Tekirdağ Çorlu’da 8 Temmuz 2018’de 7’si çocuk 25 kişinin hayatını kaybettiği, 300’den fazla kişinin de yaralandığı tren katliamı davasında yine karar çıkmadı.
Altı yıldır ve 19 duruşmadır devam eden davada Çorlu 1. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti, önce hiçbir sebep göstermeden duruşmayı erteledi. Hemen sonra da salonu terk etti. Ardından mahkeme heyetindeki bir üyenin izin aldığı anlaşıldı.
Olayda yakınlarını kaybedenler salonu terk etmeyip erteleme kararına tepki gösterdi. Mahkeme heyetinin erteleme kararını alkışlarla ve yuhalamalarla protesto etti. Salonda ‘Hak hukuk adalet’ ve ‘Kaza değil cinayet’ sloganları attı.
Mahkeme heyeti hiç bir sebep göstermeden duruşmayı erteledi. Aileler salonu terk etmiyor. pic.twitter.com/md8VGPqTCH
— Sosyal Hukuk (@sosyalhukuk) February 29, 2024
Aileler daha sonra mahkeme salonu önünde bir açıklama yaptı. Aileler adına, katliamda oğlu Oğuz Arda Sel'i kaybeden Mısra Öz konuştu:
Altı yıldır şu duruşma salonlarına gidip geliyoruz. Bugün bir kez daha şunu gördük ki adalet siyasetin altında, yargı iktidarın altında ezilip geçiliyor. Bu ülkede şu anda adalet diye bir şey yok. İktidardaki adamın sözü bekleniyor, emri bekleniyor. Biz, bu ülkenin yurttaşlarıyız ve ölen 25 can bu ülkenin yurttaşı.
Bugün karar açıklayacağız deyip bizi davet ediyorlar. Tek bir evrak bile artık dosyaya girmezken iki ay sonrasına duruşma günü veriyorlar. Sebep ne biliyor musun? Hakimlerden biri bu sabah rahatsızlanıp izin almış. İnanabiliyor musunuz? Sırf bunun için yıllardır beklediğimiz adaleti iki ay sornasına erteliyorlar. Biz bu ülkede neyiz? Ölen canlarımız ne? Biz ne yaşıyoruz altı yıldır?
Bugün burada bu kalabalığı, yurttaşları ve siyasileri yanımızda gördükleri için korkup karar açıklayamadılar. Kararı açıklamak için seçim sonrasını bekliyorlar. Daha kalabalık olmak zorundayız. Daha çok mücadele etmek zorundayız. Çünkü adalet ne yazık ki bize hizmet etmiyor.
İktidara sesleniyorum buradan: Bu ülkedeki her yurttaşın saçının telinden sorumlusun. Sen oturduğun koltuktan, katliam olduğunda genel müdür olan adamı tekrar terfi verip atayamazsın. Sen bu ülkenin insanına sahip çıkmak zorundasın. Senden güç alıyorlar. Ben bir haftadır çocuğumun trenin altından bakan fotoğrafını paylaşıyorum. Görüyorlar mı?
Aynı acıları yaşasınlar. Aynı sınavlardan geçsinler. Çünkü adalet bu ülkede herkese lazım olacak. Bize acımıyorlar. Bizi yalnız görüyorlar. Bizi ezmeye çalışıyorlar. Ezdirmeyiz kendimizi. Sorumluları biliyoruz. Ta Pamukova'dan beri geliyor sorumlular. Binali Yıldırım'dan geliyor. Hiçbirinizden korkmuyorum. Korkaklar, şurada 13 tane sanığa ceza veremeyen yargıçlardır. Onlar korksunlar, hepsi bizden korksun. Çünkü artık sabrımız kalmadı. Muz cumhuriyetine çevirdiniz ülkeyi.
Özel'den Erdoğan'a: Cesaretin varsa yargılananların tarafına otur
Duruşmayı takip eden CHP Genel Başkanı Özgür Özel de burada bir açıklama yaptı. "Bu kazada hayatını kaybedenler, sakat kalanlar, buradaki analar dimdik adalet arıyorlar. Yakınlarını geri getirebilecekleri için değil bundan sonra yaşanacak faciada başka evlatlar, analar yanmasın diye buraya geliyorlar” diyen Özel, mahkeme heyetinin tutumunu eleştirdi.
Özel “Karar duruşması denildi, normalde karar vermeyecek olsa avukatlara söylenir, insanlara zulmedilmez. Yoklama alıp ‘Erteledim’ demek vicdansızlıktır. Recep Tayyip Erdoğan'a sesleniyorum. 25 Nisan günü sen de buraya gel. ‘Katillere sahip çıkarım diyorsun’ ya, cesaretin varsa yargılananların tarafına otur. Yanına da yargılatmadığın TCDD Başkanını al, dönemin bakanını al, Binali Yıldırım'ı al ailelerin gözünün içine bakıp 'Bizim tarafımız bu’ de. Senin karşında durmak namus borcumdur. Senden de katillerden de hesap soracağız. İstediğin yere kadar kaç, ben bu annelerle seni kovalayacağım" dedi.
Mahkemeyi protesto ettiler
Aileler buradaki açıklamanın ardından Kent Meydanı’na yürüdü. Yürürken de ‘Hak hukuk adalet’, ‘Kaza değil cinayet’, ‘Çorlu'nun hesabı sorulacak’, ‘Gün gelecek devran dönecek, katiller halka hesap verecek’ sloganları attı.
ÇORLU'DA KARAR ÇIKMADI
"Süleyman Karaman, Talat Aydın, Şükrü Kutlu, Ümit Ulvi Canik, Veysi Kurt ve İsa Apaydın sanık koltuğuna oturmalı"
(HA)