Marmara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Yerel Yönetimler Bölümü’nün Marmara Belediyeler Birliği’yle ortak olarak düzenlediği “Çocuk, Kent ve Yerel Yönetimler” sempozyumunda çocukların kentlerle ilişkisi konuşuldu.
Sempozyumun ilk oturumuna Yrd. Doç. Dr. Zahide Ayyıldız Onaran, Dr. Hüseyin Mertol, Dr. Özcan Kars, Tezcan Karakuş Candan ve Melda Akbaş konuşmacı olarak katıldı.
Oyun alanı yetmez
Açılış konuşmasını yapan Marmara Belediyeleri Birliği’nden Ezgi Küçük günümüzde çocukların iç mekanlara itildiğini belirterek yerel yönetimlerce çocuk nüfusun ihtiyaçlarının öne alınması gerektiğini söyledi.
Çocukların sadece oyun alanlarıyla değil kentin tamamıyla ilişki kurmasının önemine işaret etti.
Samsun Jurassicland’dır
Dr. Hüseyin Mertol Samsun’da iki akademisyenle (Kuddusi Zorlu, Selim Erarslan) ile birlikte yaptıkları “Üstün Zekâlı Çocukların Samsun’u Metaforik Algılamaları” adlı çalışmayı ve sonuçlarını anlattı.
Çalışmaya katılan çocukların Samsun’la ilgili 76 farklı metafor ürettiğini söyleyen Mertol bunlardan örnekler verdi.
Çocukların Samsun’a dair buldukları metaforik karşılıklarından bazıları şunlar...
Popüler kültür yönüyle dile getirilen metaforlar: Google, Lady Gaga’nın köpeği, Jurassicland.
Ayrıca çalışmada çocukların kimi “ekmek, çünkü onun gibi çıkıntısı var; kimi matematik, çünkü onun gibi çok karışık; kimi çok sıkıcı, çünkü çok az oyun alanı var; kimi harita gibi, çünkü sahilden yönünü bulabilirsin karşılıklarını verdi.
Çocuk çevresini tanımalı
Ankara Mimarlar Odası Başkanı Tezcan Karakuş Candan odanın çocuklarla ilgili yaptığı çalışmaları aktarırken Türkiye’de kentlerin çocukların ihtiyaçlarına karşılık gelmeyecek şekilde yapılandığına dikkat çekti.
Çalışmalarında çocukların yaşadığı çevrenin farkına varmasına yardımcı olmaya çalıştıklarını belirtti. “Çocuğun çevresini anlamasını, algılamasını, tanımasını ve çözüm önerileri getirmesini amaçladıklarını vurguladı.
Çocukların içinde dezavantajlılar, zorunlu göçle gelenler, engelliler, yoksullar gibi farklı gruplar olduğunun farkına varılarak hareket edilmesinin önemine değindi.
Çocukların okulu
İstanbul Bilgi Üniversitesi Çocuk Araştırmaları Merkezi’nden (ÇOÇA) Melda Akbaş da yaptıkları bir çalışmada çocukların çevrelerini tasarlarken belirlediği şartlara dikkat çekti.
Bu çalışmada çocuklar okula yetişkinlerin girmemesini, okula girenlerin parmak izinin alınmasını istedi. Mahallelerinde kendilerini güvende hissetmediklerini vurguladı.
Çocuk ve kent tartışmalarında yeni yeni kavramsallaştırmaların yapıldığının söylenmesi üzerine de çocukların hep kentte olduğunu, ancak yetişkinlerin daha yeni yeni onları algılayarak kavramsallaştırmaya başladığını hatırlattı.
Yerel yönetimlerle sivil toplum kuruluşlarının ortak çalışması gerekliliğinin altını çizen Akbaş, şimdilerde en yakıcı sorunlardan birinin yerlerinden edilen ve Türkiye’de bulunan Suriyeli çocukların durumunu olduğunu söyledi. “Bu çocuklar her gün yaşam hakları tehdit edilerek varolmaya çalışıyorlar.”
Akbaş konuşmasında teknoloji çocuk ilişkisine de değindi. Teknolojinin bilgsayar, inyetnet gibi araçlarla çocuklar üzerindeki etkisinden söz edilmesi karşısında bütün çocukların bu araçlara rahatça ulaşamadığını vurguladı. Bu araçların doğru kullanılırsa çocuk katılımı için elverişli olduğunu da ekledi.
Gönüllülük
İ.Ü. Çocuk Eğitimi Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Zahide Ayyıldız Onaran çocuklarla yaptıkları çalışmalardan örnekler verirken çocukların meslek seçimiyle ilgili atölyeleri anlattı. Kurumlarının bünyesinde yaptıkları çalışmalarda farklı alanlarda yetişkinler neler yapıyorsa çocuklara bunları yaptırdıklarını ifade etti. Adli tıp, uzay bilimleri, matematik, genetik gibi program başlıklarını anlattı.
Dr. Özcan Kars ise çocuklarla yapılan çalışmalar dahil sivil toplum kuruluşlarının gönüllülük esasıyla insan gücü bulabildiklerinin üzerinde durdu. Faaliyet alanlarının da geliştirilmesi gerektiği söylendi.
Sempozyumda kürsüye çıkan bir de çocuk konuk vardı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi Çocuk Meclisi Başkanı Sema Gül Çakır Çocuk Meclisi'nin tanıtımını Büyükşehir Belediyesi'nce hazırlanan slayt gösterisi ve altyazılarıyla yaptı. (YY)