Günlerdir, AKP’nin İstanbul Bakırköy’deki Belediye Başkan adayı Ali Talip Özdemir’e ulaşmaya çalışıyorum. Telefonlarımı açmadığı gibi mesajıma da geri dönüş yapmadı.
Oysa meslek etiği gereği kendisine hakkındaki bazı iddiaları sormam gerekiyor. “Kadın düşmanı olduğu” yönünde bir iddia var, bunu böyle soramayız da net olan başka bir iddia daha var.
İçinde iddia barındıran soruyu da baştan sorayım: Bakırköy’de 1992’de ANAP’dan belediye başkanlığı yaptığı dönemde Türkiye'nin tek kadın sığınma evini kapattırdınız mı?
Kendisine ulaşamayınca bir kaç arşiv taraması yaptım. Tabii normalde bir çok haber sitesinden bu haberlere ne hikmet ise ulaşılamıyor.
Bir arkadaşımın özel arşivinden edindiğim bilgilere göre, net olan bir şey var Bakırköy’de kadınların güvenli alan olarak gördüğü tek kadın sığınma evi Özdemir döneminde “tadilat” adı altında kapatılıyor.
Elbette şimdinin başkan adayı o dönemin belediye başkanı Özdemir’in kadınlar ve özellikle sığınma evindeki kadınlara dair cinsiyetçi söylemleri de var.
Bu söylemler ve sığınma evinin kapatılması yönündeki haberlere karşı dönemin Mor Çatı üyeleri Canan Arın, Canan Şentürk, Siper Güvenç ve Yaprak Zihnioğlu harekete geçiyor.
Özdemir’in “sığınma evinde kalan kadınların zorla kocalarına vermek” istediğini belirtiyorlar ve sığınma evinin yönetimin kendilerine verilmesini istiyorlar. Haberlere yansıyan bilgilere göre bir de imza kampanyası başlatıyorlar.
Hızlıca o dönemin haberlerine bakalım…
Canan Arın: Kadın düşmanını aday göstermişler
O dönem haberlerde adı geçen kadın hakları aktivisti avukat Canan Arın'ı aradım. Arın'dan aldığım bilgiler ve tepkisi özetle şöyle:
"Hiç utanmıyor mu? O dönem, “Sığınmaevi kapatılacak mescit olacak” gibi iddialar vardı. Sonra tadilata girdi ve öyle oldu diye hatırlıyorum. AKP, Bakırköy’ü kazanırsa buralar hep kadın düşmanı olur diye çekincemiz vardı o zaman. Bugün olmuş. AKP’liler bir de kadına yönelik şiddete karşıyız diyorlar. İstanbul Sözleşmesi’nden çıkanlar bir de böyle kadın düşmanını aday gösteriyor. Tepkiliyim, bu kişinin adaylığını kabul etmiyorum."
Aldığım duyumlara göre, Özdemir ANAP’lı geçmişi ile öne çıkıp AKP logosunu pek kullanmıyormuş seçim çalışmalarında. Liberal söylemlerle hitap ediyor.
Çetinkaya: Zahmet edip vaat bile etmemiş
Yakın zamanda TİP'in Bakırköy adayı Bilge Seçkin Çetinkaya konuyu gündeme getirdi, şöyle dedi:
"11 Eylül 1990'da #Bakırköy de Türkiye'nin ilk kadın sığınmaevi açılmış.(SHP-Yıldırım Aktuna). 2 yıl sonra şu an AKP Belediye Başkan Adayı olan Ali Talip Özdemir tarafından bir proto AKP pratiği olarak kapatılmış. Sonraki 32 yıl boyunca CHP belediyeciliği 2004 ten sonra yasal zorunluluk haline gelen kadın sığınağını açmamış. Şimdi CHP'nin 1 cümlelik vaadi var. Ali Talip Özdemir zahmet edip vaat bile etmemiş. Bugün Türkiye'de her 10 kadından 4 ü fiziksel şiddet görüyor. Tweet biraz uzun ama bu kadar. #Bıktık #DeğismekSart #BakırköydenBaşlayalım"
Özdemir: Olayın aslını benden dinleyin
Özdemir de onu alıntılayıp şu yanıtı vermiş:
"Sevgili Bilge hanım Kadın haklarını savunucu tutumunuz ve bunun tarihsel araştırmasını yapmanızı takdir ve teşekkür ediyorum. Bende kız çocuğu babasıyım ve cumhuriyetimizi ileri taşıyacak siz kadınlarsınız. Olayın aslını birde benden dinlemek isterseniz; Güngören benim zamanımda Bakırköy’e bağlıydı. Söylediğiniz sığınma evi Güngören sınırları içerisindeydi."
"O dönem adres afişe olduğu için kadın sığınma evinin içindeki kadınlara tehlike arz ediyordu. Güvenlik gerekçesiyle taşımak zorunda kaldık. Defalarca o yuvaya sığınan mağdur kadın arkadaşlarımız; çetelerin(eski eşlerinin) saldırısına maruz kaldı."
"Defalarca polis baskınları gerçekleşti. Bir yenisini hemen Bakırköy sınırlarında yaparak; mağdur hanımefendilerin güvenliği sağlanarak oraya taşındı. Cinsiyetçiliğin bittiği ve adalet ortamının olduğu bir dünyayı sağlamak dileğiyle, sevgilerle…"
CHP’deki sanık aday: Abamüslüm Deniz
CHP de “kadın cinayeti sanığı” adayı da hatırlatmak gerekiyor burada.
Ceza hukukçusu Avukat Dr. Dilek Ekmekçi, Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) Kars Akyaka’da Belediye Başkanı adayı olarak gösterdiği Abamüslüm Deniz’in “annesini öldürmekten” yargılandığını açıkladı.
Haber sonrası adayın kendi rızası ile ya da parti baskısı ile adaylıktan çekilmesi gerekirdi elbette fakat bunu da göremedik. Bir kadını öldürmekten yargılanan erkek CHP’nin adayı…
İki gün sonra seçim var. Sandığa giderken, sizi bilmem fakat sığınmaevlerinde kalan ve veya yakınlarını kaybeden kadınların bu kadın düşmanı adayları unutmayacağını ümit ediyorum.
(EMK)