*Fotoğraf: diyarbekirde.com
Haberin İngilizcesi için tıklayın
Diyarbakır Barosu ve Rawest Araştırma 10 Aralık İnsan Hakları Haftası kapsamında yaptığı “Diyarbakır İnsan Hakları Araştırması”nın sonuçlarını açıkladı.
27 Kasım-4 Aralık tarihleri arasında Diyarbakır ve ilçelerinde kadın ve erkek dağılımı gözetilerek yapılan araştırmanın sonucuna göre; Diyarbakır halkının yüzde 73.2'si Türkiye’nin adalet sistemine güvenmiyor.
Araştırmaya katılanlara "90'lı yıllarda ve bu dönemde Türkiye'nin insan haklarına ne kadar önem verdiğini puanlayabilir misiniz?" diye soruldu. Görüşmeciler, 90'lar ile bugün arasında çok büyük bir fark olmadığını söyledi. Diyarbakırlıların yüzde 42,1'i "90'larda insan haklarına hiç önem verilmediğini" belirtirken, yüzde 38'i bugün de önem verilmediğini ifade etti.
"Sizce Türkiye'de hakları en çok ihlal edilen grup hangileridir?" sorusuna ise; ilk sırada "kadınlar", ikinci sırada da "Kürtler" yanıtı verildi. Çoklu yanıt verilen soruya katılımcıların yüzde 68.7'si "kadınların hakkının ihlal edildiğini", yüzde 55'i de "Kürtlerin haklarının ihlal edildiğini" söyledi.
Diyarbakırlılara göre; "en çok insan hakları ihlali yapanların" başında Devlet, erkekler, polis ve asker geliyor. Çoklu yanıt verilen soruya görüşmecilerin yüzde 61.9'u "devlet", 45.9'u da "erkekler" cevabını verdi.
Görüşmeciler "Ana dilde eğitim ve hizmet alamamak insan hakları ihlalidir" sorusuna ise; yüzde 67 oranında "katıldığını" söyledi. "Gerektiğinde belediye ve üniversitelere kayyım atanabilir" sorusuna da görüşmecilerin yarısından fazlası "katılmadığını" belirtirken "katıldığını" söyleyenlerin oranı ise; yüzde 24 oldu.
Araştırmada yöneltilen bir diğer soru ise son dönemlerde yaşanan olaylara dayandırıldı. "Kürdistan diyen bir kişinin bunu dediği için tutuklanması" sorusuna katılımcıların yüzde 70.4'ü ihlaldir", 9.7'si "ihlal değildir", 19.9 ise "fikrim yok" dedi.
Görüşmeciler, "İstanbul sözleşmesinden çekilme, kadına yönelik şiddet vakaalarında artışa neden olmuştur" sorusuna yüzde 60'ın üstünde "katılıyorum" cevabını verdi.
"Andımızı okumak zorunda olmak insan hakları ihlalidir" sorusuna da yüzde 81.2 oranında "ihlaldir" yanıtı verildi.
"1990'lı yıllarda yaşanan faili meçhul cinayetlere ilişkin yargı süreçleri toplum vicdanını tatmin edecek şekilde adil yürütülmüyor" sorusuna yüzde 55'in üstüne "katılıyorum" yanıtı verildi.
Eren: Hak ihlalleri 90'lı yıllarla aynıAraştırmaya ilişkin bianet'e konuşan Diyarbakır Baro Başkanı Nahit Eren, "Araştırmanın Kürt sorunun çözümsüzlüğüyle gelen ihlalleri açıkça ortaya koyduğunu" söyledi. "Araştırmada, Yargıya güvensizliğin çok yüksek olduğunu gördük" diyen Eren, şu değerlendirmeleri yaptı: "Yüzde 70'e yakın güvenmeyen bir kesim var. Bu aslında Kürtlere, Kürt sorununa bakışı da yansıtan bir sonuç. Ayrıca çocukların ciddi hak ihlaline uğradığı da düşünülüyor. Zırhlı araç çarpmaları ise bunun en somut örneği. "En çok ihlali devlet yapıyor""Hak ihlallerinin Kürt meselesiyle ciddi bağı olduğu ortaya çıkıyor. 90'lı yıllardaki hak ihlalleriyle karşılaştırma yapılmasını istedik ve hak ihlallerinin neredeyse aynı olduğu belirtiliyor. İktidarın bir zamanlar '90'lara dönüş olmayacağı' söyleminin gerçeği yansıtmadığı açıkça görülüyor. Rapor 90'lara dönüş olduğunu hatta daha kötü olduğunu gösteriyor. "En çok kadınlar ihlale uğruyor""İstanbul Sözleşmesinden vazgeçilmesine de Kürt kamuoyunun sıcak bakmadığını gördük. Hak ihlallerinin en çok devlet ve erkeklerden geldiği cevabı da aslında bunun bir sonucu olarak görülüyor. "Kadınların en çok hak ihlaline uğrayan kesim olduğu ifade ediliyor. Bu sadece Kürt kadını üzerinden bir değerlendirme değil. Diyarbakır'dan Türkiye'ye bakış. Sorunun kaynağında devlet ve devletin politikaları olduğu gerçeğini yansıtıyor. Ve bu sadece kadın cinayeti veya kadına şiddet olarak da değerlendirilmiyor. Eşit temsiliyet, cinsiyet eşitliği açısından değerlendirildiğinde hak ihlaline uğradığını gösteriyor." | |
(RT)