Yargıtay 14. Ceza Dairesi Mardin'de 13 yaşındayken toplu tecavüze uğrayan N.Ç'nin davasında, kız çocuğunun tecavüzde rızası olduğu gerekçesiyle faillere en altı sınırdan ceza veren yerel mahkemenin kararını onadı.
bianet'e konuşan N.Ç.'nin avukatı Reyhan Yalçındağ, N.Ç. davasının tekil bir vaka olmadığına, buna benzer birçok dava dosyası olduğuna dikkat çekiyor.
Yalçındağ, Türkiye hukuk sisteminde tecavüzcülerin bir türlü cezalandırılmazken, insan hakları savunucularının rahatlıkla cezaevlerine gönderilmesinin üzerine düşünülmesi gerektiğini ifade ediyor:
"Maalesef daha önceki açıklamalarımızla pararlel gelişmeler oldu. Maalesef diyorum çünkü biz temyizlerde Yargıtay yolunu, iç hukukta verilen kararı doğru ve hukuki bulmadığımız için, kararın düzeltilmesi beklentisiyl kullanıyoruz.
"Geçtiğimiz ayda Yargıtay Başsavcılığının onama yönünde sunduğu tebliği ile ilgili açıklamalar yapmıştık. Her zamanki gibi hukuka aykırı kararlar onandı. Böylelikle 12 yaşındaki bir çocuğun kendi vücudu üzerindeki tecavüzü kabullendiği, rıza gösterdiğini Türk hukuku tescillemiş oldu.
"Yani 12 yaşında ama bir buçuk sene boyunca 32 adamın tecavüzüne katlanmış, bunda da rızası olmuş vs. Bu bilime de aykırı birşey. O fiziksel acıya dayanmanın kendisi bile bir işkencedir. Bunda rızası var demek bir güldürmecedir.
"Bu tekil bir vaka değil. Sadece N.Ç. üzerinden konuşulması da doğru değil. Türkiye'de tecavüzcüler bir türlü cezalandırılmaz. Bir gazeteci, bir insan hakları savunucusu, bir siyasetçi, bir kadın hakları savunucusu ise muhalif olduğu için rahatlıkla cezaevine konur, senelerce orada kalır. Kimse umursamaz. Ama bu insanlık suçunu işleyenler elini kolunu sallayarak gezer. Bu iki fotoğrafı yan yana koyduğunuzda, Türkiye'de yaşayan herkesin biraz düşünmesi gerekiyor."
Ne olmuştu?
Mardin 1. Ağır Ceza Mahkemesi faillere alt sınırdan ceza uygulamış, bu kararını N.Ç'nin "tecavüzlere karşı koymadığı için rızası olduğu ve her şeyin farkında olmasıyla" açıklamıştı. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı ise yerel mahkemenin kararının onanması yönünde mütalaa sunmuştu. En son, Yargıtay 14. Ceza Dairesi'nin kararı onamasıyla dava kapanmış oldu ve kanunen en az beş sene ceza alması gereken 28 fail, 1 yıl 8 ay ile 5 yıl arasında ceza aldı.
Dava şu anda Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nde (AİHM) inceleniyor. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 35. maddesinin birinci fıkrasındaki bütün gerekliliklerin yerine gitirildiğinin tespitinin ardından dava AİHM'de görülmeye başlayacak.(ÇT)