"Kardeşimle bir yıl sonra yeniden tanıştım."
Böyle diyor 350. gününde ölüm orucunu bırakan Mustafa Yaşar; hayatını tek başına idame ettirebildiği için kendini diğer Wernicke- Korsakoff'lulardan "şanslı" hissediyor.
Cezaevlerinde 683 kişinin sürdürdüğü açlık grevi 50. gününde.
1996 ve 2000'deki ölüm oruçları sonrasında henüz tedavisi bulunmayan Wernicke- Korsakoff hastalığına yakalananlar İnsan Hakları Derneği'nde (İHD) muhataplara taleplerin dikkate alınması için seslendi:
"Aynı acıların yaşanmasını, mahpusların bilinçlerini, sağlıklarını yitirmesini istemiyoruz. Bizim yaşadıklarımız dünde kalsın, gelecek ölümle değil, yaşamın umuduyla kurulsun."
Uzun süre açlık ve yetersizlik beslenme sonucu oluşan Wernicke- Korsakoff'un en büyük belirtileri unutkanlık, yürüme bozukluğu, kendi başına hareket edememe.
20 Ekim 2000'deki ölüm oruçlarında 122 kişi ölmüş; zorla besleme ve yanlış tedavilerle yüzlerce mahpus Wernicke- Korsakoff olmuştu.
"İhtiyar gibi yürüyorum ama yine de şanslıyım"
Mustafa Yaşar, 92'de 96'da açlık grevi 2000'de ölüm orucuna girmiş.
İlk grev Malatya'daki cezaevlerinin koşullarının düzeltilmesi için; 57. günde talepler karşılanmış.
İkincisi Eskişehir'deki cezaevinin kapatılmasıyla ilgili; onda da 69. günde talep karşılanınca grevi bırakmış.
Ve en uzun süreni tam 350 gün, Türkiye'de F tipi cezaevlerine karşı başlatılan ölüm orucu.
Yaşar, tahliye edilince bırakmış orucu. Hiç bilinci kapanmamasına rağmen, "Kardeşimi tanımadım, bir yıl sonra yeniden tanıştım" diyor. Şimdi ise yürüme bozukluğu, yavaş konuşma arada unutkanlık yaşıyor.
96 ve 2000 oruçları arasındaki farkı şöyle açıklıyor:
"İlkinde hemen öleceğiz deyip, B1 almadık, şekere, suya önem vermedik. O yüzden hemen ölümler geldi. İkincisinde, barikat barikat yaşamlarımızı terk edeceğiz dedik."
Son oruca katılmasına vücudu yıprandığı için örgütten (Türkiye İhtilalcı Komünistler Birliği) izin vermemişler ama dinlememiş.
"Herkeste etkisi farklıdır" diyor. Arkadaşlarından bazıları 45. günde çift görmeye başlayınca bir gözünü bandajlamışlar. Kendisi 150. gününde kanlı ishal olmaya başlamış. Kimi sese dayanamıyormuş.
Şimdi 57 yaşında Yaşar, bir inşat firmasında çalışıyor. "İhtiyar gibi yürüyorum" demesine rağmen yataktan kalkamayan arkadaşlarını örnek gösterip "Ben yine iyiyim" diyor.
"Başbakanın açıklaması küfürdür"
"Dirhem dirhem eriyorlar" diyor zar zor yürüyen Wernicke- Korsakoff'lu kızı için İsmail Karagöz.
Başbakan'ın "Onlar içeride yiyorlar" açıklamasına "Bu bir küfürdür" diye karşılık veriyor.
Kızı 2000'de ölüm orucundayken de basının ilgi göstermediğini ve "bize delil gösterin" dediğini anlatıyor ve ekliyor: "Kızım delildir daha ne delili göstereyim?"
"Ölüm orucu hiçbir eyleme benzemez; vicdana karşı bir eylemdir. 2000'de hem çocuklarımızın bedenleri hem de vicdanlarda hasar bıraktı."
"Grevi bıraktılar haberleri manipülasyon"
İHD Şube Başkanı Ümit Efe, basında çıkan "açlık grevlerini bıraktılar" haberlerinin manipülasyon amacıyla yapıldığını belirterek Başbakan ve yetkililerin "müdahale" yapılabileceği şeklindeki açıklamalarına tepki gösterdi.
Efe, yanlış müdahale ile 2000'deki gibi yüzlerce mahpusun sakat kalabileceğine dikkat çekti. (NV)