*LGBTİ+ aktivist arkadaşım Avaz Hafızlı kafası ve cinsel organı kesilerek öldürüldü.
*Azerbaycan’da 2017’de polis tarafından 100’e yakın trans ve gey kaçırılarak tecavüze, işkenceye maruz kaldığında hiç bir parti, hiçbir yerel ve büyük insan hakları örgütü LGBTİ+ların hakları için konuşmadı.
*"Gender and Development" isimli organizasyonun Azerbaycan'ın Bakü ve kaç başka şehrinde ofisleri var ve Halk Sağlığı Bakanlığı ile çalışıyor. Amaçları Azerbaycan'daki trans ve kuirlerin yaşadığı yerleri, işlerini, bilgilerini de izlemede tutmak.
*Trans kadın Nuray ormanda yakılarak öldürüldü
Durmadan anlatıyor, hak ihlallerini sıralıyor. Seslerini duyuramadıklarından dert yanıyor. Azerbaycanlı LGBTİ+ aktivisti Ali Malikov, konuştukça Türkiye'deki LGBTİ+'ların yaşam mücadelesi ile benzerlik ve farklılıkları görüyorsunuz. Nefret söylemleri, saldırılar, yok etme üzerine kurulu bir sistem. Onun karşısındaysa, var etmeye, var olmaya adanmış mücadeleler, hayatlar...
Azerbaycanlı LGBTİ+ aktivisti Ali Malikov, anlatıyor.
"2020'de QueeRadar bana Yılın Queer Blogger'ı ödülünü verdi"
Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz?
Ben Ali Malikov, Azerbaycan'da yaşayan LGBTİ+ aktivistim. 3 yıldır yakından fazladır görünür aktivizm yapıyorum.
Daha sonrasında en büyük feminist platformlardan olan "Femkulis"i feminist aktivist arkadaşımla kurduktan sonra sivil toplumda tanınmaya ve daha görünür aktivizm yapmaya başladım.
Devamında ise önce kapalı, şimdilerde meydaya da açık kuir platform olan "Qıy Vaar!"ı ("gullüm" demek Azerbaycan'daki LGBTQ+lar arasında) kurdum.
Şimdi de Azerbaycan'daki ilk özgür kuir organizasyonlardan olan Nafas LGBTİ+ Alliance'da çalışıyorum.
Faaliyetlerim LGBTİ + ve kadın hakları konularını kapsıyor. 2020'de QueeRadar bana Yılın Queer Blogger'ı ödülünü verdi.
Ayrıca farklı topluluk oluşturma etkinlikleri, tartışmalar ve eğitimler düzenlemeye katılıyorum. Azerbaycan'da “Onur Ayı” konulu ilk basın toplantısında da konuşmacılardan biriydim.
Azerbaycan'da aktivizmim hem hayvan hakları, hem de genel insan haklarıyla ilgili dalları da son zamanlarda çevrelemeye başladı.
Vegan kolektif de kurmaya çalışıyoruz ve Azerbaycan'da sokak hayvanlarının devlet tarafından öldürülmesi ile ilgili bir çok protestolar düzenliyoruz.
"İlk kez kendi bayrağımızla eyleme katıldık"
Azerbaycan’daki LGBTİ aktivizmi anlatır mısınız?
Azerbaycan'da LGBTİ+ aktivizmi özgür şekilde henüz 2012'lerde başladı. Nafas* ve Azad LGBTİ+ organizasyonlarıyla diyebilirim.
Bunun için çok genç olduğumuzu ve tecrübesiz olduğumuzu düşünüyoruz. Hatta ben daha yeni 18 yaşındayım. Aslında çok başlangıçta olmama rağmen komunite içerisinde "en görünenlerden" gibi bilinmemin sebebi de bu.
Mesela ilk defa geçen yıl Azerbaycan'daki LGBTİ+'lar sivil toplum tarafından düzenlenen bir protestoya kendi bayrak ve pankartlarıyla katıldı. Onu da ben ve aktivist arkadaşım Cavid Nabiyev organize ettik.
Azerbaycan'da insanların apolitikleştilmesi ve canavarlaşan sistem yüzünden LGBTİ+ların siyasileşmesi imkansız. Çünki LGBTİ+'lar ne iktidar, ne de alternatifi olduğunu iddia edenler tarafından destek görmüyor.
Hatta 2017’de polis tarafından 100’e yakın trans ve gey kaçırılarak tecavüze, işkenceye maruz kaldığında hiç bir parti, hiçbir yerel ve büyük insan hakları örgütü LGBTİ+'ların hakları için konuşmadı.
Hatta bu polis ve devlet baskıları 2019’da da tekrarlandı, ama yine bir destek göremedik. Hatta Azerbaycan'da devlete bağlı çalışan LGBTİ+ organizasyonu var ve bu organizasyon condom dağıtarak, HIV testleri yaparak Azerbaycan'daki LGBTİ+'ların kişisel bilgilerini topluyor.
"Gender and Development" isimli organizasyonun Azerbaycan'ın Bakü başta olmak üzere başka şehrinde ofisleri var ve Halk Sağlığı Bakanlığı ile çalışıyor. Yani maksat Azerbaycan'daki trans ve kuirlerin yaşadığı yerleri, işlerini, bilgilerini de izlemede tutmak.
Azerbaycan'da devlete bağlı olmayan hiç bir NGO* kayıtlı değilken bu organizasyon 2007’den beri resmileştirildi ve kendileri hakkında onlarla cinsel istismar, insanların bilgilerini satma iddiaları var.
