Cumartesi Anneleri/İnsanları Galatasaray'da bir kez daha yönetenleri, insanları gözaltında kaybeden devlet politikasının devamı olmaktan, sorumluları kollayan zihniyeti sürdürmekten vazgeçmeye çağırdı.
Bu hafta kaybedilişinin 18. yılında gazeteci Ferhat Tepe ve onun akıbetinin ortaya çıkarılması için mücadele veren Avukat Şevket Epözdemir anıldı. Kayıp yakınları ve hak savunucuları Tepe'nin kaybedilmesinden ve Epözdemir'in katledilmesinden sorumlu tuttukları dönemin; Tatvan 6. Zırhlı Tugayı Komutanı General Korkmaz Tağma'nın, Bitlis Valis Fethi Tunç'un, OHAL Valisi Ünal Erkan'ın, İçişleri Bakanı Mehmet Gazioğlu'nun, Genelkurmay Başkanı Doğan Güreş'in, Başbakan Tansu Çiller'in ve Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in yargılanmalarını istedi.
Özgür Gündem gazetesinin Bitlis muhabiri Tepe 28 Temmuz 1993'de Bitlis şehir merkezinde bulunan evinden çıkarken çevrede polis olarak bilinen sivil giyimli ve telsizli üç kişi tarafından kaçırıldı. Tepe'yi kaçıran iki otomobilden biri daha sonra bölgedeki karakolun önünde görüldü.
Demokrasi Partisi (DEP) il başkanı olan babası İshak Tepe'ye gelen tehdit telefonlarından birinde oğlunun hayatına karşılık DEP il örgütünü kapatması ve fidye isteniyordu. Baba Tepe telefondaki kişinin Tatvan 6. Zırhlı Tugay Komutanı General Korkmaz Tağma olduğunu kamuoyuna açıkladı.
İshak Tepe'nin resmi başvurularından Ferhat Tepe'yi Diyarbakır Jandarma Alay Komutanlığı'nda işkenceli sorguda gördüğünü söyleyen 14 kişinin tanıklığına rağmen sonuç çıkmadı Tepe oğlunun ararken güvenlik güçlerini tahkir ve tezyif etmekten bir yıl hapse mahkum edildi.
Sonunda Ferhat Tepe'nin işkence görmüş ölü bedeni Elazığ Kimsesizler Mezarlığı'nda bulundu. Resmi açıklama "Hazar Gölü'ne yüzmeye gittiği ve yüzme bilmediği için orada boğulduğu" yönündeydi.
Tepe'nin faillerinin bulunması için hukuki mücadele yürüten İnsan Hakları Derneği Tatvan Temsilcisi Avukat Şevket Epözdemir de Tepe'nin kaçırılmasından üç ay sonra kaçırılarak katledildi; gözlüğü askeri bölgenin çok yakınında bulundu.
Galatasaray'da Ferhat Tepe'den iki yıl sonra polislerin alıp götürdüğü ve işkencede hayatını kaybeden amcası Fatih Tepe de anıldı. Onun sözleri tekrar edildi: "Susmayacağız! Katiller yargılansın!"
Bugünkü buluşmada geçtiğimiz hafta hayatını kaybeden gazeteci ve insan hakları aktivisti Şaban Dayanan ve mücadelesinin de unutulmayacağı söylendi.
Cumartesi Anneleri/İnsanları Galatasaray Lisesi önündeki TAYAD'lılar ziyaret ederek karanfillerle haklı talebini destekledikleri ilettiler.
Tutuklu Hükümlü Aileleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (TAYAD), Tunceli'de kardeşi Ali Yıldız'ın cenazesini almak için ölüm orucunda olan Hüsnü Yıldız'a destek vermek için Galatasaray Lisesi önünde üç günlük oturma ve açlık grevi başlatmıştı.
Ölüm orucunun ellinci günündeki Hüsnü Yıldız, Tunceli Çemişkezek'te Nisan 1997'de öldürülüp gömülenler arasında kardeşinin de olduğunu söylemiş ve cenazesinin verilmesini istemişti. Sözü edilen toplu mezarda 19 kişi olduğu iddia ediliyor. (YY)