Öğretmen Meral Dönmez ile öğrenci Gülşah Işıklı'nın açtıkları pankart nedeniyle İstanbul 15. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılandıkları davada tahliye çıkmadı.
Çağlayan'daki İstanbul Adliyesi'nde bugün görülen duruşmada, Dönmez ile Işıklı ifade özgürlüğü kapsamında açıklamada bulunduklarını, meşru bir talebi dile getirdiklerini söyledi.
Avukat Oya Aslan, müvekkillerinin Türk Ceza Kanunu (TCK) 220/6. maddesi uyarınca "örgüt üyesi olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemekten" yargılandığını, üçüncü yargı paketinde bu maddeyle ilgili değişiklik yapıldığı için Işıklı ile Dönmez'in tahliye edilmesi gerektiğini söyledi.
Aslan ayrıca, üçüncü yargı paketiyle "düşüncenin açıklaması kapsamındaki" suçlara da erteleme öngörüldüğünü belirtti.
"Binlerce öğrencinin talebini dile getirdim"
Dönmez, savunmasında "Füze kalkanına, Suriye'ye müdahaleye karşıydık, yine karşıyız. Bunları söylemek suç değil" dedi.
Işıklı da "demokratik ve parasız eğitim istemekle yüzlerce, binlerce öğrencinin talebini dile getirdim. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan da parasız eğitimin gerekliliğinden bahsetti. Tutuklu olmam haksızlık" diye konuştu.
Mahkeme heyeti başkanı Ali Alçık, verdiği yarım saatlik aranın ardından kararı açıkladı. tahliye taleplerini reddeden Alçık, duruşmanın 15 Ekim'e bırakılmasına karar verdi.
Dönmez ve Işıklı sekiz aydır Kandıra 2 Nolu T Tipi Cezaevi'nde tutukluydu. Bu süre içerisinde Işıklı okuldaki final sınavlarına, Dönmez de Kamu Personeli Seçme Sınavı'na (KPSS) giremedi.
Ne olmuştu?
Kocaeli Üniversitesi Eğitim Fakültesi'nden 2009'da mezun olan ve atanamadığı için özel ders veren 25 yaşındaki Dönmez ile Ankara Üniversitesi öğrencisi 23 yaşındaki Işıklı, Kocaeli'de 3 Aralık 2011'de Avukat Hurşit Berk'in bürosunun penceresinden, "Füze kalkanı değil, demokratik lise istiyoruz" yazılı pankartı açmalarının ardından gözaltına alındı, 5 Aralık 2011'de tutuklandı.
İddianamede, her ikisinin de aleyhine delil olarak, Kocaeli'ndeki Sabri Yalım Parkı'nda yapılan füze kalkanı karşıtı basın açıklamasına katılmaları ve burada attıkları "Ne ABD ne AB tam bağımsız Türkiye" ve "Füze kalkanına hayır" şeklindeki sloganlar gösterildi.
Türk Ceza Kanunu (TCK) 220/6. maddesi uyarınca "Devrimci Halk Kurutuluş Partisi Cephesi (DHKP-C) üyesi olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek" ile Terörle Mücadele Kanunu'nun (TMK) 7/2. maddesindeki "örgüt propagandası yapmak" ve "kişiyi hürriyetinden yoksun kılmak, işyeri dokunulmazlığını ihlal etmek ve çalışma hürriyetini ihlal" suçlamalarıyla yargılanıyorlar. (AS)