24 Haziran'da kriz durumlarının idaresine ilişkin yasa tasarısını görüşen Çin Meclisi Daimi Komitesi, medyaya sansür getiriyor.
Düzenleme, kriz dönemlerinden yetkililerin izni olmadan yayın yapan medya kuruluşlarına 50 binden 100 bin yene (10 bin YTL'den 20 bin YTL'ye kadar) kadar para cezası verilmesi öngörüyor.
Afetlerle ilgili yayınlar "izne tabi" olacak
thebeijingnews.com sitesine göre, krizler karşısında gerçekleştirilen acil müdahalelerle ilgili haberleri izinsiz olarak yayımlayan veya gerçek dışı haberlere yer veren yayın kuruluşlarına para cezaları verilecek.
Bu durumda medyaya haber dağıtma, kriz döneminde medyaya yön verme görevi yerel yönetimlere bırakılıyor. Bu yetkililer, "sadece idare görevlerine zarar vermediği koşullarda" haber verecekler.
Uluslararası bir radyo kuruluşuna çalışan Çinli bir gazeteci, kabul edildiği takdirde yasanın gazeteciler üzerinde yıldırıcı etkisi olacağını savundu. Radyocu, buna karşın tabi afetler gibi genel toplum çıkarları alanında çalışan habercilerin sayısında artış gözlendiğini ifade etti.
Hükümet SARS'tan ders çıkardı, şimdi sansür var
Çinli Resmi Xinhua Haber Ajansı'na göre, kriz ve kaza dönemlerinde idare kalitesini artırmak amacıyla çıkarılan yasa, Çin'de gözlenen SARS salgınından sonra tasarlanmaya başlandı.
Bu dönemde Çin Reklam Departmanı'nın uyguladığı sansür 2003 yılında SARS salgınıyla karşı karşıya kalan halkı aylar boyu gerçeklerden uzak tutmuştu.
Kriz dönemleri için yasa çıkarmanın kötü bir şey olmadığını bildiren uluslararası Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) örgütü, bunu bir sansür aracı olarak kullanmanın kabul edilemez olduğunu açıkladı.
Çin hükümetinin afetlerle mücadelede medyayı bir düşman olarak gördüğünü savunan RSF, "Eğer 2003 yılında Çin'i etkisi altına alan salgın sırasında medya özgürce görevini yapabilseydi, kuşkusuz birçok hayat kurtulmuş olacaktı" diye bildirdi.
RSF, Çin Meclisi'ne tasarıyı reddetme çağrısı yaptı. (EÖ)