"Çocuğu zamanından çok önce eş ve anne olmaya zorlamak ya da yönlendirmek, çocuğun cinsel, ruhsal ve belirli durumlarda fiziksel istismarı tanımı kapsamına girer."
Çocuk İstismarını ve İhmalini Önleme Derneği, Çocuk ve Gençlik Ruh Sağlığı Derneği, Ergen Sağlığı Derneği, Türk Psikologlar Derneği, Sosyal Hizmet Uzmanları Derneği Genel Merkezi ve Şubeleri, Bebek Ruh Sağlığı Derneği ve Koruyucu Aile ve Evlat Edinme Derneği ortak yaptıkları açıklamada Adalet Bakanlığı'nda görüşülen TCK'deki "cinsel suçlar" kapsamındaki düzenleme önerilerini eleştiriyor.
Yaş sınırının 15'ten 14'e çekilmesi
Adalet Bakanlığında düzenlenen bir toplantıda; Medeni Kanun ve TCK’deki evlenme yaşının 14’e indirilmesi, "reşit olmayanla cinsel ilişki"nin cezalandırılması için gereken şikayet koşulunun 15 yaştan 14’e çekilmesi ve tecavüz edenin, mağdurla evlenmesi durumunda cezadan kurtulması ve eşe tecavüzde 7 yıla kadar olan cezanın 6-1 yıla indirilmesi gibi yasa değişikliği önerileri tartışılmıştı.
"İstismar meşrulaşamaz"
Ruh sağlığı ve çocuk, ergen, bebek hakları alanında çalışan örgütler yayınladıkları açıklamada öngörülen düzenlemeler gerçekleşirse olası sonuçlarına değiniyorlar.
- Çocuklara karşı işlenen cinsel suçlarda şikâyet hakkının 15 yaştan 14 yaşa indirilmesi, 14 yaştan itibaren istismarın koşulsuz olarak cezalandırılmasını değil, çocuğun ve / ya da ailenin cinsel istismara ilişkin şikâyetini esas almakta. Bu da çeşitli baskılarla şikâyetini geri çekmek zorunda kalacak olan çocuk yaştaki ergenlerin bedensel ve ruhsal mağduriyetine yol açar. Evlenme vaadiyle çocukların kandırılması olasılığını artıracak, yasanın caydırıcılığı ortadan kalkacak, istismarı teşvik edecektir.
- İstismara maruz kalan bir çocuğun aile ortamından koparılarak kendisini istismar eden kişiyle evlendirilmesi, çocuğun bir ömür boyu kendisini istismar etmiş olan kişiyle yaşaması anlamına geliyor ki, bu tasarıda çocuğun ruhsal ve bedensel gelişimini korumaya yönelik hiçbir yan bulunmuyor. Aksine tasarı, çocuğa yönelik cinsel istismar eylemini istismar tanımı kapsamından çıkarmayı, istismarı meşrulaştırmayı ve istismarcıyı korumayı hedefliyor.
- Evlilik yaşının 14’e indirilmesi, istismar bir yana, en olumlu koşullarda gerçekleşecek olan bir evlilikte dahi, ruhsal ve bedensel gelişimini tamamlamamış bir çocuğun altından kalkamayacağı bir yükün altına sokulması, baş edemeyeceği yaşantılarla karşılaştırılması ve olası ruhsal ve bedensel hastalıklara açık duruma getirilmesi demektir.
- Bütün bu olumsuz etkiler çocuğun yaşamını olumsuz etkilemekle kalmayıp, dünyaya getireceği çocuklarının da sağlıklı gelişimlerini risk altına sokacaktır.