“Ben bir üniversite öğrencisi olarak haklarımı kullandım. Kayyım atamasını protesto ettim. Bize polis saldırınca kendimi korudum, herkes gibi ben de kendimi korudum.
"Gözaltına alındım, orada çıplak aramaya maruz bırakıldım. Sözlü olarak da ‘cinsel saldırı’ ile tehdit edildim. Serbest bırakıldım. Bu sefer de sosyal medyada kampanya başlatıldı, hedef gösteriliyorum. Neden bu öfke? Neden bu öfkeleri bitmiyor?”
Sorunun sahibi hayatı boyunca LGBTİ+’lara yönelen nefretle mücadele etmek zorunda bırakılmış olan İstanbul Üniversitesi öğrencisi Havin.
Havin’in de aralarında olduğu 15’i aşkın üniversite öğrencisi, Boğaziçi Üniversitesi’ne atanan kayyım rektör Prof. Dr. Melih Bulu’yu protesto ettikleri için 6 Ocak 2021 Çarşamba gecesi evleri basılarak gözaltına aldı.
Gözaltı işlemlerinin ardından Çağlayan’da bulunan İstanbul Adliyesi’nde savcının karşısına çıkarılan öğrencilerin tamamı “adli kontrol şartıyla” serbest bırakıldı.
Gözaltından serbest bırakılan öğrencilerin birçoğu rutin hayatına dönmeye çalışırken, Havin başka türlü bir nefret saldırısına maruz kaldı.
Gözaltındayken arkadaşı Yıldız İdil Şen ile birlikte, LGBTİ+ kimliklerinden dolayı polislerce “cinsel saldırı ile tehdit” edildiklerini açıklayan Havin’in yeniden tutuklanması için sosyal medyada kampanya başlatıldı.
Çok endişeli olduğunu söyleyen Havin, “Üniversite öğrencisi olarak demokratik tepkimi ortaya koydum. Hukuk ve devlet de bunu kabul etti ve serbest bırakıldık. Neden yeniden hedef oldum?” diyor.
TIKLAYIN - Üniversiteliler eylemde: "Melih Bulu istifa!"
“Zaten biz mağduruz”
Sosyal medyada LGBTİ+’lara yönelik nefret söylemlerinin hedefinde olan Havin, şöyle konuştu:
“Neden bu insanlar bana nefret kusuyor. Zaten biz mağdur olduk. Gözaltında tehdit edildik, haklarımız çiğnendi. Serbest bırakıldık ama yine nefretin hedefinde olduk.
“Biz, üniversite öğrencileri olarak anayasal hakkımızın arkasında durduk. Bugün Boğaziçi’ne atanan rektör gibi başka bir gün bizim de üniversitemize atanabilirdi. Bu sadece Boğaziçi’li öğrencilerin sorunu değil ki hepimizin sorunu.
“Bunu protesto ettik. Polis saldırısına uğradık. Gece de evlerimiz basıldı. Gözaltında da bir sürü hak ihlali yaşandı. Tehdit edildik, mağdur oldum. Serbest bırakıldım ve yine ben mağdur oldum.
“Bitsin istiyorum artık. Normal hayatıma devam etmek istiyorum. Bu nefretin bitmesini istiyorum artık.
“Gözaltında bize çıplak aramaya yapıldı. Evde ters kelepçe yapıldı. Biz bunlara karşı da hukuksal süreç başlatacağız. Ben sadece bir üniversite öğrencisiyim. Hakkımı arıyorum. Neden bu nefret?”
Ne olmuştu?
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2 Ocak günü 2015'te AKP'den milletvekili aday adayı olan Prof. Dr. Melih Bulu'nun Boğaziçi Üniversitesi'nin rektörlüğüne kararname ile atadı.
2002'de Sarıyer AKP İlçe Örgütü'nün kuruluşunda yer alan Bulu'nun Boğaziçi Üniversitesi'ne atanmasına öğrenciler ve akademisyenler tepki gösterdi. İlk defa üniversite dışından bir rektör atandığını, bunun kabul edilemez olduğunu ve Bulu'nun "kayyum" olduğunu söyleyen öğrenciler, 4 Ocak 2021 Pazartesi günü Boğaziçi Üniversitesi'nde kitlesel bir protesto gösterisi düzenledi. Polis öğrencilere biber gazı ve plastik mermi ile müdahale etti. Üniversite kapısına kelepçe vuruldu.
TIKLAYIN- Boğaziçi'nde öğrencilere biber gazıyla müdahale
Boğaziçi Üniversitesi'ne rektör olarak atanan AKP'li Melih Bulu'yu protesto eden Boğaziçi Üniversitesi'nden akademisyenler de, rektör devir-teslim törenine de tepki göstererek Rektörlük binasına sırtlarını dönmüştü.
5 Ocak ve 6 Ocak'ta ise polis gösterileri katılan öğrencilerin evlerini sabah basarak çok sayıda öğrenciyi gözaltına aldı. İlk grup gözaltına alınanlar, savcılık işlemlerinin ardından ertesi gün "adli kontrol" şartıyla serbest bırakıldı. İkinci grubun işlemleri devam ediyor. "Kayyum rektör istemiyoruz", "Melih Bulu istifa" diyen öğrenciler ve akademisyenler protestolarına devam ediyor. (EMK)