Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) milletvekilleri Nevroz Uysal Aslan, Ayten Kordu ve Dilan Kunt Ayan, yüksek güvenlikli hapishanelerden sevk talebiyle açlık grevi yapan mahpusların durumuna dair Meclis İnsan Haklarını İnceleme Komisyonuna başvurdu.
“Kuyu tipi”ne karşı açlık grevi
Başvuruda, mahpusların, ailelerinin bulunduğu yerleşim merkezlerinden çok uzak cezaevlerine sevk edilmelerinin, sadece mahpusları değil aileleri de cezalandırma sistemine dahil etmek olduğu belirtildi.
Ayrıca, Y tipi, S tipi ve yüksek güvenlikli hapishaneler olarak adlandırılan cezaevlerinin, insan sağlığı üzerinde ciddi tahribatlara yol açtığı ifade edildi:
“Fiziksel, sosyal ve psikolojik insani gereksinimler yok sayılarak, hiçbir insanın sesini duymadığı koşulların dayatıldığı bu cezaevlerinde mahpusların güven hissi, dayanışma, paylaşım gibi hakları ellerinden alınıyor.”
10 ARALIK İNSAN HAKLARI GÜNÜ
“Mahpuslarda depresyon, algı ve duyguda küntleşme, düşünce bozulması gelişebilir”
Nurettin Kaya 217 gündür ölüm orucunda
Komisyona yapılan başvuruda, bu hapishanelerdeki açlık grevlerine dair bilgi verildi:
“Cezaevlerin fiziki koşullarına ve temel insani taleplerinin karşılanmaması nedeniyle Nurettin Kaya; “Kuyu Tipi” olarak adlandırılan S, R, Y Tipi hapishanelerin kapatılması, tutukluların ailelerinin ikamet ettiği yerlere yakın cezaevlerine sevk edilmesi ve arkadaşları ile kalabileceği cezaevine sevk edilmesi talebiyle 217 gündür ölüm orucunda. Kaya, kendi talebi kısmı olarak karşılanmış olsa da arkadaşların talebinin karşılanmamış olması nedeniyle açlık grevini sürdürüyor.
Nurettin Kaya, 29 Şubat’ta Erzurum Dumlu 1 No’lu Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde başladığı ölüm orucunun kritik aşamalara gelmesinin ardından Bolu F Tipi Cezaevi’ne sevk edildi, tek kişilik hücrede tutuluyor.
Erzurum Dumlu 1 No’lu Yüksek Güvenlikli Cezaevinde bulunan Alişan Gül ve Cemil Kurt da aynı taleplerle başladıkları açlık grevinin 73. gününde.”
Nakil talepleri ya yanıtsız kaldı ya reddedildi
Milletvekilleri, mahpusların, ailelerinin ikamet ettikleri şehirlere ya da yakın şehirlere nakil taleplerinin cezaevi idarelerince ya yanıtsız bırakıldığını ya da herhangi bir makul gerekçe sunulmadan reddedildiğini yazdı:
“Nakil talepleri reddedilen ya da kendi istekleri dışında ailelerinin ikamet ettiği şehirden uzak şehirlere nakledilen hasta mahpusların durumu da hem mahpuslar hem de aileleri için çok daha büyük mağduriyetlere sebebiyet veriyor.”
Başvuruda, mahpusların ailevi ve toplumsal bağlarının korunması ve sevkler/sürgünler nedeniyle yaşanan mağduriyetlerin giderilmesi için ailelerinin ikamet ettiği ile ya da yakın bir ildeki cezaevine nakledilmelerini sağlayacak bir çalışma yürütülmesi talep edildi.
(AS)