Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, partisinin Merkez Yürütme Kurulu toplantısı sonrası düzenlediği basın toplantısında, Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu’nun (SGDF) çağrısıyla Suruç'tan Kobanê'ye gidecek gençlere yönelik düzenlenen ve en az 32 kişinin hayatını kaybettiği bombalı saldırıya değindi.
Meclis’in olağanüstü toplanması gerektiğini ifade eden Demirtaş, AKP’nin Suriye politikasını da “Sınırdan IŞİD geçebiliyor ama oyuncaklar geçemiyor” sözleriyle eleştirdi.
“Yanlarında oyuncaklar, günlük ihtiyaçlar…”
“Bu arkadaşlarımız Türkiye’nin değişik illerinden Kobane'deki insanlarla, çocuklarla dayanışma göstermek için yola çıkmışlardı.
“Yanlarında oyuncaklar, günlük insani ihtiyaçlar, karınca kararında yürüttükleri yardım kampanyasıyla bohçalarıyla yola çıkmış, Kobane’ye geçmelerine izin verilmemişti ama onlar son bir kez mesajlarını vermek için kültür merkezinin bahçesinde basın toplantısı düzenleme kararı almışlardı.
“IŞİD sınırı istediği gibi kullanabiliyor”
“Türkiye’nin sınırlarından TIR’larla silahlar geçirildi. İnsanlığını yitirmiş, tecavüz ordusu rahatlıkla gidip geldiler, sınırı neredeyse kendi istekleri doğrultusunda rahatlıkla kullanabiliyorlar.
“Ama bu devrimci gençlerin götürdüğü oyuncaklar sınırdan geçemedi. Bu üniversite öğrencileri sınırdan geçemediler. Fakat onların taşıdığı mesaj yerine ulaştı.
“Kimi Trabzonlu, Samsunlu, Dersimli, İstanbullu. Kimi tıp, hukuk öğrencisi ama her biri bu ülkenin ezilenleri için mücadele geleneğinden direniş geleneğinden gelen birer yiğit devrimci. Dün ülkemiz işte böylesine 32 önemli evladını, devrimcisini kaybetmiş oldu. Bir kez daha yüreği yananların, bu ölümden acı duyanların başı sağ olsun diyorum.
“Yarım günlük iş”
“Elbette ki bu saldırı partimizin gençlerimizin uğradığı ilk saldırı değil, kim bilir belki de son saldırı da olmayacak. Yakalanır mı arkasındakiler, bilemiyoruz.
“İçinde devlet parmağı olan, devletin içinden güç alarak gerçekleştirilen hiçbir katliamın arkasındakiler çıkarılmadı. Diyarbakır mitingi katliamcısı bu işi tek başına yapmış gibi içerde tutuldu sadece. Hangi devlet elemanından istihbarat aldı, destek aldı, kim yakaladı serbest bıraktı? Bunları ortaya çıkarmak yarım günlük iştir.
“HDP olarak biz iktidarda olsaydık sadece yarım gün içerisinde bütün bu bağlantıları ortaya çıkarıp savcılığa teslim ederdik. Mersin Adana bombacısı. Kimliği belli, yeri yurdu belli. Ama arkasında kimler var, kimlerden destek alarak bunları yaptı? Bunu ortaya çıkarmak yarım günlük iş. Ama bombalayan da ortada yok.
“Roboski’de 34 kişiyi katledenler yarım günlük soruşturmayla ortaya çıkabilirdi. Emri verenleri bulabilirdiniz, hala yok. Gezi direnişinde katledilen 9 gencin, çocuğun nasıl katledildiğini ortaya çıkarmak yarım gününü bile almazdı. Ceylan Önkol, karakoldan atılan roketle paramparça edildiğinde, o atışı yapanı bulmak zor değildi.
“Failleri ortaya çıkarın, beraber oluruz”
“İşin içine devlet bulaşmışsa, failler bulunamıyor. Şimdi bize birlik olalım diyenler, evet bir arada beraber olalım da devleti siz yönetiyorsunuz. Siz işlenen bu suçların faillerini ortaya çıkarın. İktidarda olduğunuz dönem boyunca gerçekleştirilen katliamların hesabını verin. Yine beraber oluruz.
“Ama kusura bakmayın, bütün suçlarınıza bizi ortak edecek şekilde yaptığınız çağrıları biz uygun görmüyoruz.
“Cenazeleri sahiplenelim”
“Öncelikle 28 arkadaşımızın cenazesinin morgdan alınıp memleketlerine gönderildiğini biliyoruz, dört arkadaşımızın henüz kimlikleri tespit edilemedi.
“Vicdanı olan, ben bu ülkede kardeşçe yaşamak istiyorum diyen herkesi bu cenazelere sahip çıkmaya çağırıyoruz. Görkemli şekilde bu devrimcileri uğurlamaya davet ediyoruz.
“Meclis toplansın”
“Meclis’i olağanüstü toplantıya çağırıyoruz. Meclis Başkanı derhal toplantıya davet etmelidir. Bizler de 80 milletvekili imzamızla hazırız.
“Parlamentoyu üç temel gündemle olağanüstü toplanmaya çağırıyoruz. TBMM olup bitenlere sessiz kalamaz. 80 milletvekilimize ek olarak, 30 vekil daha imza verirse, parlamentoyu olağanüstü toplantıya çağırabiliriz. Barıştan yana olan milletvekillerini de imza vermeye çağırıyoruz.
“Birincisi, çözüm süreci. Çözüm süreci eğer parlamentonun dahiliyle, alacağı kararla bir selamete kavuşursa barışı sağlamamız daha da kolaylaşacak. İkincisi, Türkiye ve Rojova bölgesiyle ilişkileri. Dış politika ve IŞİD tehdidi de üçüncü gündem maddemiz olmalı.” (EKN)