İşkencede öldürülen Metin Yurtsever’in ailesinin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) yaptığı başvuruyla ilgili bugün karar verildi.
Türkiye, 23 Kasım 1998’de Kocaeli’nde gözaltındayken öldürülen Yurtsever’le ilgili Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 2. maddesindeki “yaşam hakkını” ihlalden ve konuyla ilgili etkin soruşturma yapmamaktan suçlu bulundu.
Yurtsever’in ailesinden İsabet Yurtsever 21 bin, Duygu ve Diba Yurtsever 16’şar bin, Gülnur Yurtsever, Kadriye Yurtsever, Selamet Yurtsever, Şadiye Yurtsever ve Semra Yurtsever’e 2’şer bin, Emine Yurtsever, Tarkan Yurtsever, Özden Yurtsever, Türkan Sümerkan ve Aylin Yurtsever’e de toplam 2 bin Euro tazminat ödenecek.
Türkiye ayrıca mahkeme masrafları için de 5 bin 937 Euro ödeyecek.
Adli Tıp: İşkence
Metin Yurtsever, 19 Kasım 1998 tarihinde HADEP Kocaeli İl Merkezi'ne Terörle Mücadelesi Şubesi ekiplerince yapılan baskında dövülerek gözaltına alındı. Ertesi gün ağrılarından şikayetçi oldu ve daha önceden kalp ameliyatı olduğu hastaneye gitmeyi talep etti.
Yurtsever, 23 Kasım 1998’de öldürüldü.
Otopsi raporunda, vücudunun tümünde travma izleri tespit edildi. Raporda kalp rahatsızlığı nedeniyle hayatını kaybettiği belirtildi. Ayrıca, gözaltında işkence görmesiyle rahatsızlanması arasında bağ kuruldu.
Adli Tıp Raporu, Yurtsever'in işkence sonucu kaburgasının kırıldığını ve vücudunun çeşitli yerlerinde yüzden fazla ezik ve yara olduğunu tespit etti.
16 polise dava
Kocaeli Cumhuriyet Başsavcılığı Aralık 1998’de soruşturma başlattı. 11 Ekim 1999'da Kocaeli 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde 16 polis hakkında dava açıldı.
Kocaeli Emniyet Müdürlüğü Siyasi Şube Müdürü Şinasi Yılgın, Başkomiser Şıh Ömer Ediz , Komiser Yardımcısı Şaban Kurnaz ile Süleyman Başkal , İsmail Türkdemir, Sadettin Topal, Bülent Oral Tunar, Bekir Şahin, Temel Çakmak, Kadir Cenk, Onur Düzcan, Cemil Çetin, Nihal Yücesoy, Mehmet Gürcan, Mustafa Atik ve Recai Ergün adlı polislerin "görev sırasında faili belli olmayacak ve kastı aşacak biçimde insan öldürmek” suçundan 8 yıla kadar hapis cezasına mahkum edilmeleri istendi.
Davada tanık olarak dinlenen eski HADEP Kocaeli İl Başkanı Ramazan Bilginer Metin, “Yurtsever'in gözaltına alınırken feci şekilde dövüldüğünü” söyledi.
Yurtsever'in Eyüp Kılıçdoğan adlı HADEP üyesiyle birlikte aynı hücreye konulduğunu aktaran Bilginer, Yurtsever'in fenalaşması üzerine durumu yetkililere ilettiklerini, hücreye giren polislerin Yurtsever'i tekmelediklerini ve hastaneye götürmediklerini anlattı.
Yargıtay bozdu, mahkeme direndi
23 Temmuz 2007'de mahkeme, Yılgın ve 10 polisin beraatına karar verirken, polisler Ediz, Kurnaz, Türkdemir, Topal, Tunar, Şahin ve Çakmak'a ayrı ayrı 5’er yıl 6'şar ay ceza verdi.
Yargıtay Birinci Ceza Dairesi, "maktulde meydana getirilen ve ölümüne neden olan yaraların hangi sanık veya sanıklarca meydana getirildiği gösterir kesin ve inandırıcı kanıt bulunmadığı" gerekçesiyle, yerel mahkemenin kararını bozdu.
Polisler beraat etti
Kocaeli 2. Ağır Ceza Mahkemesi, kararında direndi. Bunun üzerine Yargıtay Ceza Genel Kurulu da, 22 Kasım 2011'de direnme kararını bozarak polislerin beraatına karar verdi.
Dava yeniden Kocaeli 2. Ağır Ceza Mahkemesi'ne döndü. Mahkeme, Yargıtay'ın kararına bu kez uydu, tüm polislerin beraatına karar verdi. (AS)