"Bizi kimse yakalayamaz" telefonları
bianet'in görüştüğü Hakkarililer de, Şemdinli olayının nerede olduğu bilinmeyen iki zanlısının, patlamadan sonra ele geçirilen ajandadaki hedef olduğu düşünülen kişileri telefonla arayarak, "Basın sürekli burada olmayacak; elbette gidecek. Ajanda daimidir; biz sizinle daha hesaplaşmadık. Bizi kimse yakalayamaz; hangi kuvvet bizi yakalayabilir" dediklerini, kentte bu rivayetin ardından kaygının arttığını anlattı.
Tekin: 2 zanlı hâlâ kayıp, halkın öfkesi bundan
Şemdinli Belediye Başkanı Hurşit Tekin de, bianet'e, "Bu konuda bir bilgim yok. Ama zaten Şemdinli halkının tepkisi, öfkesi bundan kaynaklanıyor. Bu olayın zanlılarından 2 kişinin nerede olduğu belli değil" dedi:
"2 aydır arka arkaya bombalar patlıyor. Şemdinli halkı şoke oldu. Şemdinli nüfusu neden hedef alınıyor, diye şaşkın ve bu iki kişi hâlâ kayıp."
İHD:"Şemdinli İçin Özel Savcıya Gerek Var"
İHD Şemdinli raporunu yayınladı : "Şemdinli savcısı, 'Bu tür olayların aydınlatılması neredeyse imkansızdır. Dolayısıyla faillerinin bulunması zor görünmektedir' dedi. Kaymakam, 'Bize gelen bilgi eylemin PKK tarafından yapıldığıdır' dedi."
Heyetlere bilgi verilmiyor
Bombalama olaylarını araştırmak için Hakkari-Yüksekova-Şemdinli üçgeninde incelemeler yapan siyasi parti heyetleri resmi makamlardan bilgi alamadı. İki astsubayın tutuklanmamasının nedenlerini soran heyetlere "Ya suçlu değillerse" yanıtı verildi .
"Mutkili Ali'nin oyunu"
Diyarbakır Söz gazetesinin haberine göre, Şemdinli'de Umut Kitabevi'nin bombalanması sonrası halk tarafından suçüstü yakalanan astsubay Ali Kaya'nın, eski PKK'li Abdülkadir Aygan'ın itiraflarında "Mutkili Ali" diye anılan kişi olduğu ortaya çıktı.
"Mutkili Ali'nin Oyunu" başlıklı haberde, Ali Kaya'nın Diyarbakır'da görev yaptığı 1998-2000 yılları arasında 100'e yakın işadamı hakkında sahte dökümanlarla "suç isnat" ederek, sorguladığı iddia ediliyor.
Lise öğrencilerinden boykot
Şemdinli Lisesi öğrencileri, ilçedeki olayları protesto ederek okulu boykot etti. Can güvenliklerinin olmadığını savunan öğrenciler, serbest bırakılan astsubaylar tutuklanıncaya boykot eylemine devam edeceklerini açıkladılar.
Şemdinli de ayrıca "Karanlığa karşı, aydınlık" eylemi başladı. Bir hafta sürecek eylem süresince Şemdinlililer her akşam saat 21:00'de ışıklarını yakıp söndürecekler.
CHP bombalamaları meclise taşıdı
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), Hakkari Merkez ile Yüksekova ve Şemdinli ilçelerinde meydana gelen bombalama olaylarını araştırmak üzere, Meclis araştırması açılması için Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanlığı'na önerge verdi .
Demokratik Toplum Partisi(DTP), Emeğin Partisi (EMEP), Sosyalist Demokrasi Partisi(SDP), bölgedeki Demokratik Halk Partili (DEHAP) belediye başkanlarından oluşan heyet dün Şemdinli'de incelemelerde bulundu.
Heyet adına konuşan DTP eşbaşkanı Ahmet Türk, "Kaygılarımız giderilmedi" dedi.
Türk, halktan haklı oldukları bir noktada provokasyonlara gelmemeleri konusunda uyarıda bulunarak günlük hayatına dönmelerini istedi.
Güneş: Hedef Yüksekova, Şemdinli
Hakkari'de son dönemde toplam 22 patlamanın gerçekleştiğini söyleyen Güneş, Hakkari'deki sivil toplum örgütlerinin oluşturduğu Hakkari Demokrasi Platformu'nun, Şemdinli olayının Susurluk'un akıbetine uğramaması için neler yapılabileceğini görüştüğünü söyledi.
"Hakkari'deki bütün sivil toplum örgütlerinin, hak örgütlerinin, sendikaların, derneklerin oluşturduğu platformda, 90'a yakın temsilciye çağrı yaptık. Neler yapılabileceğini konuşuyoruz. Işık söndürme gibi, sivil barışçıl eylemler başladı."
Güneş, son dönemde Hakkari'de gerçekleşen patlamalarda, hedefin Yüksekova ve Şemdinli olarak göründüğüne dikkat çekti:
"Merkez ilçede beş altı patlama var. Şemdinli ve Yüksekova ekonomik olarak biraz daha iyi durumda. Sınırda olması, buradaki halkın daha örgütlü olması da hedef olarak seçilmesinde etkin olabilir."
Hurşit Tekin de, Hakkari'nin patlamaların hedefi olmasına dair şunları söyledi:
"Bu bölgeler sınıra yakın. Bir tarafı Irak, bir tarafı İran. Öte yandan, bu işin arkasında, AB'ye girmek istemeyenler de olabilir."
Güneş, "Başbakan'ın bu olayın üzerine gitmekle ilgili sözlerinde samimi olduğuna inanıyoruz" diyor ve ekliyor;"Ancak, daha önceki birçok derin devlet vakasında, yetkililerin 'Ancak bir noktaya kadar gidebiliyoruz' dediklerini de anımsıyoruz." (TK/KÖ)