BDP'li kadınlar polisin "Savaşa hayır, soykırıma hayır" yürüyüşüne izin vermediği için Taksim'de oturma eylemi yaptı.
Barış ve Demokrasi Partili (BDP) kadınlar, saat 14:00'te Taksim Tramvay Durağı'nın önünde buluşarak Uludere'de 35 kişinin öldürülmesini ve Abdullah Öcalan'ın avukatları ile görüştürülememesini Taksim'den Galatasaray'a "Savaşa hayır, soykırıma hayır" yürüyüşü ile protesto etmek istedi.
Ancak, BDP milletvekili Sebahat Tuncel ve diğer kadınların polislerle uzun süren konuşmalarına rağmen, polis basın açıklamasını oldukları yerde yapmalarını yürüyüşe izin vermeyeceğini açıkladı.
Bunun üzerine kadınlar, basın açıklamalarını polis kordonunun içinde oturma eylemi ile gerçekleştirdi.
"Medya üç maymun rolünden çık", "Dersim 33 kurşun, Uludere 35 bomba", "Siyasi tutsaklara özgürlük" pankartı taşıyan kadınlar, "Jin, jiyan, azadi", "Erdoğan istifa", "İmralıya bin selam" sloganı attı.
"Vicdanınızla haber yapın"
Barış anneleri, medyaya seslenerek "Bu kadar çekiyorsunuz, neden hiç göstermiyorsunuz" dedi. Tuncel'in "Onlar basın emekçisi suçları yok, patronları sorumlu" demesi üzerine kadınlar "Patronun sözüyle değil, vicdanınızla haber yapın" dedi.
Basın açıklamasını okuyan Esma Kaya, herkesin hükümetin Kürt sorununda "demokratik açılım" demesinden umutlandığını ancak askeri ve siyasi operasyonların, tutuklamaların devam ettiğini söyledi.
"Bu savaşın mağduru biz kadınlar, barış ve kardeşlik için mücadele etmeye devam edeceğiz."
"Kadınlar halkların kardeşliği diyecek"
Sebahat Tuncel ise, kadınların Kürt sorunun barışçıl çözümü için Taksim'e yürümek istediğini ancak her seferinde Kürtlerin Taksim'de yürümesinin engellendiğini söyledi.
Tuncel, devletin Uludere katliamından sorumlu olduğunu kabul ettiğini ancak Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın özür dilemediğini hatırlatarak "Başbakan bizim iplerimizin başkasında olduğunu söylüyor; asıl kendisi BD ve Fettullah Gülen'in iplerinden kurtulsun, o zaman belki daha iyi olur" dedi.
"Ortada terör sorunu değil, Kürt sorunu var. Kürtlerin demokratik özerklikten, anadilde eğitime varan talepleri karşılanmadığı sürece iki halk arasında eşitlik sağlanamaz. Ne Türk ne de Kürt halkı savaş istiyor. Biz kadınlar olarak halkların kardeşliği için mücadele edeceğiz."
Barış annelerinden biri, asker annelerine seslenerek "Ölen asker polis de bizim evladımızdır. Ellerini ellerimize versinler, bütün annelerin gözyaşı aynıdır. Yeter artık" dedi.
Bir başka barış annesi ise, Başbakan'ın Uludere ile ilgili açıklaması için "Tatmin olmadık, o insanların ailelerine tazminat ödenecekmiş, can parayla ödenmez" dedi. (NV)