Vicdani retçi Enver Aydemir'in Eskişehir Askeri Mahkemesi'nde 21 Ocak 2010'ta görülen duruşması sonrası basın açıklaması yapan ve "hiç kimse asker doğmaz, herkes bebek doğar" diyen Halil Savda, Mehmet Atak, Davut Erkan ve Ahmet Aydemir hakkında "Halkı askerlikten soğuttukları" gerekçesiyle 318. maddeden dava açılmıştı.
"Tanıklar asker değil bebek doğurduklarını söyledi"
Avukat Davut Erkan'ın dosyası dava dosyasından ayrılırken diğer sanıklar hakkında Eskişehir 4. Sulh Ceza Mahkemesi'nde altı aydan iki yıla kadar hapis istemiyle açılan davanın dördüncü duruşması dün (14 Aralık) yapıldı.
Sanıkların avukatlığını yapan Senem Doğanoğlu, bianet'e yaptığı açıklamada, duruşmanın 9 Şubat 2012'ye ertelendiğini söyledi.
Doğanoğlu, mahkemede yaşananları şöyle özetledi:
* Eskişehir'de yaşayan ve narkozsuz doğum yapmış olan üç kadın tanık olarak dinlendi. Kendileri, Enver Aydemir davası sonrası yaptığımız basın açıklamasında "Hiç kimse asker doğmaz, herkes bebek doğar" dediğimiz için yargılandığımızı öğrendikten sonra asker değil bebek doğurduklarını söyleyerek tanık olmak için mahkemeye başvurdular.
* Biz de duruşmada savunma tanığı olarak kendilerini dinlettik. Tanıklar, savcının "Hiç kimse asker doğmaz, herkes bebek doğar" lafı üzerine dava açmasına istinaden bunun fiziksel koşullarının mevcut olmadığını tespite yönelik tanıklık yaptılar.
* Tanıklar, narkozsuz doğum yaptıklarını, çocuklarının doğumlarını gördüklerini ve doğdukları sırada üstlerinde üniforma olmadığını ifade ettiler.
"Parodi değil, ironi"
Tanıkların dinlenmesinin ardından, bebek mi asker mi doğulduğu yönünde jinekolog bilirkişi getirilmesini talep ettiklerini, sanıklardan Mehmet Atak'ın da halkı askerlikten soğutmanın Anayasa'ya göre suç olup olmadığına dair görüş alınması için Anayasa hukukçusu getirilmesini ve mental retardasyon, embesilite ya da sizofrenin olup olmadiginin tespitini ve eger ucunden biri yoksa savci hakkinda suc duyurusunda bulunmasını talep ettiğini anlatan Doğanoğlu, mahkemenin bu talepleri reddettiğini söyledi.
İnsanların "Herkes bebek doğar, kimse asker doğmaz" dediği için yargılanmasının son derece heves kırıcı olduğunu söyleyen Doğanoğlu, böyle bir cümle nedeniyle dava açılmasının da hiçbir hukuki dayanağı olmadığı görüşünde.
"Biz de duruşmada parodi yapmak değil, biraz ironi olsun diye bu taleplerde bulunduk. Zaten bunlar usule uygun talepler."
"Savda'nın yakalanma kararı infaz edildi ama dosyaya gelmedi"
Öte yandan geçtiğimiz hafta vicdani retçi Halil Savda'nın Uluslararası Af Örgütü'nün davetlisi olarak Paris'e gitmek üzereyken hakkında yakalama emri olduğu gerekçesiyle gözaltına alınmasına neden olan davanın duruşmasının da dün yapıldığını söyleyen Doğanoğlu, Savda için usule tamamen aykırı şekilde yakalama kararı çıkarıldığını ifade etti.
Tamamen tesadüfen haberdar oldukları bir davanın duruşmasının 14 Aralık'a ertelenmesine rağmen mahkemenin 11 Kasım'da ara celse yaparak Savda hakkında yakalama kararı çıkarttığını hatırlatan Doğanoğlu, sözlerine şöyle devam etti:
* Yakalama kararının infaz edildiği dosyaya gelmiş değil. Bu durumda Halil Türkiye'ye döndüğünde bu infaz dosyaya hala gelmemiş olursa, Halil yeniden gözaltına alınabilir.
* Bu nedenle duruşmada yakalama kararının iptal edilmesini talep ettik. Ancak bu infaz dosyaya gelmediği için bir şey yapılamıyor.
* Yakalama kararı kalkmasaydı Halil yurtdışına gidemezdi. Ancak bu kararın kaldırıldığına dair evrak nedense hala bizim dosyamızda yok. Üstelik bu işlem bir email atmak kadar kolay. (EKN/KU)
* Bu haberin görselini bobiler.org'dan kullandık.