabilir. Darwin'in kendisinin de onca çabayla ortaya koyduğu üzere, doğal seçim bir türün kendi içindeki değişimi hakkındadır, türler arasındaki değil.
Darwinini bekleyen sorular
Sona gelirken, Darwin'in mirasının çok daha görünmeyen bir yüzüne vurgu yapacağım. Darwin, bilimin çok büyük ve karmaşık şeyleri çok küçük ve basit şekilde açıklayabilme gücü konusuna bilincimizi açıyor. Biyoloji alanında yüzyıllar boyunca, bu karmaşıklığı açıklayabilmek için bir o kadar karmaşık açıklamalara ihtiyaç olduğu fikriyle kandırıldık. Darwin, bu yanılgıyı geri dönülmez biçime yıktı.
Halen fizikte ve kozmoloji de kendi Darwinini bekleyen derin sorunsallar var. Neden bir evren var? Fizik yasaları neden böyle? Hatta neden yasalar var ki?
Bir kez daha, bütün bunun akıllı bir dizaynın sonucu olduğunu düşünmek çekici görünüyor. Ama önümüzde bizi devamlı uyaran Darwin örneği var. Bütün bu yollardan daha önce geçtik. Darwin, bizi –her ne kadar zor olsa da- sorularımıza gerçek açıklamalar bulmamız için cesaretlendiriyor.(RD/EÜ)