Son günlerde Danimarka, Almanya ve Hollanda gibi ülkelerde medya içinde para karşılığı bilgi verenlerin bulunduğu ve telefon dinleme gibi uygulamaların yaşandığına dair haberlere işaret eden FİJ Genel Sekreteri Aidan White, "AB içinde meşru gazeteciliği polis ve güvenlik kuvvetlerinin izinsiz ve geniş çaplı izlemelerinden koruyacak yeterli önlemin bulunmadığı gittikçe daha da iyi anlaşılıyor" dedi.
White: Rutin izleme kültürü yaygınlık kazanıyor
Barosso'ya gönderilen mektubun benzerini AB Adalet ve İçişleri Komisyonu Başkanı Franco Frattini ve Avrupa Parlamentosu Başkanı Josep Borrell'e de gönderen White, göründüğü kadarıyla rutin izleme kültürünün yaygınlık kazandığını bildirerek bu durumun bağımsız habercilik ve basın özgürlüğüne karşı bir tehdide yol açabileceği uyarısında bulundu.
White, "Haber merkezinde muhabirin alanının güvenlik servislerinin istilasına uğradığı dikkate alınırsa basın özgürlüğüne yönelik tehditler hakkında Avrupa Birliği'nin açık ve kesin bir açıklama yapmasının tam zamanıdır" diye bildirdi.
"AB, kaynakların güvenliği için araştırma yapsın"
FİJ Genel Sekreteri, AB Komisyonu ve Parlamentosu'ndan bu durumu araştırıp araştırmayacakları ve özgürce bilgi verme ve habercilerin haber kaynaklarını koruma haklarının gereği olarak üye devletlerden medyaya destek isteyip isteyecekleri de sordu.
FİJ, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin daha önce aldığı ve kaliteli gazeteciliği öne çıkardığı anahtar öneme sahip ilkeleri ("Goodwin" ve "Canard enchaîné" kararları), desteklemesi için AB'ye çağrı yaptı.
Örgüt, bu konuda önemli bir kararın da, habercilerin haber kaynaklarını açıklamama haklarına dair 8 Mart 2000'de benimsenen Avrupa Konseyi R(2000)7 sayılı Tavsiye Kararı olduğunu bildirdi.(EÖ)