MGK'nin toplantıya ilişkin resmi basın bildirisinde, "Irak'ın kuzeyinden ülkemize yönelik terör tehdidine karşı Irak tarafının alması gereken önlemlere ilişkin olarak ırak hükümetine verilen nota ve bundan sonra takip edilecek siyasi, ekonomik ve diğer yaklaşımlar üzerinde durulmuştur" deniyor ve başka bir ayrıntı yer almıyor.
Ancak Radikal'den Tolga Akıner'in haberine göre, üç aşamalı bir planın devreye konması konuşuluyor. Bu aşamalar arasında özel havayolu şirketlerinin Erbil'e yaptığı doğrudan uçuşlar için verilen hava sahası kullanım izinlerinin iptali ve Habur sınır kapısının "gerekirse" kapanması da var.
Bedirhanoğlu: Ticaretin büyümesi karşılıklı güveni de oluşturur
bianet'in görüşünü aldığı Bedirhanoğlu, Kuzey Irak'la ekonomik ilişkilerin büyük bir potansiyel taşıdığını, Erbil'e doğrudan uçuşların engellenmesinin bunu büyük oranda etkileyeceğini söylüyor.
Habur kapısının kapanma olasılığı içinse, "Düşünmek bile istemeyiz" diyor.
GÜNSİAD'ın elinde Kuzey Irak'la ekonomik ilişkilerinin hacmiyle ilgili kesin bir rakam yok. Ancak Bedirhanoğlu, bunun yıllık 2-3 milyar dolarlık bir ticaret hacmi olduğunu tahmin ettiklerini, bu yıl içinse 7 milyar dolara ulaşmasının beklendiğini ifade ediyor ve ekliyor; "Üstelik bu kıt imkanlarla gerçekleşen hacim. Bunun daha da büyümesinin potansiyeli göründü. Bunun büyük bir bölümü de Güneydoğu'dan gerçekleşecek."
Kuzey Irak'taki marketlerde görülen malların yaklaşık yüzde 70'inin Türkiye çıkışlı olduğunu, özellikle imarda ve müteahhitlik hizmetlerinde, bisküviden giyime, teknolojik ürünlere kadar birçok üründe Türkiye'nin temel tedarikçi olduğunu belirtiyor.
"Bu oranı hem toplamda hem de farklı sektörlerde yükseltmek gerek. Ekonomik ilişkiler mutlak surette geliştirilmeli. Pazarın Türkiye tarafından tedarik edilmesi gerek."
Bedirhanoğlu, "Aceleci davranıp pire için yorgan yakmamalı. Hükümet halihazırda yürüyen ilişkilerin devamını sağlasa, krizi önlese yeter. Zaten iş çevreleri gerekli girişimlerini yapıyor. Bu yaklaşım sadece Irak için değil, diğer komşu ülkeler için de geçerli olmalı" diyor.
Artan ticaretin siyaseti inşa edebileceğine dikkat çeken Bedirhanoğlu, "Bu ilişkileri gerginlikten uzaklaştırır; karşılıklı güveni de oluşturur."
Ancak, konuşulan adımların atılması halinde bu olanak elden kaçırılacak Bedirhanoğlu'na göre.
"Zaten şiddet ortamından ciddi oranda etkilenmiş ir ekonomimiz var. Yavaş yavaş toparlanıyoruz. Erbil-İstanbul hattı iş bağlantıları için çok önemli."
Doğrudan uçuşların engellenmesi halinde, hem Iraklı hem de Türkiyeli iş çevrelerinin bağlantı kurmak ve görüşmek için iki yolu var. Ya Avrupa üzerinden havayolunu ya da Türkiye-Irak karayolunu kullanmak.
"İş çevreleri bu iki yolu da kullanmayı pek istemeyecek. Fiziki gidiş gelişler ticaret potansiyelini geliştiriyor. Bu ortadan kalkarsa, ulaşımdaki sıkıntı ticareti de aksatacak."
"Habur bölgenin ekonomisiyle doğrudan bağlantılı"
Habur sınır kapısının küçük alışverişlerden yüksek ölçekli ihracata kadar birçok malın geçtiği nokta olduğunu anımsatan Bedirhanoğlu, "Hububat, gıda, çimento, demir hep buradan geçiyor. Habur kapısı bölge ekonomisiyle doğrudan ilintili" diyor.
"Habur'un kapanması, bağlantılarını kurmuş tüm işkollarının sıkıntıya girmesi demek. Küçük çaplı ticari ilişki kurmuş olanlardan küçük ve orta boy işletmelere, büyük hacimde ticaret yapan işletmelere kadar herkesi etkiler. Kapı kapanırsa bu bağlantılar sürdürülemez. Ayrıca işletmeler hesaplarını ve planlarını kapının açık olması ve ticaretin sürmesi üzerine yaptılar."
"Kuzey Irak'ın federatif yapısının kabul edilmesi gerek"
Bedirhanoğlu, Türkiye'de kamuoyunun Kuzey Irak'la ilgili de daha iyi bilgilendirilmesi gerektiğine inanıyor. "Orada federatif bir yapı var. Bunu Irak Anayasası öngörüyor. Bunu kabul etmek ve kamuoyunu bilgilendirmek gerekiyor."
Kuzey Irak'ta yaşayanların Türkiye'ye bakışlarının da çok olumlu olduğunu söylüyor Bedirhanoğlu. "Türkiye onlar için, Türkiye'de yaşayan biri için Batı ülkeleri ne demekse, öyle bir anlam taşıyor. Türkiye'ye tatile gelmek, İstanbul'u görmek istiyorlar. Bu duygu önemli. Bunu pekiştirmek, barışa ve ticarete tahvil etmek gerek."