Ceza İnfaz Sisteminde Sivil Toplum Derneği’nden Başak Ekinci ve Mustafa Eren mahpuslara haklarını anlatmak, hak ihlallerine karşı nereye, nasıl başvuracakları konusunda bilgilendirmek amacıyla “Mahpus Hakları El Kitabı”nı kaleme aldı.
Heinrich Böll Stiftung Derneği Türkiye Temsilciliği ve Açık Toplum Vakfı’nın destekleriyle hazırlanan kitap kuruma geliş, mahpus hakları, kanun yollarına başvurma ve hakların ihlal edildiğinde başvurulacak kurumları sade bir dille ayrıntılı şekilde anlatıyor.
Ekinci ve Eren, adli mahpusların tüm mahkumların yüzde 90’ını oluşturmasına karşın, Türkiye’de doğrudan hapishanelerle ilgilenen yalnızca 10 sivil toplum örgütü olduğunu ve bunların da büyük çoğunluğunun siyasi mahpuslarla ilgili çalışma yürüttüğünü anlattı.
Bu çalışmayla, özellikle adli mahpuslara bu konuda yardımcı bir el kitabı olmayı amaçlıyorlar.
Mustafa Eren: Mahpuslar hak öznesidir
Mustafa Eren, Dernek olarak adli mahpuslara ulaşma çabasında olduklarını ve 2002’den beri özel ihtiyacı olan mahpuslarla ilgili çalıştıklarını anlattı.
Adalet Bakanlığı’nın verilerine göre adli mahpus sayısı 2013’te 134 bin 518 iken siyasi mahpus sayısı ise 7 bin 12.
Siyasi mahpusların hakları ile ilgili az çok bilgili olduğunu belirten Eren, adli mahpusların bu bilgiden büyük oranda yoksun olduğunu söyledi. Kitabı, bu ihtiyaçtan yola çıkarak hazırladıklarını anlattı.
Özellikle adli mahpuslara yönelik suçlu olarak kategorize edilmenin yarattığı sorunlara değinen Eren, mahpuslara hak öznesi olarak baktıklarını ve kitabı da bu çerçevede hazırladıklarını anlattı.
Adli mahpuslarla ilgili çalışmaların artması gerektiğine işaret etti.
"Mahpus sayısı yüzde 200 arttı"
Eren, dünyada mahpus sayılarını azaltıp, hapishaneleri kapatma ve alternatif yöntemler uygulama eğilimi varken Türkiye’de bunun tam tersi gidişat olduğunu anlattı.
“Türkiye’de mahpus sayısı 2000’den bu yana yüzde 200 arttı. 2000’de 49 bin 512 olan mahpus sayısı 2 Mart 2015 itibariyle 165 bin 33.
“2014 yılında bilgi edinme başvurusu ile hapishanalere ilişkin projelerini sorduğumuz Adalet Bakanlığı 2017’ye dek 199 yeni hapishane açılacağını ve 125 bin ek kapasite yaratılacağını söyledi.
Gündemde olan Ceza İnfaz Kurumları Güvenlik Hizmetleri Kanunu Tasarısı’na dikkat çeken Eren, bu tasarının yasalaşmasıyla hak ihlallerinin artacağına işaret etti.
Ekinci: Hak ihlali olduğunun farkında olmak
Başak Ekinci, Türkiye’de Mahpus Hakları El Kitabına benzer çalışmaların Adalet Bakanlığı ya da infaz kurumları tarafından yapıldığını ancak bunların oldukça yetersiz olduğunu söyledi.
“Kitabı hazırlarken adli mahpusları gözönünde bulundurduk. Siyasi mahpuslar hakları konusunda daha farkında oluyorlar. Ancak adli mahpuslar karşılaştıkları hak ihlallerinin farkında varmakta ve buna karşı şikayet yoluna başvurmakta çok yetersizler.
“Mahpusların hakları vardır demek yeterli değil. Haklarını bilip, ihlalle karşılaştıklarında ne yapabileceklerini bilmediklerinde haklarının olduğunu söyleyemeyiz.
“Derneğimize gelen mektuplarda karşılaştıkları ihlalleri hapishanede olmanın bir parçası olarak görerek şikayet ediyorlar. ‘Suç işledim ama bu kadarı da ağır’ diyorlar. Ancak şikayet ettikleri bir çok noktanın kanunen hak ihlali olduğunun farkında olamayabiliyorlar.”
“Kitap hapishanelere girebilecek mi?”
Kitabın, hapishanelerin kütüphanelerine 10’ar örnek olarak gönderilmeyi, bunun dışında dernek ile iletişimde olan mahpuslar aracılığıyla da iletilmesini amaçlıyorlar.
Ekinci, yasaların çok sık değişmesi ve kitapların mahpusların ulaşmasında sıkıntı yaşama endişeleri taşıdıklarını da anlattı.
“Kanunlardaki küçük değişiklikler büyük farklılıklar yaratabiliyor. Daha iyiye giden bir değişiklik yapılsa bile sık değişiklik nedeniyle bu hakları öğrenmek zorlanıyor. Hızlı değişim devam ederse, kitabı güncellememiz gerekir.
“Kitapların hapishaneye girmesinde genel kural incelenerek sokulması. Kamu yararına çalışan dernek statüsündeki derneklerin yayınları bu incelemenin dışında ancak bizim derneğimiz bu statüde değil. Bu nedenle kitapların hapishanelere girmesinde sıkıntı yaşanıp yaşanmayacağı endişesi var.”
“Dileğim, mahpusların hak ihlalleri konusunda yargıya başvurmak zorunda kalmaması ancak böyle bir durumda karşı karşıya kaldıklarında da kitabı ellerine alıp, hak ihlali olduğunu tespit edip gerekli başvuruları yapabilmelerini ve hak ihlallerini bertaraf etmelerini diliyorum.” (BK)
* Mahpus Hakları El Kitabı, Başak Ekinci, Mustafa Eren, TCPS kitaplığı, Mart 2015, 152 sy.