bianet'in görüştüğü Diyarbakır Barosu Başkanı Sezgin Tanrıkulu, "Kamu görevini yapanların, adaletin gerekleştirilmesinde görev alanların, önyargıya sahip olmamaları gereklidir. Cumhuriyet Başsavcılığı yapan birinin, önyargılı ve ağır itham içeren sözleri kabul edilemez" dedi.
Tanrıkulu, "Böyle bir önyargıya sahip bir hukukçunun birinci derecede sorumluluk sahibi olması, adaletin gerçekleşmesi sürecinde görev alması da, adalete güveni zedeler" dedi.
Özok: İşimiz insan haklarının, demokrasinin hukukun üstünlüğünü savunmak
Baro başkanlarının ve Barolar Birliği'nin ortak bildirisini okuyan TBB Başkanı Özdemir Özok, insan hakları, demokrasi ve hukukun üstünlüğüne inanan, barıştan yana duruşlar sergileyen ve bölgenin çok zor koşullarında Van Barosu'na bağlı 73 avukatın bölgenin zor koşullarında görev yaptığını ve başsavcının sözleri nedeniyle derinden yaralandığını söyledi.
"Cumhuriyet Başsavcılığı, soyut suçlamada bulunma, hakaret etme ve karalama makamı değildir" diyen Özok, Başbakan Erdoğan'a da yanıt verdi:
"Yargının kimi konularda kadrolaştığını ve siyasallaştığını söylüyoruz. Sayın Başbakanımız diyor ki 'Herkes kendi işine baksın'. Biz işimize bakıyoruz. Bize hukuku takip etmek, ülkemizde insan hakları, demokrasi ve hukukun üstünlüğünü savunmak hakkı verilmiştir. Herkes kendini hukukla sınırlı ve hukuka bağlı hissetsin. Herkesi hukukun içine çekeceğiz."
Başsavcı'nın sözleri
Baro başkanlarının bildirisine göre, Van Cumhuriyet Başsavcısı Kaçan, bir stajyer avukata, "Avukatlara hiç güvenmiyorum, elimden gelse tamamını aramadan geçireceğim, zaten Van'daki avukatların çoğu PKK'lidir" dedi.
Van Barosu başkanı ve yönetim kurulu üyelerinden oluşan bir heyet, bunun üzerine, 29 Eylül'de Başsavcı'yı ziyaret etti. Baro başkanının "Sanırım bir yanlış anlaşılma olmuştur" sözleri üzerine, Kaçan şu yanıtı verdi:
"Doğrudur, bu sözleri ben söyledim. Avukatlara hiç güvenmiyorum, elimden gelse tüm avukatları aramadan geçirtirim, zaten buradaki avukatların yarısı PKK'lidir. Doğrudur, bu sözleri söyledim. Zaten öylesiniz. Van Barosu avukatlarının çoğu PKK'lidir. Burada bulunduğum sürece ve gittikten sonra da bu görüşüm devam edecektir. Zaten avukatlar hakkında bilgi topluyorum, ileride görüşürüz. ben bu görüşlerimi diğer savcı ve hakimlere de aktardım. Baro'nun yemeğine de bu nedenle katılmadık. Bundan sonraki hiçbir etkinliğinize de katılmama kararı aldık"
Van Barosu, bu sözler üzerine, Kaçan hakkında soruşturma açılması için Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'na ve Adalet Bakanlığı'na başvurmuştu. (TK)