"Kocasının maaşını bilmiyor"
Ankara 5. Aile Mahkemesi, ev kadınının katkı payını savunmak için şunları yazdı:
"Türk erkeği, eşine çocuk bakma, yemek yapma, bulaşık, çamaşır, temizlik, ütü alışveriş gibi evde yapılan hiçbir işi yapmamaktadır. Kadın, kocasının verdiği günlük harçlık ile idare etmekte, ek para istediğinde dayak yemektedir. Çocuklarına kendisi bakmakta, evinin tüm işini kendisi yapmaktadır. Erkek araba, ev, faizde para, borsada hisse, yani yapılan tüm birikimler kendi adına istiflerken kadın sıkıntıya katlanmaktadır. Kadın tüm bu sıkıntılara katlanırken bir gün boşanabileceğini ve herhangi bir kazanım elde edemeyeceğini düşünmemektedir. Evi ve arabayı bizim diye düşünmekte, sıkıntıya onun için katlanmaktadır. Kısacası erkeğin mal sahibi olması birikim yapması eşinin tutumlu olmasına bağlıdır. Özellikle işçinin çiftçinin memurun askerin polisin hakimin ev araç sahibi olması mümkün müdür?”
"Kadın modern köle değil"
"Bir insan ve kadın hakları sorunu olarak gerçeğe baktığımızda Türk Medeni Yasasını çalışmayan kadın için kadın aleyhine yorumlamak, kadını evin işlerini yapan çocuklarına bakan erkeğin cinsel ihtiyaçlarını karşılayan boşanıncaya kadar boğaz tokluğuna yaşayan modern bir köle olarak düşünebilir miyiz? 20-30 yıllık evlilikten sonra hiçbir mal varlığı olmaksızın kapı önüne koyan bir yorum tarzı ne kadar hukukidir?” diyerek Yargıtay kararına direndi." (SH/TK)
* Bu haber 23 Haziran Pazartesi, Taraf gazetesinde yayınlandı.