Küresel eylem günü olan 8 Aralık’ta “İklim değişikliğini durdurabiliriz” diyerek Kadıköy Tepe Natulius’da toplanan gruplar ellerindeki döviz ve pankartlarla Kadıköy-Beşiktaş iskelesinin yanındaki meydana yürüdüler ve Kyoto’yu imzalamayan hükümeti slogan atarak, şarkı söyleyerek, halay çekerek protesto ettiler.
Küresel Eylem Grubu'nun (KEG) düzenlediği eylemde öne çıkan diğer talep nükleer değil, güneş ve rüzgar enerjisi oldu.
"Bilim çevresi uyarıyor, medya söylemiyor"
Konuşmacılar arasında Açık Radyo’dan Ömer Madra da vardı. Madra yaklaşık bin kişilik kalabalık için “Çocuğunu ve annesini alıp gelenler var, kuşaklar arası anlayışın ötesine geçilen harikulade bir topluluk” dedi.
Bali’deki iklim değişikliği zirvesine değinen Madra “İklim bilimciler tek bir seçeneğin zorunlu olduğunu söylüyorlar: Sera gazı salımını azaltmak” dedi. Bilim dünyasının iklim değişikliğinin vahametine dair boş durmadığını, ciddi uyarılarda bulunduğunu ve medyanın bu durumu insanlara ulaştırmadığını, gelecek kuşakları düşünmek zorunda olduğumuzu ifade etti.
KEG'den Nuran Yüce, küresel ısınma sonucu oluşan felaketlerde en çok yoksul insanların hayatlarını kaybettiğini söyledi, “Kyoto'nun imzalanmasını beklerken, nükleer santral yasasıyla karşımıza çıkıyorlar. Gidecek başka bir gezegen yok ama başka bir dünya mümkün” dedi.
Kyoto Protokolü, iklim değişikliğinin birincil nedeni olan sera etkisi yaratan ga salımlarını kısmak üzere, sanayileşmiş ülkelere çeşitli hedefler belirleyen uluslararası anlaşma. Avustralya'nın yeni hükümeti Protokol'ü nihayet onaylayacağını açıklarken, Protokol'e ilgili adım atmayan iki ülke ABD ve Türkiye. Ancak gerek bilim insanları, çevre aktivistleri ve Birleşmiş Milletler'in kendisi, birkaç yıla kadar süresi dolacak olan Kyoto'nun yerine yeni bir sözleşme gerektiğini ifade ediyor. Bali'deki toplantının amaçlarından biri de, bu yeni sözleşme için bir yol haritası belirlemek.
Yeşiller’den Ümit Şahin “26 Nisan 2008’de Çernobil felaketinin yıldönümünde ‘Nükleere hayır’ demek için yine bu meydandayız” dedi.
Milletvekili Ufuk Uras, Zeynep Kasalini, Pelin Batu, Bulutsuzluk Özlemi gibi isimlerin yanı sıra yaşlısından gencine, sivil toplum örgütlerinden sendikalara, siyasi partilere, çok çeşitli grupların bir araya geldiği eylemde Kazım Koyuncu’nun şarkıları da çalındı.
“Gökçek istifa”, “Nükleere hayır”, “Nükleer çatlar patlar”, “Katil ABD”, “Ampul Tayyip” sloganları atan kalabalık Kyoto'nun imzalanmamasına karşı sessiz kalınmaması amacıyla zil, çan, düdük, ıslık ve tulum ile davul zurna gibi enstrümanlar çalarak protestoyu sürdürdü.
Küresel ısınma için alarm sembolü olarak balondan bir çalar saatin kullanıldığı meydanda “İklim değişikliğini durdur yaşamı sürdür”, “Nükleer enerjiyi kullanmaktansa mum ışığına razıyız”, “Dünyanın sonuna hayır Kyoto’ya evet”, “Munzur’da, Sinop’ta, her yerde doğayı yok edecek enerji istemiyoruz”, “Asıl felaket kapitalizmdir”, “Fırtına özgür aksın”, “Ne kömür, ne petrol, ne nükleer, güneş ve rüzgar bize yeter”, “Sağlıklı bir çevrede yaşama hakkı evrensel tüketici hakkıdır” yazılı pankartlar açıldı.
Mitinge katılan gruplardan bazıları şöyle:
Küresel Eylem Grubu (KEG), Mahalle Afet Gönüllüleri (MAG), Yeşiller, Munzur Çevre Derneği, Greenpeace, İstanbul Tabip Odası (İTO), Doğa Derneği, Munzur Vadisi ve Çevresini Koruma Korulu, Sinopbizim Hareketi, Vosvoslar, Güneş Kuşağı, Emek Gençliği, Alternatif Sinemacılar, Özgürlük ve Dayanışma Partisi (ÖDP), Tüketiciyi Koruma Derneği (TÜKODER), Barışa Pedal Grubu. (EZÖ/TK)