Haftalardır süren protesto eylemlerini izleyen "France 2" ve "France 3" televizyonlarının iki kameramanı ile AFP Ajansı'na bağlı bir foto-muhabiri, 27 ve 28 Eylül ile 1 Ekim'de ciddi şekilde dövülmüşlerdi.
En son, Parisien gazetesinin ekonomi servis şefi Jean-Marc Plantade, 17 Ekim'de yayımlanan "SNCM'de Skandal" yazısı kendisi ve ailesine yönelik telefonla ölüm tehditleri alıyor. Gazeteci, yazısında, şirkete ait gemilerde yapılan satışlardan elde edilen kârın bazı çalışanlarca ele geçirildiğini iddia etmişti.
RSF : Korsika'da gerginlik tırmanıyor
Saldırı ve tehditler üzerine bir açıklama yapan RSF, Korsika Adası'ndaki durumun Avrupa Birliği (AB) içerisinde bir ilk olduğunu savunarak, buna sessiz kalınamayacağını ve hedef habercilerin yargıya başvurması durumunda taraf olacağını açıkladı.
"Korsika'da şiddetin tırmanması ve gazetecilerin güvenlikten yoksun çalışmaları karşısında şok içindeyiz" diyen RSF, İçişleri Bakanı Sarkozy'ye çağrı yapmıştı.
RSF'nın mektubu ve Genel Sekreter Robert Ménard'ın İçişleri Bakanlığı Basın-Hakla İlişkilerden Sorumlu danışmanları ile görüşmesi üzerine, Sarkozy, 25 Ekim'de RSF'ye gönderdiği mektupla yanıtını verdi.
Sarkozy : Kaygılarınızı paylaşıyorum
Nicolas Sarkozy, mektubunda, "Bu tür hareketlerin özrü olamaz. Hiçbir dava, siyasi veya sendikal mücadele, bu tür şahsi tutumları kaldıramaz. Bunlar, cezai yaptırıma tabi eylemler olduğu için de durum derhal normale dönmelidir" dedi.
Bakan Sarkozy, "İletişim ve basın özgürlüğüne yönelik ne zaman bir saldırı veya baskı gelirse, beni yanınızda bulacaksınız. Mektubunuzda dile getirdiğiniz sorunlara uygun önlemler geliştirilmesi konusunda Bakanlığımın hizmetlerine güvenebilirsiniz" diye de belirtti. (EÖ)