Fotoğraflar: Evrim Kepenek/bianet
bianet, kadına yönelik şiddet, taciz, tecavüz ve cinayet konusunda sürdürülen mücadeledeki gelişmeler, saldırganlara verilen cezalar ve "olumlu" ve "olumsuz" yargı kararların çetelesini tutuyor.
TIKLAYIN – 2008’den 2020’ye bianet erkek şiddeti çeteleleri
Mayıs'ta Kadınların Mücadele Ajandası'na yansıyanlar HDP Milletvekili Züleyha Gülüm, Milli Eğitim Bakanlığı'nın web sayfasından ulaşılan "Gazetecilik İnternet Haberciliği" kitapçığındaki cinsiyetçi ifadeleri Meclis gündemine taşıdı. Kadın Sığınakları ve Da(ya)nışma Merkezleri Kurultayı Bileşenleri, kadına yönelik şiddetle mücadele için Acil Önlem/Eylem Planı Talebiyle Bir Kampanya Başlattı. Kars Belediyesi, kadınların direk ulaşabilecekleri Mor Hat'ı hizmete açtı. Mor Çatı avukatlarından Ceren Akkaya, Selin Nakıpoğlu, Diyarbakır Barosu Kadın Hakları Merkezi Başkanı Aslı Pasinli artan erkek şiddetini devletin ilgili kurumlarının sorumluluklarını yerine getirmemesine ve önlem almamasına bağlıyor. Kadınlar, İstanbul ve İzmir'den "Erken yaşta evlilikler suçtur" diye seslendi. Halk Sağlığı Uzmanları Derneği (HASUDER) çocuk istismarını savunan zihniyet ile kesinlikle mücadele edilmesi gerektiğini belirtti. Kaos GL Dergisi online olarak yayında; "Karantina I" dosyasında Sevilay Çelenk, Gülüstü Salur, Özlem Yalçınkaya, Hilal Başak Demirbaş, Üzüm Derin Solak, Damla Umut Uzun, Erdi Ker, Şevval Kılıç yazıları yer aldı. Video konferansta yayını açık unutup kadın öğrencilerine sözlü tacizde bulunan Gazi Üniversitesi Fen Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Orhan Acar istifa etti. Ayrıca, Acar hakkında üniversite yönetimince yasal süreç başlatıldı. Avukat Prof. Dr. İlyas Doğan, "Nadira, intihar da etmiş olabilir. Kamuoyu onu intihara götüren nedenleri de bilmelidir. Savcılığın bir görevi de bu intiharın sebeplerini açığa çıkarmaktır." dedi ve çağrı yaptı: "Devlet üzerine düşeni yapmadı, tüm kamuoyundan destek bekliyoruz..." Mor Çatı Nisan Raporu'nda "Sosyal yardımların kadınlara ulaşmasında büyük güçlük yaşanıyor, kadınların yoksullukları katmerleniyor" denildi. |
Cinayet
Bir fail tahliye edildi: Ankara’da 28 Temmuz 2018’de sevgilisi olan erkek doktor Ö.T.’nin evinde ölü bulunan anestezi teknikeri Ayşe K.’nin davası kapsamında Adli Tıp Kurumu raporu 4 Mayıs’ta çıktı. Raporda, genç kadının ölümünün “anestezik madde (propofol, fentanil) alımına bağlı meydana gelmiş olduğu” tespiti yapıldı. Ankara 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada tutuklu yargılanan Ö.T. “delilleri karartma şüphesi olmadığı gerekçesiyle” tahliye edildi. Mahkeme 6 Temmuz’a ertelendi.
Bir faile indirim uygulanmadı: Bilecik’te 2019’un Nisan ayında karısı Dilek K.’yi öldürdüğü için tutuklu yargılanan A.K. isimli erkek, 7 Mayıs’ta “kasten öldürme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası aldı. Sanığa kızı N.K.’ye (19) cinsel istismar suçundan ise 30 yıl hapis cezası verildi. Bilecik Ağır Ceza Mahkemesi’nde 7 Mayıs’ta görülen karar duruşmasında pişman olduğunu iddia eden sanığa iyi hal indirimi uygulanmadı.
