Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Kabinesi toplantısı sonrasında yaptığı basın açıklamasında TUSAŞ saldırısını ve saldırının bağlamını değerlendirdi.
"Farklı bir iklim filizlenmeye başlarken..."
Erdoğan'a göre, "Saldırının zamanlaması ve seçilen hedef tesadüf [değildi]."
"Bu kanlı ve kalleş terör eyleminin ülkemiz iç siyasetinde farklı bir iklimin filizlenmeye başladığı bir döneme tekabül etmesi ayrıca manidar[dı]."
TUSAŞ saldırısını PKK üstlendi
"Efendiler, uşaklar..."
Erdoğan, "bölücü örgüt"ün "maşa", "kukla", "taşeron" olduğunu ve "kandan beslenen terör baronları"nın son saldırıyla "bölgemizde kendilerine yeni efendiler, uşaklığını yapacakları yeni sahipler aradıklarının anlaşıl[dığını]" iddia etti.
Erdoğan saldırının bir "sinyal" olduğunu iddia etti. "Milletimizin bu saldırıyla neyin amaçlandığını, nerelere sinyal verilmek istendiğini net olarak gördüğüne inan[dığını]" söyledi.
"Terör, cani, mankurt"
Ancak, "Türkiye Cumhuriyeti olarak bu alçak saldırıyla verilmek istenen mesajları buruşturup çöpe attık[larını]" ve "terörden, canilerden, mankurtlaşmış maşalardan ve onları kullanan patronlarından alaca[kları] bir mesaj[ın] da zaten olama[yacağını]" ifade etti.
"Nitekim inlerini başlarına geçirdik"
Erdoğan konuşmasını başlangıçtaki saptamalarından farklı değerlendirmeleri dile getirerek sürdürdü. Bu kez, "çok net söylüyorum" diyerek saldırının "paniğin, telaşın, tükenmişliğin, çaresizliğin emaresi" olduğunu iddia etti: "Nitekim, hain saldırıya cevabımızı bölücü örgütün Suriye ve Irak'taki inlerini başlarına geçirerek kat kat misliyle verdik. Irak ve Suriye'nin kuzeyinde terör örgütüne ait 470'in üzerinde nokta hedef alınmıştır. Aralarında sorumlu düzeyde canilerin de bulunduğu toplam 213 terörist etkisiz hale getirilmiştir. Milletimiz ve şehit ailelerimiz şundan emin olsun, Türk Silahlı Kuvvetlerimiz ve Milli İstihbarat Teşkilatımız şehitlerimizin kanını yerde bırakmamıştır."
Rojava'ya iki günde 685 saldırı
"Başımıza musallat edilen bela"
Erdoğan son 22 yılı kendi hükümetlerinin yönetimi altında süregiden çatışmanın Türkiye'nin iç dinamiklerinden kaynaklanmadığını iddia etti. "Türkiye kırk yıldır başına musallat edilen bu beladan mutlaka kurtulacaktır. Terör sizlerin de iyi bildiği gibi yıllarca ülkemizde siyaseti yönlendirmek için bir aparat olarak kullanılmıştır. Ne zaman siyasette diyalog zemini güçlense, ne zaman toplumda kutuplaşma azalsa, ne zaman sıkılı yumruklar açılsa terör hemen devreye girmiştir. Buna geçmişte defalarca şahit olduk. Aynı senaryonun tekrar sahnelenmesine seyirci kalmayacağız." dedi.
"Hüsrana uğrayacaklar"
Erdoğan 12 Ekim'de Arnavutluk dönüşü uçakta habercilere "Meseleleri terör dışı yöntemlerle ortadan kaldırmaya her zaman varız." demiş ve "siyaseti, ülke[nin] huzur ve birliğini güçlendirmek, milletimize hak ettiği kaliteli hizmetleri sunmak için yaptıklarını" iddia etmişti.
Erdoğan: Meseleleri terör dışı yöntemlerle ortadan kaldırmaya her zaman varız
TUSAŞ saldırısı sonrasındaysa, Erdoğan'ın Kürt Sorununa bakışı çatışma eksenine odaklıyordu.
"Berbat olacaklar"
"Terör baronları Türk siyasetini dizayn edemeyecekler [...] Terör örgütlerin kumanda ederek ülkemizin gündemini yönlendirme ve belirleme peşinde koşanları da aynı şekilde hüsrana uğratacağız. Yurt içinde veya dışında Türkiye'ye hainlik eden, ihanet eden ve Türkiye düşmanlarıyla birlikte hareket edenlerin akıbetleri berbat olacaktır." dedi.
Sözü ABD'de ölen Fettullah Gülen'e getirdi: "FETÖ ihanet şebekesinin Pensilvanya'daki elebaşının ağababalarının kucağında haysiyetsizce ölümü herkese ibret olmalıdır." dedi ve çatışmalı bir dönem perspektifi çizdi.
"Kim adına olursa olsun bu millete kurşun sıkanlar, hainlik edenler, sırtından hançerleyenler, milletin evlatlarının kanını dökenler ne bu dünyada ne de ebedi alemde iflah olmayacak her zaman lanetle anılacaklardır."
(AEK)