26. Yasama Dönemi’nde Meclis’teki yemin töreninde, Leyla Zana’nın yemini kabul edilmedi ve Zana yemini tekrarlamayacağını açıkladı. Şimdi Zana’nın vekilliğinin nasıl devam edeceği tartışılıyor.
bianet, Zana’nın yeminin askıda kalması durumunda Meclis’te görev yapıp yapamayacağını milletvekili ve eski milletvekili olan hukukçulara sordu.
Yemin metninin değişmesi konusunun Anayasa Uzlaşma Komisyonu’nda gündeme getirildiği belirtilirken, Zana’nın Meclis’te görev yapıp yapamayacağı konusunda ise farklı fikirler var.
Türmen: Meclis’te görev yapamaz
Eski AİHM Yargıcı ve eski CHP İzmir milletvekili Rıza Türmen: Leyla Zana’nın söylediği yanlış olmayabilir, biz bunları Anayasa Uzlaşma Komisyonu’nda da görüştük, Anayasa’da da böyle yazması gerektiğini söyledik. Ama göreve başlamak için o metni okumak lazım. Bunu da fazla büyütmemek, milletvekilliğini etkileyecek bir yola sokmamak lazım.
Bunu geçen dönem gördük, cezaevindeki vekiller yemin etmediği için göreve başlayamadıklar. Milletvekillikleri düşmedi, özlük hakları gerçekleşti ama Meclis’te görev yapamadılar.
Kaplan: “Yemin olmazsa, faaliyet gösteremez” denilmiyor
Avukat ve eski BDP Şırnak vekili Hasip Kaplan: İçtüzüğe göre, yasama faaliyetleri yemin töreniyle başlıyor. Askı durumu olursa, bu tartışma devam eder. Milletvekilleri, mazbatalarını aldıktan sonra resmen milletvekili statüsündedir. “Yasama faaliyetleri yeminle başlar” ifadesi, yemin olmazsa faaliyet edemez anlamına gelmiyor.
Zaten biz Meclis komisyonlarında da bu metnin anayasayla beraber düzenlenmesi, değiştirilmesi konusunda da konuşmuştuk.
Tanal: Çalışmalara katılmasına hiçbir engel yok
Avukat ve CHP İstanbul milletvekili Mahmut Tanal: Kişi İl Seçim Kurulunda mazbatayı aldıktan itibaren milletvekili seçilmiş olur. Eğer devamsızlık olmuşsa (5 oturum), mahkumiyeti olan bir şey olmuşsa milletvekilliği düşer.
Şimdi vekilliği düşmediğine göre, çalışmalara katılmasına herhangi bir engel yok.
Yazılı soru önergesi veremez diyenlere, cezaevindeyken yazılı soru önergesi veren vekiller vardı. Böyle bir örnek de var.
Yoklamaya girmiş, parmak izini tanıttı, şifresi de var, oraya girer. Ne diyecekler, “hayır giremezsin” mi?
Yeminin yaptırımı manevi anlamda var. İfade ettiği değer açısından var. Ama yemine bugüne kadar seçilen cumhurbaşkanı, başbakan, bakanlar, milletvekilleri uydu mu? Yemin mi bıraktılar? Yeminde kayırmacılık var mı, yolsuzluk var mı?
Beştaş: Yemin eril ve militarist
Avukat ve HDP Adana milletvelili Meral Danış Beştaş: Bunun çok büyütülmemesi lazım, sonuçta yasal olmayan bir durum söz konusu değil. İlk cümle zaten yeminden bağımsız. Geçersiz kabul edilmemesi gerekiyor. Bu yeminin sıkıntılı olduğunu hepimiz biliyoruz, eril, militarist olduğu konusunda bir tartışma yok.
Anayasa eşitlikçi ve adil değil, herkesi kapsamıyor, dışlıyor. Yemin üzerinden bunun tartışılması lazım. Sonuçta bu ülkede sadece Türk milleti yok, Türkiye halkları var. (ÇT)
* Fotoğraf: Evrim Aydın, Anadolu Ajansı.