"Irkçılıkta iki yanlış bir doğru etmez ama..."
Kars'ta yaşayan tekstilci Erhan Kazak Türkiye ve Ermenistan'ın imzaladığı diplomatik ilişkilerin kurulması ve ikili ilişkilerin geliştirilmesine dair protokol hakkındaki görüşlerini bianet'e anlatıyor:
"Bence bu yüzyılda hiçbir ülkede kapılar kapalı kalmasın. Fakat beni kaygılandıran şey, Türkiye uzun yıllardır hem ekonomik hem politik ilişki kurduğu Azerilere sırtını dönüyor, bunun uzun vadede sıkıntılarını çekebilir. Ermenistan açısından bakarsak Kafkasya'da sıkışmış bir toplum tek bir geçim kaynağı var o da Gürcistan üzerinden.
Stratejik olarak bakarsak yanı başımızda ekonomik ve sosyal olarak sürekli tetikte olan bir ülke ile yaşamaktansa onun ekonomik ve sosyal iyileşmesine aracı olmak ya da müttefik olmak çok daha rasyonel bir yöntemdir. Bu bakımdan bu protokol tabi ki olumlu bir gelişme. Fakat başta söylediğim gibi Azerbaycan'ı yok saymak da bir o kadar akılsızca bir adımmış gibi geliyor bana.
Irkçılıkta iki yanlış bir doğru etmez. Bir taraftan yıllardır örülmüş olan Türkiye ve Ermenistan arasındaki aşırı milliyetçiliği yumuşatmaya çalışacaksınız diğer taraftan Ermenistan'ın Azerbaycan üzerinde uyguladığı baskıcı ve ırkçı politikayı yok sayacaksınız.
Bugün birinin önüne geçmeye çalışıyorsunuz bu imzalanan protokol sayesinde peki yarın oluşacak olan Azerbaycan üzerindeki milliyetçi çatışmanın önüne nasıl geçeceksiniz?
Ben genel olarak dünya üzerindeki hiçbir halkın birbirine karşı düşman olduğunu düşünmüyorum. Tarih ve uygulanan politikalar halkları bir birine düşman etmiştir. Benim bir Ermeni ile hiçbir sorunum olamaz olmamalı da. Bu yönüyle tabi ki daha çok diyalogdan yanayım.
Ama Ermenistan kendisi için istediği insan haklarını başka toplumlar içinde isteyebilmeli. Halklar arasındaki çatışma anıtlaştırılmış.
Iğdır'daki Türk katliamı anıtı ve Ermenistan'daki Ermeni katliamı anıtını yıkmadan halklar arasındaki bu dialog süreci bir çözüme ulaşmayacak. Önce kafalarda anıtlaştırdığımız bir birimizi düşman gören zihniyeti yıkmalıyız. Ve barışı herkes için isteyebilmeliyiz. Aksi takdirde çatışma ve yok sayma politikası hiç bitmeyecek. (EA/EZÖ)