İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi Hapishane Komisyonu, Buca, Diyarbakır ve Ulucanlar hapishanelerindeki katliamların yıldönümünde yazılı basın açıklaması yaptı.
- 21 Eylül 1995’te Buca Hapishanesi’nde siyasi mahpusların tutulduğu koğuşa yapılan saldırıda; Turan Kılıç, Yusuf Bağ ve Uğur Sarıaslan katledildi.
- 24 Eylül 1996’da Diyarbakır Hapishanesi’nde, koridora çıkarılan mahpuslara yönelik saldırıda Erkan Hakan Perişan, Cemal Çam, Hakkı Tekin, Ahmet Çelik, Edip Dilekçi, Mehmet Nimet Çakmak, Rıdvan Bulut, Mehmet Kadri Gümüş, Kadri Demir, Mehmet Arslan ve Hakkı Tekin isimli politik mahpuslar öldürüldü.
- 26 Eylül 1999’da Ulucanlar Hapishanesi’nde gerçekleşen katliamda Ümit Altıntaş, Habip Gül, Abuzer Çat, Zafer Kırbıyık, Halil Türker, İsmet Kavaklıoğlu, Önder Gençaslan, Aziz Dönmez, Ahmet Savran ve Mahir Emsalsiz yaşamını yitirdi.
Komisyon, sorumluların hesap vermesi gerektiğini açıkladı:
“Sorumlular yargı önüne çıkarılmadı”
“2022 yılının ilk 8 ayında en az 55 mahpusun yaşamını yitirmesi, artan hasta mahpus ölümleri, intiharlar ve şüpheli ölümlerde hak gaspları, işkence ve kötü muamele uygulamalarının da etkisi ile, hapishaneler ölüm evi olarak anılmaya başlandı.
“Bu ölümler karşısında sorumluluk almayan yetkililerin tutumu, bir defa daha geçen yıllarda yaşanan katliamlarla farklı düzeyde bir paralelliği gündeme getirdi.
“Farklı yıllarda, farklı hapishanelerde gerçekleşen bu üç katliamın önemli ortak yanlarından biri faillerinin cezasızlık zırhıyla korunmuş olmasıdır. Katliamlarda esas sorumluluğu olanlar yargı önüne çıkarılmadı.
“Bu yetmez gibi, Ulucanlar katliamı iddianamesinde, mahpusların birbirini öldürdüğü gibi ahlak ve gerçek dışı iddialara yer verildi, mahpusların bir sosyal etkinlik için hazırladıkları silah maketleri basına “koğuşlarda cephane bulundu” gibi yalanlarla servis edildi.
“Her katliamda failler değil, katledilenler suçlu gösterilmeye çalışıldı, yargı sürecinde adalet de katledildi. Ardından 19 Aralık 2000’de 20 Hapishaneye eş zamanlı saldırılıp katliam yapılarak, F Tipi hücre hapishaneleri açıldı.
“Bugün şüpheli denen bütün ölümlerde adaleti sağlayacak sonuç alıcı bir kovuşturma yapılmaması ve cezasızlık bir devlet politikası olarak karşımıza çıkıyor.
“Buca, Diyarbakır ve Ulucanlar katliamlarında yaşamlarını yitiren mahpuslar şahsında tüm zamanlarda yaşamını yitiren mahpusları anıyor, adaletin sağlanmasını, mahpus ölümlerinin durdurulmasını istiyoruz.”
- Ceza İnfaz Sisteminde Sivil Toplum Derneği’nin (CİSST) verilerine göre 2014’den günümüze hapishanede “intihar eden” kişi sayısı 97 olarak kayıtlara geçti. İHD’nin verilerine göre de 2021 yılı içinde 13 mahpus intihar etti, 5 mahpus şüpheli bir şekilde yaşamını yitirdi, bir mahpusun ölüm nedeni belirsiz.
- İnsan Hakları Derneği’nin (İHD) rakamlarına göre, cezaevlerinde 651’i ağır, 1517 hasta mahpus bulunuyor.
(AS)