Yeni iddianame: İstanbul’da 2019’da arkadaşı Tuğba A.’yı (30) öldüren M.U. isimli erkek ve ona yardım eden iki kişi hakkında yürütülen soruşturma tamamlandı. 15 Mayıs’ta basına yansıyan iddianamede M.U.’nun kadını işlettiği için gittiği kafeye gittiği için tanıdığı, olay günü telefonda kadına “Seni öldürmeye geliyorum” dediği, kadını 6 yaşındaki kızının önünde önce darp ettiği ve sonra kafasından silahla vurduğu açıklandı. 31 Temmuz’da erkeğin başından vurduğu kadın 28 gün tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetmişti. İddianamede M.U. hakkında “kasten öldürme”, “hakaret” ve “tehdit” suçlarından müebbet hapis cezası istendi. M.U.’ya yardım eden M.Ü. isimli erkek ve P.A. isimli kadın hakkında ise “kasten öldürme suçuna iştirak” suçu kapsamında müebbet hapis cezası talep edildi.
Bursa’da 2019’un Eylül ayında annesi Tülin B.’yi (48) 50 kez bıçaklayarak öldüren, öldürdükten sonra kadının kanıyla dolaba “Bu mahallenin onuru var” yazan B.K. isimli erkeğin yargılandığı dava 23 Mayıs’ta devam etti.
Bursa’da 19 Haziran 2019’da ücret üzerinde anlaştığı seks işçisi Nazan K.’yi (30) boş arazide tabancayla ateş ederek öldüren Y.M.’nin yargılandığı dava 28 Mayıs’ta devam etti.
Şiddet / Yaralama
Antalya’da 21 Mart’ta boşandığı eski karısı Ç.B.’yi (41) tabancayla yaralayan ve adli kontrol şartıyla 6 Mayıs’ta tahliye edilen A.K. (43) isimli erkeğe savcılığın itirazı üzerine 21 Mayıs’ta “ev hapsi” cezası uygulandı.
İstanbul’da 20 Ocak’ta boşanma aşamasında olduğu R.S. isimli kadını inşaat alanına götürerek darp eden, saldırı görüntülerini sosyal medyada paylaşan E.D. isimli erkek hakkında 11 Mayıs’ta dava açıldı. İddianamede E.D. hakkında “basit yaralama”, “sesli, görüntülü ileti ile hakaret”, “eşe karşı kasten yaralama”, “kişiyi hürriyetten yoksun kılma” ve “tehdit” suçlarından toplam 21 yıl 4 aya kadar hapis cezası talep edildi. İstanbul Anadolu 2. Asliye Ceza Mahkemesi iddianameye kabul etti.
Yargıtay 3. Ceza Dairesi kül tablası, kemer, televizyon kumandası, dal parçası gibi nesnelerin silah kabul edileceğine karar verdi. 26 Mayıs’ta basına yansıyan kararlara göre Antalya’da sevgilisi olan kadını ağaçtan kopardığı dal ile darp eden erkeğe “kasten yaralama” suçundan verilen hapis cezası bozuldu. Yargıtay dal parçasının silah sayılacağını belirterek sanığın cezasında yarı oranda artırım yapılması gerektiğini ifade etti. Eskişehir’de tartıştığı karısını televizyon kumandasıyla darp eden sanığa “kasten yaralama” suçundan verilen hapis cezası da bozuldu, “silahla kasten yaralama” suçundan ceza verilmesine karar verildi.
İstanbul’da dini nikahlı karısı N.B.’yi darp eden İ.M. isimli erkek hakkında 30 Mayıs’ta iddianame hazırlandı. İddianamede İ.M.’nin olay günü eve alkollü gittiği ve N.B.’yi “Bundan sonra böyle içip gelirsen ve bana şiddet uygularsan senden ayrılırım” dediği için darp ettiği ifade edildi. İddianameye göre erkek kadının içinde bulunduğu sırada duşa kabinin camını elleriyle vurarak kırdı, cam kırığıyla kadını yaraladı ve öldürmekle tehdit ederek kapıyı kilitledi, cep telefonunu zorla aldı. İ.M. hakkında “konutta ve eklentilerinde yağma”, “cebir, tehdit veya hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma” suçlarından hapis cezası talep edildi. İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı.
