Anımsatmak istiyorum. Ertesi gün bu karara karşı TGC, 15.12.2000 günlü basın açıklamasında "...yayın yasağı kararı sansür niteliğindedir" demişti. Çok haklıydı. "Kararda değinilen olaylara ilişkin yayınların her biri hakkında yürürlükteki yasaların öngördüğü işlemleri uygulamak mümkün iken, Cumhuriyet Savcıları'nı ve ilgili mahkeme heyetlerini devre dışı bırakır nitelikte, genel bir yayın yasağı ne demokratik anlayışla, ne de hukukun üstünlüğü ilkesiyle bağdaşır. DGM'nin aldığı yayın yasağı kararı yasalarla ve Anayasa ile de çelişmektedir ve uygulanma olanağından yoksun bulunmaktadır. Bu karar bir an önce kaldırılmalıdır. 21. yüzyılın eşiğinde özgürlükçü bir dünyada Türkiye'nin tekrar 40 yıl öncesinin yayın yasaklarıyla yüz yüze bırakılması üzüntü vericidir" şeklindeki kınamasının üzerinden bir buçuk yıl geçti. Meslek ilkelerine bağlı sorumlu yayıncılığa özen gösterilmesinin altını çizen TGC, Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesinde yer alan ilkelerden birini anımsatmıştı:
"Gazeteci; her türden şiddeti haklı gösteren, özendiren, kışkırtan yayın yapamaz."
Anımsıyor musunuz? Türkiye'nin yaygın, yerel, bölgesel yayın organlarında bu "yayın yasağı" tebliğ edilerek cezaevleri ile ilgili F tipi haberler yasaklanmıştı. TGC haklı çıktı. Sansür İstanbul'dan çıkıp Türkiye'ye yayıldı. Bir çok "toplatma" kararı verildi, "Yayın yasağına aykırı yayın yapmak" suçundan davalar açıldı... Ne demekse?
Anımsatmak istiyorum. Yayın yasağına yaptığımız itirazla "yayın yasağı"nın kaldırılmasını istemiştik. itirazımız üzerine İstanbul 4 No'lu DGM 20.12.2000 gün ve 2000/720-2511 sayılı kararında : "Ülkemizde basının hür olup sansür edilemeyeceği, yayınların önceden hiç bir kurum veya kişi tarafından denetlenemeyeceği ve olaylar hakkında yayım yasağının konamayacağı, Mahkememizin Yedek hakimliğince verilen kararın suç olan bazı eylemlerin yasaklanmasına ilişkin olup, zaten bu durumun yasalarımızca yasak olduğundan yasanın tekrarı mahiyetinde görülmekte, bu hususta karar verilmesine yer olmadığına..." karar vermişti.
Mahkeme itirazlarımızı kabul ediyordu ama kararında "Karar verilmesine yer olmadığına" karar vermişti. Anlamamıştım. Niçin böyle bir karar verilmişti? Hem haklı olduğumuz kabul edilmişti, hem de "karar verilmesine yer olmadığına" karar verildi. Neden?.. Yayın yasağı kalktı mı, kalkmadı mı? Cahillik işte, anlamıyorum demiştim. Haklıydım. 2000 yılı sonunda anlamamıştım bu nasıl karar diye... Bir buçuk yıl sonra anladım.
İstanbul DGM Savcılığı "yayın yasağının kaldırılmasını" talep etmiş, İstanbul 3 No'lu DGM 09.07.2002 günlü kararında: " Aradan 1,5 yılı aşkın zaman geçtiği, bu tip haberlerin basında ilgi görmediği, kaldı ki bahsedilen hususlarda yayın yapılmasının mevcut kanunlarımıza göre suç olduğu ve her zaman takip edilerek suçlular hakkında dava açılabileceği kanaatine varıldığından, pratik hiçbir yararı kalmayan İstanbul 4 No'lu DGM Yedek Hakimliği'nin; yazılı, sesli ve görsel basın yayın organlarında yayın yapılmasının yasaklanması konusundaki" 14.12.2000 günlü kararının "kaldırılmasına" karar vermiş.
Anladım. Yayın yasağı alınır. Yayınlara yasak konur. Yayın yasağı kaldırılır. Ne zaman mı? Siz bilmezsiniz... Belki 1,5 yıl sonra... F tipi cezaevleri hakkındaki "bu tür ve bu tip haberlerin" basında ilgi gördüğü ya da görmediğine göre yasak konur veya kaldırılabilir. Siz "ilgiyi" de bilmezsiniz. Kamuoyunun hangi tip haberlerde toplumsal ilgisi bulunduğunu anlamazsınız. Bahsedilen hususlarda yayın yapılmasının mevcut kanunlara göre suç olduğu ve her zaman takip edilerek suçlular hakkında dava açılabileceği kanaatine varıldığından; sizin kanaatinizin veya itirazınızın bir kıymeti de yoktur. Yayın yasağının pratik "hiçbir" ya da "herhangi bir" yararının kalıp kalmadığı hakkında da karar alınabilir. Siz ve ben pratik yararın varolup olmadığım da anlayamayız.
Siz veya biz kimiz ki? Yayın yasağının kaldırılması konusunda itiraz etme hakkınız var. Ama öncelikle itirazınız konusunda karar vermeye yer olup olmadığına kara verilir. Anımsadınız mı? Bir buçuk yıl önce itirazınız konusunda karar verilmesine "yer olmadığına" karar verilmişti... Yoksa unuttunuz mu? Sonuç olarak yayın yasağını onlar koyar ve onlar kaldırır. Acaba demokrasi ve hukuk dedikleri bu mu?