Fotoğraflar: Zeynep Kuray
Cumartesi Anneleri/İnsanları, zorla kaybedilen yakınlarının akıbetini sormak için 779’uncu haftadır düzenledikleri eylem için bir kez daha bir araya geldi.
Galatasaray Meydanı’nın 79 haftadır yasaklı olması nedeniyle İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi’nin bulunduğu sokakta toplanan kayıp yakınları, bu hafta 20 Şubat 1994’te Bakırköy İncirli’de TEM polisleri tarafından gözaltına alındıktan sonra kaybedilen İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi öğrencisi Cüneyt Aydınlar’ın akıbetini sordu.
Açıklamayı yapan gözaltına alında öldürülen Hasan Ocak'ın kardeşi Maside Ocak, İdlib’de yaşamını yitirenlerin ailelerine sabır diledi.
Ocak, konuşmasına şöyle devam etti: “Cüneyt’in 27 Şubat 1994’te kaydı yapıldı ve gözaltında olduğu resmi olarak kabul edildi. Ancak Cüneyt’le gözaltında tutulan 14 kişi savcılığa çıkartıldığında aralarında Cüneyt yoktu. Bu kişiler 17 Mart 1994’te avukatları aracılığıyla kamuoyuna yaptıkları açıklamada; Cüneyt Aydınlar’ın 20 Şubat 1994’te gözaltına alındığını ve 2 Mart 1994 tarihine kadar birlikte gözaltında tutulduklarını, Cüneyt’in başına geleceklerden Gayrettepe Terörle Mücadele Şubesinin sorumlu olduğunu söylediler.
"Cüneyt'e ağır işkence yapıldığına, yürüyemez ve hareket edemez halde olduğuna dair çok sayıda tanık vardı. Ancak İstanbul Emniyet Müdürlüğü, onu soran ailesine oğullarının 28 Şubat 1994’te yer göstermek için götürdükleri Beyoğlu Çukurcuma’da ‘Dur’ ihtarına uymayarak kaçtığını söyledi. Ailenin başvurusu üzerine İHD avukatları olayı araştırdı, tanıklarla görüştü. Yapılan araştırma sonrasında, İHD İstanbul Şubesi, 25 Mart 1994 tarihli basın açıklaması ile İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesinin gözaltına aldığını kabul ettiği Cüneyt Aydınlar’ı kaybettiğini duyurdu”
Bugüne kadar Cüneyt Aydınlar’ın akıbetini açığa çıkartacak ve onu kaybedenleri yargılayarak adaleti sağlayacak idari ve adli bir süreç işletilmediğini söyleyen Ocak, dosyası zaman aşımı gerekçe gösterilerek kapatılan Aydınlar için adalet talep etti.
Ardından söz alan Cüneyt Aydınlar’ın amcası Recep Aydınlar ise, şunları söyledi: “Cüneyt 26 yıl önce 23 yaşında kaybedildi. 23 yaşındaki bir evladın kaybedilmesinin verdiği acıyı bizler çok iyi biliyoruz. Bu nedenle hiç kimsenin evine 20’li yaşlarda olan gençlerin ölüm haberi gelmesin istiyoruz, bunu temenni ediyoruz. 26 sene içinde yaşadığımız bu acı ve tecrübe, bizlere bunu gösterdi ki ne yazık ki bu ülkede genç insanlar korunmuyor. Genç insanlarımız henüz 20’li yaşlarına varmadan ya kaybettiriliyor ya da toprağa veriliyor. Cüneyt’in kaybedilmesinden sorumlu olan devletin 26 yıldır Cüneyt’in akıbetini açığa çıkarmasını bekliyoruz” (RT)