Hatta ben bunu paylaşınca beni "insan ticareti" ile iftiralamaya çalıştılar fakat başarılı olamadılar. Azerbaycan'da mekanları ayakta tutmak mümkünsüz seviyede. Hatta 10 yıldır var olan organizasyonumuzun bile açık ofisi yok. Çünki bize hiç bir yer mekan bile vermiyor.
Azerbaycan'da hatta komunitenin gidebileceği "LGBTİ+ mekan" da yok, sadece underground ve bir kaç destekçi mekanlar var. LGBTİ+ aktivist arkadaşım Avaz Hafızlı kafası ve penisi kesilerek öldürüldü.
Faşist blogger Sevinç Hüseynova 2021’in sonlarında canlı yayınlar açarak transları öldürmeye çağırışlar yapmaya başladı. Trans kadın Nuray ormanda yakılarak öldürüldü.
"Avaz'ın sesini duyan olmadı"
Avaz Hafızlı, translarla bir çok protestolar organize ediyordu. State Security Service of the Republic ise bize "LGBTİ+'lar sosyal grup olmadığı için hayatlarınızı korumayacağız" dedi. Bu sebepten de ailesi ve insanlar onu öldürmekle tehdit etmeye başladı.
Sonda yine Sevinç Hüseynova, Avaz'ı da hedef gösterdi. Avaz’ın kafası ve cinsel organı kesilerek öldürüldü. Ancak öldürülmeden önce de Avaz kendisi için de bir sürü protestolar yapmıştı.
Mesela kendisini savcılık binasına bağlayarak hayatının tehdit altında olduğunu söyledi, ama sesini duyan bile olmadı ve biz onu da ölü bulduk. Avaz'ın katiline ise en az ceza verildi. 9 yıl 6 ay. Mahkemede ise bir çok kanunsuzluklar oldu, maddeler yazılmadı.
Hatta bir yıldan fazla geçmesine rağmen ailesi Avaz'a mezar taşı bile yapmadı ve bizim de yapmamıza izin vermiyorlar.
Azerbaycan'da LGBTİ+ aktivizmi için her şeyini kaybetmeye hazır olman gerekiyor. Geçen gün de bir kız dövüldüğü için polis merkezinin birine gitmiştim, bana "seni de bekliyoruz" diye alay ettiler Tutuklamak manasında. Hatta geçen gün protestoda tutuklandığımda beni tecavüz etmekle tehdit ettiler.
“En büyük sorun yaşayamamak”
Azerbaycan’da LGBTİ+’lar ve aktivistler en çok ne gibi sorunlar yaşıyor? Siz ne gibi sorunlar yaşıyorsunuz?
Azerbaycan'da LGBTİ+'ların sorunu yaşayamamak ve barınamamak. İnsanlar kendi kuir kimliklerini söylediklerinde ve ya ifşalandıklarında aileleri tarafından öldürülüyor, dövülüyor, ev hapsine kapatılıyor.
Evden kaçtıklarında bile işbirlikçi polis hayatlarımızı tekrar atanmış ailelerin ellerine veriyor. Ne 18 yaştan büyük, ne de küçük farketmeksizin hukuki destek, psiko-sosyal yardım alabilmek kolay değil. Benim tanıdığım sadece 2 avukat ve psiko-sosyal destekle ilgilenen bir organizasyon var. Ben aktivist olarak bu organizasyondaki bütün çalışanları (2 social worker ve 2 psikolog) gündelik tanıdığım için bu hizmetten de yararlanamıyorum.
Hiçbir barınabilecek destek mekanı da yok. Azerbaycan başka ülkelerden gelen paralarının önünü ciddi şekilde de kestiği için bir şey yapmak çok zor, büyükelçilikler de devletle aralarını iyi tutmak için sadece sosyal yönlü işlere "yardımlar" ediyor, hiç birinin samimiyetine güvenmiyorum. Benim en büyük korkum ise yalnız kalmak.
Çünki her gün güçlensek de, daha çok marjinalleştiriliyoruz ve gettolaşıyoruz. Bir gün son cümlelerimi duyuramadan öleceğimden, kaçırılacağımdan, hapsedileceğimden korkuyorum.
Azerbaycan'da Aliyev rejimi yüzünden barış talepli bir kampanyayı imzalamak bile sizi hedefe çevirebilir. Mesela benim 18 yaşım tamamlanmadığı zamanda bile devlete bağlı televizyona çıkarıp hakaret ettiler.
Zaten Azerbaycan'da devlet taraftarı olmayan televizyon kanallarının yayını yasak. Sadece internet medyaları var, onlar da çoğunlukla başka ülkelerden idare olunuyor.
Devlete bağlı başka bir internet medyası da beni hedef gösterdi. Karabağ savaşını istemediğimi belirttiğim ve barış çağırışı yaptığım için devlete bağlı bir platformda hedef gösterilmem.
"Azerbaycan İran'dan daha kötü durumda"
Dünyaya sesinizi duyurabiliyor musunuz?
En çok da Karabağ savaşında Azerbaycan'ın işgalci siyaseti, Azerbaycan'ın kendisinin de tanınmaması bizim sorunlarımızı katlıyor. Freedom House'un son raporunda Azerbaycan'ın İran'dan daha kötü hal aldığı yazılmış.
Azerbaycanlıları o kadar nefretle yüklemişler ki, gördükleri her LGBTİ+'ya "Ermenisin", "şehitlerin kanı haram olsun" diyerek saldırmaya hazırlar. Ben bunları her gün yaşıyorum. Hatta bana röportaj için bir yer bile yazınca gözlerim kamaşıyor ümit olarak.
Azerbaycan'da LGBTİ olmak demek benim için hayatımın elimden çalınması.
(EMK)