Tecavüz
İstanbul’da yolcusu E.A. isimli kadına aracında cinsel saldırıda bulunan, kaydettiği görüntülerle kadına şantaj yapan E.D. isimli erkek hakkında 12 Mayıs’ta iddianame hazırlandı. E.D. hakkında “şantaj”, “basit cinsel saldırı” ve “özel hayatın gizliliğini ihlal etmek” suçlarından ceza talep edildi. İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi iddianameyi kabul ederek dava açtı.
İstanbul’da evine çağırdığı temizlik işçisi T.G. isimli kadına bıçak zoruyla tecavüz eden ev sahibi M.A. hakkında iddianame hazırlandı. İddianamede Adli Tıp Kurumuna sevk edilen T.G.’nin tecavüz ve saldırıya maruz kaldığına dair rapora yer verildi. T.G., 2 yaşındaki oğluyla birlikte gittiği evde erkeğin kendisini oğlunu öldürmekle de tehdit ettiğini söyledi. Tutuklanarak cezaevine gönderilen M.A. hakkında tamamlanan soruşturma sonucunda “silahla tehdit”, “cebir, tehdit veya hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma”, “nitelikli cinsel saldırı” ve “kasten yaralama” suçları kapsamında 27 yıla kadar hapis cezası istemiyle 25 Mayıs’ta dava açıldı.
Çocuk İstismarı
İstanbul’da İ.K. isimli halı saha sahibi erkeğin futbol kulübüne giden O.T. isimli oğlan çocuğuna 2015’ten beri cinsel istismarda bulunduğu ortaya çıktı. Olay hakkında iddianame hazırlandı, İ.K. hakkında “çocuğun nitelikli cinsel istismarı” suçundan hapis cezası talep edildi. İddianame 4 Mayıs’ta İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi.
Eskişehir’de 2019’da 14 yaşındaki kız çocuğuna tecavüz eden H.H.K. isimli erkek ve erkeğin tecavüze aracılık yapan sevgilisi ve çocuğun annesi olan Ö.A. isimli kadın hakkında 5 Mayıs’ta tekrar tutuklama kararı çıktı. H.H.K. (48) ve Ö.A. (33), Eskişehir 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılandıkları davada 6 Mart’ta tutuklananmış, 22 Nisan’da adli kontrol şartıyla tahliye edilmişti. Eskişehir 3. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki ilk duruşmaları 22 Mayıs’ta görüldü. Ö.A., H.H.K.’nin kendini ölümle tehdit ettiğini, kendisine de tecavüz ettiğini öne sürdü. H.H.K. ise suçlamaları reddetti. Mahkeme heyeti ilk savunmalarının ardından tutukluluk halinin devamına karar verdi. Ö.A. ve H.H.K. hakkında “çocuğa karşı cinsel taciz, özel hayatın gizliliğini ihlal etmek, çocuğun cinsel istismarı, tehdit, kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma” suçlarından 9 yıl 6 aydan 23 yıla kadar hapis cezası istendi.
İstanbul’da G.T. (26) isimli erkek spor eğitmeni hakkında spor kompleksinde eğitim verdiği 4 yaşındaki bir kız çocuğunu istismar ettiği gerekçesiyle “çocuğun nitelikli cinsel istismarı” suçundan dava açıldı. Olay basına 12 Mayıs’ta yansıdı.
Denizli’de 14 yaşındaki kızını taciz eden M.E. isimli erkeğe alt sınırdan ve “iyi hal” indirimiyle 18 yıl 9 ay hapis cezası verildi. Sanık üç farklı kez çocuğa cinsel tacizde bulunduğu gerekçesiyle 59 yıl hapis cezası istemiyle yargılanıyordu. Karar basına 14 Mayıs’ta yansıdı. (EÖ/EMK)