Kesin olmayan sonuçlara göre Cumhurbaşkanı seçilen Recep Tayyip Erdoğan Beştepe’deki Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde balkon konuşması yaptı.
Erdoğan sahneye eşi Emine Erdoğan, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, DSP Genel Başkanı Önder Aksakal ve Sinan Oğan'la çıktı.
Konuşmasında Selahattin Demirtaş’ı, Kemal Kılıçdaroğlu’nu ve Millet İttifakı bileşenlerini hedef alan Erdoğan, diğer yandan da ekonomik krizi kabul ederek “enflasyonun en acil konu başlığı” olduğunu söyledi.
"Kazanan Türkiye'dir"
Erdoğan'ın konuşmasında öne çıkanlar şöyle:
"Bugün yapılan ikinci tur seçimi ile milletimizin cumhurbaşkanlığındaki yani yürütmedeki tercihi kesinleşmiştir. Milletimizin her iradesi gibi bu sonucun da başımızın üstünde yeri vardır. Kazanan Türkiye'dir, kazanan demokrasimizdir.
Artık milli hedeflerimiz, milli hayallerimiz etrafında birleşme, bütünleşme vaktidir. Önümüzdeki beş yıl boyunca ülkeyi yönetme sorumluluğunu bir kez daha bize veren milletimize teşekkür ediyorum.
Hatırlarsanız biz her fırsatta kazandığımızda ülkemizde kimse kaybetmeyecek demiştik. Aynı sözü bir kez daha veriyoruz. Bugün, kimse kaybetmemiştir; 85 milyonun tamamı kazanmıştır. Milletimizin bize verdiği sorumluluğun gereği olarak kimseye kırgın, küskün, kızgın öfkeli değiliz."
"Selo'yu istediğin gibi dışarı çıkaramazsın"
"Seçim dönemine dair tüm tartışma ve çekişmeleri bir kenara bırakarak milli hedeflerimiz etrafında birleşme, bütünleşme vaktidir. Biz bu çağrıyı laf olsun diye değil, tüm kalbimizle yapıyoruz. Biliyoruz ki Türkiye'nin gücü 85 milyonun hep beraber olmasından kaynaklanıyor.
Ne diyordu? Selo'yu dışarı çıkarmak istiyorsanız oyu bana vereceksiniz diyordu. Hak ve hukukun egemen olduğu Türkiye'de sen 51 Kürt kardeşimizin ölümüne neden olan Selo'yu istediğin gibi dışarı çıkaramazsın. Bizim iktidarımızda böyle bir şeyin gerçekleşmesi mümkün değildir.
Onlar kaybetti kardeşlerim. Aylardır kurulan ittifakları gördünüz. Terör örgütlerinden sapkın akımlara kimlerin karşımıza dikildiğini, kirli oyunları gördünüz. Buna rağmen ne oldu? Başaramadılar. İnşallah bundan sonra da başaramayacaklar."
"En acil konu enflasyon"
"Seçimler bittiğine göre artık tüm vaktimizi ve enerjimizi çalışmaya, eser üretmeye, hizmet vermeye tahsis edeceğiz. 6 Şubat depremlerinin yaralarını sarmak, yıkılan şehirlerimizi yeniden ayağa kaldırmak, insanlarımızı hayata bağlamak, önceliklerimizin en başında yer almayı sürdürecek.
Enflasyonun yol açtığı fiyat artışlarından kaynaklanan sıkıntıları gidermek, refah kayıplarını telafi etmek, önümüzdeki günlerin en acil konu başlığıdır.
Bunlar laf ola beri gele. Yaparsak biz yaparız. Faiz 8,5... Enflasyon da inecek görürsünüz. Onlar bizimle yarışamaz, IMF'in kapısında nöbet tutarlar.
Biz yolumuza emin adımlarla yürüyoruz, yürüyeceğiz. Güven ve istikrar; bu iki kavram çok önemli. Güçlü bir ekonomi yönetimini bu iki kavramın üzerine kuracağız. Yatırım ve istihdam odaklı bir üretim ekonomisi pazarlıyoruz. Her alanda giderek artan üretim gücümüzün sağladığı imkanları, herkesi şaşırtacak yeni bir ekonomik lokomotifin adımı haline getireceğiz."
"Dengeler yeniden kuruluyor"
"Şimdi Gabar'da petrol çıktı, yatarak değil çalışarak çıktı. Daha önce orada bay bay Kemal'in dirsek temasında olduğu teröristlerin oralarda beton dökmeleri sebebiyle petrol çıkartamıyorduk ama şimdi çıkardık.
Bununla birlikte küresel gelişmelerin bozduğu dengeler yeniden kuruluyor. Türkiye'nin bu tabloda inşallah çok farklı bir gücü olacak, hak ettiği yeri de alacak. Güneyimizdeki güvenlik tehditlerini, terör örgütleriyle yürüttüğümüz mücadeleyi artıracağız.
Siyasi ve diplomatik kanalları daha etkin işleteceğiz. Bölgesel gelişmeleri doğru şekilde yönlendirerek, kısaca, çok yönlü çalışmalarla sınırlarımızdan bunları da uzak tutmaya devam edeceğiz.
Bay bay Kemal'in ortakları ne diyordu; 'Biz güneyimizdeki terör örgütleriyle beraber olacağız' Bununla kalmadılar, oralardaki petrol kaynaklarını, bu teröristlerle paylaşmanın adımlarını attılar. İşte Kamışlı bunlardan bir tanesidir. Koalisyon güçleriyle ortak hareket ettiler."
"1 milyon Suriyelinin geri dönüşünü temin edeceğiz"
"Ülkemize ve milletimize yakışır yol ve yöntemlerle, vatandaşlarımızın bu konudaki beklentilerini karşılamak görevimizdir.
Suriye topraklarındaki güvenli bölgelere bugüne kadar 600 bine yakın kişinin gönüllü olarak geri dönmesini sağladık. Katar'la bir iş birliği yaptık, yeni bir iskân projesiyle, birkaç yıl içinde 1 milyon kişinin daha dönüşünü temin edeceğiz.
Eğitimden sağlığa, ulaşımdan enerjiye, sanayiden tarıma, turizmden spora kadar, ülkemize asırlık kazanımlar sağladığımız alanlarda çıtayı daha yukarıya taşıyacak yatırımlarla yolumuza devam edeceğiz.
Önümüzdeki dönemin her anını Türkiye Yüzyılına yakışır eser ve hizmetlerle değerlendireceğiz."
(HA)