Bu yıl İzmir'de üçüncü kez bir araya gelen yüzlerce kadın bisikletlinin katıldığı “süslü kadınlar bisiklet turu” saat 17:00'de Konak Meydanı Saat Kulesi civarından başlayıp, Cumhuriyet Meydanında son buldu.
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun da “bisiklet kullanımını ulaşım amaçlı yaygınlaştırmak istiyoruz” sözleriyle desteklediği etkinlikte çok sayıda basın mensubu çekim yaptı.
Her yaş ve konumdan kadının kendisini ve bisikletini süsleyerek katıldığı etkinlikte grup adına basın açıklamasını okuyan Sema Gür amaçlarını şu sözlerle anlattı:
"Biz süslendik, çünkü dikkat çekmeye çalışıyoruz. Neye dikkat çekmeye çalışıyoruz? Neden toplandık buraya? Bisiklet sadece spor amaçlı değildir. Bisiklet aynı zamanda ulaşım aracıdır. Yaşamın bir parçası olabilir. Eğer uygun bisiklet politikaları uygulanırsa işe veya ulaşacağımız yere bisikletimile neden gitmeyelim? Biz de dünyanın birçok yerindeki hemcinslerimiz gibi günlük kıyafetlerimizle bisiklete binerek ulaşımımızı sağlayabiliriz.
"Biz kadınlar korkmadan, çekinmeden yollarda olmak istiyoruz.
"Neden toplandık buraya? Dünya Otomobilsiz Kentler Günü’ne vurgu yapmak için buradayız. Yollar yalnızca motorlu araçlara ait değildir. Yollarda bisikletlilere saygı istiyoruz. Motorlu araçların hiçe saydığı birçok insanı bisiklet kazalarında kaybettik. Kendilerini rahmet ve saygıyla anıyoruz.
"Neden toplandık buraya? Çünkü Türkiye’de kadınız ve kadınlar olarak görünür olmak istiyoruz.
"Görünür olmayan binlerce kadın var ülkemizde. Kadın toplumda görünür olduğu sürece o toplum nefes alır. Kadın korkmadan yollarda olmalı. Kadın toplumun her alanında görünür olmalı. Biz bunu istiyoruz. Neden toplandık buraya? Çünkü bisiklete saygı, kadına saygı, kadın bisikletliye saygı istiyoruz. Ama en çok da acı bir süreçten geçen güzel ülkemizin kadınları ağlamasın istiyoruz.
"Hep birlikte barış içinde yaşamının nasıl bir şey olduğunu hatırlatmak istedik biz bugün; gülümseyerek ve süslerimizle. Barış zor kazanılır kolay kaybedilir. Türkiye’nin her yerinde kadınlar barış ve kardeşlik içinde özgürce, canları acımadan, yürekleri yanmadan sokaklarda gülümserler. Kadın konuşursa, kadın dışarıda olursa dünya değişir. Kim bilir, belki bir gün…” (Gİ/ÇT)