Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in öldürülmesine ilişkin yeniden görülen davanın 20. duruşma haftası 70. duruşmasında İstanbul Jandarma Komutanlığı İstihbarat Şube Müdürlüğü'nden sanıkların savunmalarına devam edildi.
Mahkeme Başkanı Ali İhsan Horasan duruşmaya katılmadığı için İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi heyetine kıdemli üye hakim Sonat Güvenç başkanlık etti.
Duruşmanın ilk yarısında tutuksuz sanıklar Uzman Çavuş Ecevit Emir, İstanbul Jandarma İstihbarat Şube Müdürlüğü Bölücü Örgüt Faaliyetleri Unsur Komutanı Emre Cingöz ve Uzman Çavuş Musa Yıldırım savunma yaptı.
TIKLAYIN - Dink Davasında Üç İstanbul Jandarması Daha Savunma Yaptı
Öğleden sonraki kısımdaysa cinayet işlendiğinde İstanbul Jandarma İstihbarat Şube Müdürlüğü'nde görev yapan eski uzman jandarma Yusuf Bozca, Mustafa Küçük, Rahmi Özer ve Şeref Ateş'in savunmaları tamamlandı.
Bu duruşmada ifade veren tüm sanıklara cinayet günü tetikçi Ogün Samast, Dink'i öldürdüğünde cinayete olay yerinde nezaret ettikleri, Samast'ı takip edip görüntülerini çektikleri ve bu görüntülerin daha sonra Samsun Jandarma'sı tarafından gözaltına alındığında Samast'a izletildiği, ve telefonlarının cinayetten önce Dink'in evinin bulunduğu Bakırköy'de sinyal verdiği iddiaları yöneltiliyor.
Tüm sanıklar iddiaları reddederken, Bakırköy'de Jandarma'ya ait bir ek hizmet binası olduğunu ve bu binaya gittikleri için telefonlarının baz verdiğini savundular.
Küçük, “2007'de insanların kaçıncı kattan bile sinyal verdiği tespit edilebiliyordu ama bizde bu belirtilmemiş” derken, Ateş “Cinayetten önce Hrant Dink'i de Agos'u da bilmezdim. Cinayet işlendikten sonra örendim” dedi.
Bozca: Demirkale KCK'ye takmıştı
Bozca ise cinayet gününe ait Saray Kumaşçılık ve Akbank güvenlik kameralarındaki görüntülerinde İstanbul Jandarma İstihbarat görevlilerini teşhis ettiği iddialarını reddetti.
Bozca şöyle konuştu:
“Savcı, sanki kesin bir teşhis yapmışım gibi bir ifade kullanmış. Orada 'andırıyor' yazıyor. Ben o görüntüyü bir an gördüm. 'Andırıyor' şeklinde geçildi. Cezaevinden çıktıktan sonra tekrar baktım, inceleme fırsatı buldum. Hiçbiri İstanbul Jandarma Komutanlığında görev yapan şahıslar değildir. Ben kimseyi 'kesin bu' diye teşhis etmedim. Bu teşhisi kabul etmiyorum.”
Teşhisin avukat olmadan yaptırıldığını belirten Bozca, “Emniyettekiler bu ifadeyi savcılığa götüreceklerini o gece serbest kalabileceğimi söylemişlerdi. Oldukça cazip gelmişti” dedi.
Bozca, davanın tutuklu sanıklarından Muharrem Demirkale ile ilgili, “KCK'nin tüm Türkiye'deki yapılanmasını ortaya çıkarmaya çalışıyordu. KCK'ye takmıştı. Kıl bir adamdı. KCK'ye Emre Cingöz ve ekibi bakıyordu” dedi. Demirkale, bu sırada söz alarak Bozca'ya kendisi ile ilgili ne sorulduğu sorusunu yöneltti. Bozca da Dink davası ile ilgili bir şey sorulmadığını söyledi.
Davaya yarın (16 Mart) devam edilecek. (EA)