İstanbul'un Adalar ilçesinde minibüslerin çalışmaya başlaması protestolara neden oldu. Adalar'ın koruma altında olduğunu söyleyen grup 'Azmanbüs' adını taktıkları minibüslerin önüne geçerek gösteri yaptı. Bu sırada grupla görüşmek yerine minibüslerden birinin içinde oturan İETT yetkilisi Ali Tuğrul Küçükalioğlu, polisten gösteri yapanları gözaltına almasını istedi.
Gösteri sonrası Adalar Vakfı adına CHP Genel Başkanı Özgür Özel'e yazılan mektupta kararın gözden geçirilmesi ve halktan özür dilenmesi istendi.
Mektubu tümüyle yayınlıyoruz,
Sayın Özgür Özel - Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı
Türkiye seçmenin çoğunluğu son mahalli idareler seçimi ile kaybettiği değerlere tekrar geri dönmek için oy kullandı. Yıllardır dayatmalar ile yaşayan Türkiye insanı son seçimde bunun aşılacağı umudu ile doluydu bu saikle sizi ve partinizi kucakladı. Adalar İstanbul’un en küçük ve en özellikli ilçesi. İstanbul’dan kalan son ne varsa bunun örnekleri, kalıntıları ve yok ola ola kırıntıları burada kaldı. Bu küçük ilçenin nüfusu 16.000 kişi. Ufacık bir nüfus ve küçücük bir toprak parçası İstanbul’un kültürel, doğal mirasını temsil ediyor. İstanbul’u yönetenler için de, İstanbullular için de ve biz adalılar içinde paha biçilmez bir dünya mirası. Ama bakın buna rağmen neler oldu?
Azmanbüsler
Adalıların neredeyse tamamının karşı çıktığı ve İstanbul’da dahi kaldırılan minibüsler bayramın arifesinde 5.Haziranda İETT tarafından çalıştırılmaya başlandı. Bu ikinci denemeydi. Bu araçların çalışmasını bundan yaklaşık 1 ay önce adalılar kendilerini araçların önlerine atarak engellediler ve bunun üzerine Adalar Belediye Başkanı Ali Ercan Akpolat çok güzel bir toplantı düzenledi , bu toplantıda İETT müdürü İrfan Demet ile İBB ulaşım yetkilileri adalıları dinlediler. Adalılar neden bu araçlar karşı olduklarını anlattılar. Toplantıya katılan yaklaşık 300 kişinin tamamı bu uygulamayı eleştirdi ve protesto etti. Toplantı sonunda İETT Müdürü konuyu tekrar ele alacaklarını ve yerelin talebini dikkate alacaklarını ifade etti.
Çevik kuvvet müdahalesi
Ama öyle olmadı. Geçen hafta pazartesi günü Adalar’ı ziyaret eden Sayın Ekrem İmamoğlu’ndan bizleri dinlemesini beklerdik. Bu da mümkün olmadı. Arkasından bugün yaşadığımız utanç dolu çirkinliğin içine düştük. Sabah araçlar trafiğe çıkarılmak istendi, buna adalılar gene karşı çıktı. Bunlardan birinde, Mehmetçik sokakta bir aracın önünde ayakta durarak direnen adalı dostlarımıza çevik kuvvet zor kullandı ve 8 arkadaşımızı tutukladı. Bu aracın içinde oturan İETT yetkilisi Ali Tuğrul Küçükalioğlu’nun polislere anayasal haklarının kullanan protestocuları göstererek “alın bunları” demesi demokrasi adına çok ağır bir haraketti ve hakaretti.
Umut tazelenir mi?
Sizi ayrıntılara daha fazla boğmadan yıllardır umutla beklediğimiz yerinden yönetim, demokrasi, katılım gibi değerlere sahip olmanın eşiğinde olduğumuzu sandığımız anda bu darbeyi yemiş olmaktan dolayı çok mutsuz olduğumuzu bilmenizi rica ederim. Ortada önemli bir hata var, hem Adalar’ı yok edecek bir karar ve hem de vatandaş ve seçmen onurumuzu yerle bir eden bir tavır. Mücadelemiz tabii ki sürecek, fakat hepimizin aynı cephede olması daha doğru olurdu. Hazır zaman varken bu konunun revize edilmesi ve Adalar Halkından özür dilenmesi gerekir. Umutla ortak mücadele cephesini korumamız lazım.
Sayın Başkan, Gönderdiğim fotoğrafa ve videoya zaman ayırmanızı rica ederim.
Saygılarımla,
Ali Erkurt Y. Mimar
Adalar Vakfı Başkanı