Muş merkeze bağlı Kızılağaç beldesi Şenyayla mevkiinde, sekiz yaşındaki Sera Yavuz kırsal alanda bulduğu patlayıcıyla oynarken patlama meydana geldi, Yavuz yaşamını yitirdi.
İnsan Hakları Derneği (İHD) Muş Şubesi Başkanı Faim Atılgan, bianet'e yaptığı açıklamada, patlayıcının türünün henüz bilinmediğini, misket bombası ya da el bombası olduğu yönünde tahminler olduğunu belirtti.
Hayvanları otlatmak için kırsal alana çıkan ve patlayıcı nedeniyle ağır yaralanan Yavuz'u hastaneye babası götürdü ancak, sekiz yaşındaki çocuk henüz hastaneye varamadan yaşamını yitirdi.
Yavuz, Muş Devlet Hastanesi'nde yapılan otopsinin ardından bugün defnedildi. Yavuz ailesi ise savcılığa suç duyurusunda bulundu.
Önkol'la ilgili sorular cevapsız kaldı
14 yaşındaki Ceylan Önkol da 2009'da Diyarbakır Lice'nin Şenlik köyünde koyun otlatırken meydana gelen patlamada hayatını kaybetmişti.
Önkol'un tüfek bombası patlaması sonucu öldürüldüğü iddiası üzerine başlatılan imza kampanyasındaki şu sorular yanıtsız kaldı:
"O havan mermisini veya patlayıcı her neyse, oraya kim attı? Ceylan nasıl öldü? Ceylan'ın ölüm nedeni nedir? Bir mezrada askeri mühimmatın ne işi var? Neden herhangi bir tedbir alınmadı?"
Önkol ile ilgili bağımsız bir rapor hazırlayan Adli Tıp Uzmanı Prof. Dr. Ümit Biçer, Önkol'un tahra ile patlayıcıya vurmadığını, aksine savunma pozisyonundayken hayatını kaybettiğini belirtmişti.
Öldürülen 502. çocuk
Adana'da polisin attığı gaz bombası başına isabet eden ve hayatını kaybeden 11 yaşındaki Mazlum Akay da dün Buruk Mezarlığı'nda toprağa verildi.
Ülkühan Zekioğlu, bianet'e yazdığı "501 Mazlum Akay!" başlıklı yazıda,İnsan Hakları Derneği ve Türkiye İnsan Hakları Vakfı'nın verilerine dayanarak, "Akay'ın devam eden savaşta devlet eliyle öldürülen 501. çocuk olduğunu" yazmıştı.
Yavuz, öldürülen 502. çocuk oldu. (AS)