Mezopotamya Kadın Gazeteciler Derneği (MKG), “ Kadın gazeteciler olarak kahvaltıda bir araya geliyoruz dayanışmayı büyütmek ve ortaklaşmak için sizleri aramızda görmeyi istiyoruz” şiarıyla İstanbul Feneryolu’nda kahvaltı etkinliği düzenledi.
MKG üyelerinin yanı sıra, İstanbul’da çalışan her kesimden kadın gazeteci ile bir araya geldi.
Evren: Kadın haberciliği önemli
JiinNews'in haberine göre, MKG üyesi Kibriye Evren, gazetecilere dönük baskı politikalarının yanı sıra kadın gazetecilerin yaşadığı şiddet dikkat çekerek, sansür yasasıyla kadın gazetecilerin susturulmak istendiğine vurgu yaptı. Kibriye, “Kürt gazeteci Dicle Mıütüoğ’unun gazeteci faaliyetinden dolayı hala tutsak olduğunu belirterek, “Herkesin dayanışma göstermesi gerekiyor.”
“Medyadaki eril dile karşı kadın gazetecilerin, kadın haberciliği önemli. Devletin kadın gazetecilere yönelik şiddetine karşı nasıl bir dayanışma ağı gerekiyor bunun üzerinden dayanışma göstermeliyiz. Dayanışmak için etkinlikler düzenlenmeli. Birbirimizle fikir alış verişinde bulunmalıyız” dedi.
"Tüm gazeteciler duyarlı olması gerekiyor"
Ardından konuşan gazeteci Pınar Gayıp ise dayanışanın kadınlar açısından önemli olduğunu söyleyerek, gazetecilerin tutuklaması ve gözaltına alınmakta karşı refleksin daha güçlü gösterilmesi gerektiği konusunda tüm gazetecilerin duyarlı olması gerektiğini ifade etti.
“Fiziki dayanışmaya ihtiyaç var”
Daha sonra söz alan gazeteci Aysel Işık, Dicle Müftüoğlu’nun gazetecilik faaliyetlerinden dolayı yargılanmasına değinerek, yargılanma sırasında mahkemenin tavrına işaret etti.
Işık,” Kürdistan’da gazeteciler yönelik baskının iki kat arttığını görüyoruz. Çok sayıda kadın gazeteci var ama dayanışma çok az. Fiziki bir dayanışmaya ihtiyaç var. Gazetelik onurundan bahsederken dayanışmayı değil sahiplenmeyi esas alıyoruz. Ben eminim Kürdistan ve Türkiye’ de bir akış sağlayabiliriz. Dicle’nin davasını da bu şekilde sahiplenebiliriz” dedi.
"İçerideki gazetecilerin sesiyiz"
Gazeteci Nezahat Doğan da “Aktif olarak neler yapabilir tartışmak önemli ama bunu pratikte görmek önemli. Dayanışma değil örgütlenmeyi esasa alarak biraya gelmeyi ortaklaşmayı sağlamalıyız. Gerçek haberciliğe temas etmek örgütlenerek için sokakta sesimizi duyurmalıyız. İMC usulü olarak Dicle’nin davasına katlım sağlanabilir. Bizim şuan konuşmaktan ziyade sahada gücümüzü göstermemiz önemli. Biz dışardakiler olarak içeride bulunan gazetecilerin sesiyiz. Biz bunu unutursak içerdekileri unutmuş oluruz” dedi.
“Dayanışmayı yükseltebiliriz”
Gazeteci Evrim Kepenek’te kısa konuştu. Kepenek, “Dicle Müftüoğlu’nun duruşmasında örgütlenip gidelim. Bizler de bir planlama çıkarabiliriz. İlk ses çıkartma ilk harekete geçme noktasında biraz hızlıca hareket etmemiz gerekiyor. Buradan bir eylem veya dayanışma yükseltebiliriz” dedi.
“Dayanışmayı büyütmemiz gerekiyor”
Daha sonra gazeteci Marta Sömek konuştu.
Sömek, “ Bizler o raporu İnsan Hakları Derneği (İHD) yayınlıyoruz. Buradan da sadece birkaç arkadaşımızla birlikte o raporu yayınlıyoruz. Oradaki dayanışmayı çok fazla göremiyoruz. Tam da bu boyutta dayanışmayı büyütmemiz gerekiyor.”
“ Sadece Amed’e gidip bir duruşmaya katılmak değil derneğin herhangi bir çalışmasında bir katılım sağlayarak dayanışmayı büyütebiliriz. Yine derneğin üç aylık toplantıları oluyor buraya sadece üye olan arkadaşlar gelmiyor derneği bilen ya da herhangi tartışmasını sunabiliyor. Aynı zaman da atölye tartışmaları da yürütüyoruz” dedi.
“Özgür Basın kolaylıkla bilgilere ulaşamıyor”
“Kadın gazeteciler olarak dayanışmayı daha çok nasıl büyütebiliriz buna dair çalışmalar yapmalıyız” diyen Sömek, şunları söyledi:
“Gazeteciler sahada şiddete maruz kalabiliyoruz. Özellikle Adliye’ler de bununla sıkça karşılaşıyoruz. Çok rahat duruşma salonuna girebilen havuz medya kart dahi göstermeden biz bir saat boyunca orada mücadele yürütüyoruz. Bir duruşmaya girebilmek için.”
“Özgür basın muhalif basın kolaylıkla bilgilere ulaşamıyor. Bu boyutta özellikle sahada maruz kaldığımız o polis şiddetine karşı kadınlar olarak nasıl dayanışa biliriz, nasıl bu dayanışmayı büyütebiliriz. Biz JINNEWS olarak tüm Marmara’ya bakıyoruz ve sayımız da az. Bu noktada bir birimizle dayanışabiliriz. Gidemediğimiz yerlerde bir birimize paslaşabiliriz. Bilgi verebiliriz görüntü paylaşabiliriz. Bu noktada tüm arkadaşlarla dayanışma yürütebiliriz.”
Toplantı, soru cevap ve öneriler kısmıyla sona erdi.
(EMK)