Foto: İsveç Radyosu
Haberin İngilizcesi / Kürtçesi için tıklayın
Türkiye, 2015 yılında yaşamını yitiren yazar Mehmet Sıraç Bilgin'in, İsveç ve Finlandiya’nın NATO’ya üyelik onayına karşı iadesini istedi.
Her iki ülkenin NATO’ya katılmak için üyelik başvurusu yapacaklarını açıklamasının ardından, Türkiye, üyelik başvurularına karşı çıkan açıklamalar yapmış ve çeşitli şartlar öne sürmüştü.
AKP Hükümetine yakın haber kaynaklarının sızdırdığı bilgilere göre, Cumhurbaşkanlığı, Ankara’nın Stockholm ve Helsinki’nin NATO üyeliklerine yönelik vetosunu kaldırmak için NATO Genel Sekreterliği ve ilgili ülkelerin yerine getirmesini beklediği koşulları kapsayan bir “manifesto” hazırlığında.
Medyaya yansıdığı kadarıyla, "Manifesto"da yer alacak kimi hususlar şöyle: "YPG'ye sağladığınız açık mali destek kesilsin", "FETÖ firarisi olup arama kararı olan isimlerin ülkelerde yürüttükleri dezenformasyon faaliyetleri durdurulsun", "Zübeyir Aydar parlamentoda konuşturulmasın", "STK görüntüsü altındaki örgütlerin Türkiye'ye karşı yürüttüğü faaliyet ve fon toplama girişimlerini önleyin".
Bu şartlar arasında, Türkiye’de haklarında açılmış davalar olan ve yakalama kararları çıkarılmış isimlerin iadesi yer alıyor. Anadolu Ajansı’nın 19 Mayıs 2022 tarihinde geçtiği bir habere göre bu isimler, yazar Mehmet Sıraç Bilgin, Aysel Alhan, Aziz Turan, yazar Ragıp Zarakolu, Halef Tek, Harun Tokak, Bülent Keneş, Yılmaz Ayten ve Levent Kenez. Haberde PKK ya da Gülen Cemaeti’nin “önemli isimleri” olarak ifade edilen bu isimlerden Yazar Ragıp Zarakolu, 2012 yılında İsveç'e iltica eden ve Türkiye’nin yargılayıp uzun hapis cezasına çarptırmak istediği bir isim.
Zarakolu ile birlikte ismi listede yer alan Kürt yazar Mehmet Sıraç Bilgin ise 8 Ocak 2015 tarihinde İsveç’te hayatını kaybetti.
Oğul Bilgin: Öldüğü biliniyordu
İsveç Radyosu’nun Kürtçe bölümünden Beşir Kavak’a konuşan Sıraç Bilgin’in oğlu Rehber Bilgin, Türkiye’de babasının öldüğünün bilindiğini ve çok şaşırdığını söyledi: “Çok sürrealist. Şaşırdık. Bunun anlamı nedir? Türk devleti babamın rahmet ettiğini biliyor. Biliyorlardı, Kendi sayfasında var, ölümünün anonsu. Hem de Türkiye’de ilan vermiştik öldüğünü. 7. yıl önce ölen bir insanın ismi nasıl bu listede yer alır? Bununla başka insanların üzerine gidebileceklerinin mesajını veriyor olabilirler.”
Bilgin hakında daha önce de yakalama kararı çıkarıldı
Bilgin daha önce “Sürgünde Kürdistan Parlamentosu” ve “Kürdistan Ulusal Kongresi” oluşumlarında yer aldıkları gerekçesi ile haklarında yakalama kararı çıkarılan 26 isimden biri. 1995 yılında Demokrasi Partisi (DEP) Eski Genel Başkanı Yaşar Kaya’nın Genel Başkan olarak ilan edildiği Avrupa’da kurulan “Sürgün’deki Kürdistan Parlamentosu”ya ilgili, 2009 yılında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı iddianame hazırladı. İddianemede savılık Zübeyir Aydar, Remzi Kartal, Nejdet Buldan gibi isimlerin yanı sıra Mehmet Sıraç Bilgin’in de yargılanmasını istemişti. İddianameyi Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi kabul edip, yargılamalara başlamış ve yurt dışında bulunan 26 kişi hakkında yakalama kararı çıkarmıştı.
Çözüm Süreci’nin başlamasının ardından söz konusu 26 kişinin yakalama kararını Ankara 8. Ağır Ceza Mahkemesi kaldırdı ve 3 ay içinde Türkiye'ye gelmeleri halinde "tutuklanmama güvencesi" verdi.
Yusuf Serhat Bucak, Yaşar Kaya ve Şerafettin Kaya da dahil bu isimlerden bazıları Türkiye’ye döndü ve yargılama sonrasında serbest kaldı.
29 Aralık 2015 “Sürgünde Kürdistan Parlamentosu” ve “Kürdistan Ulusal Kongresi” ile ilgili yapılan yargılamada, Ankara 8. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti, Mehmet Siraç Bilgin'in adresinin tespiti için yazılan müzekkereye, "İsveç'te vefat ettiği şeklinde duyum edinildiği" yanıtı verildiğini belirtti.
Ne olmuştu?
İsveç ve Finlandiyanın NATO’ya üyelik başvurusundan sonra Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, 13 Mayıs günü yaptığı açıklamada, Finlandiya ve İsveç'in "terör örgütlerinin misafirhanesi" gibi olduğunu belirterek NATO üyeliklerine olumlu bakmalarının mümkün olmadığını söyledi. İsveç ve Finlandiya Dış İşleri Bakanları’nın Türkiye’ye ziyaret talebine de “Boşuna yorulmasınlar” diyerek olumsuz yanıt vermişti.
Erdoğan’ın “İsveç ve Finlandiya teröre karşı olduklarını söyleseler de onlar samimi değil, Türkiye bazı teröristlerin iadesini istedi ama bu ülkeler iade etmedi” açıklamasının ardından Anadolu Ajansı bir haber yayınlayarak “İsveç ve Finlandiya, Türkiye'nin son 5 yılda Fetullahçı Terör Örgütü ile terör örgütü PKK üyelerinin iadelerine yönelik taleplerine kayıtsız kaldı. 33 teröristten 19'unun iade talebi reddedildi, 5 iade talebi çeşitli nedenlerle yanıtsız bırakıldı” dedi.
Sıraç Bilgin hakkında*
1944 yılında babasının sürgün hayatı yaşadığı Suriye’de doğdu. 1925 Şeyh Sait İsyanı’nın öncülerinden Şeyh Şerif’in torunudur. Babası Abdulhamit Efendi Suriye’de sürgün hayatı yaşadı. 6 yaşında babası tarafından Ermeni Okuluna gönderildi. 7 yaşındayken, çıkan afla birlikte ailesiyle Türkiye’ye döndü. Ortaokulu Bingöl’de okudu. Abisinin Barzani hareketine katılmasından etkilendi. 1962 yılında Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesini kazandı. Fakültenin askeri bölümüne kaydını yaptırdı. İki ay sonra siyasi faaliyetlere katıldığı gerekçesiyle okuldan uzaklaştırıldı. Musa Anter, Naci Kutlay, Canip Yıldırım, Sait Elçi, Yaşar Kaya gibi Kürt aydın ve siyasetçilerinden etkilendi. 1966 yılında okuldan uzaklaştırılmasına yol açan karara karşı açtığı davayı kazandı. Ancak okula geri alınmadı. Siyasi faaliyetlerinden dolayı 12 Mart 1971 tarihinde tutuklandı. Türkiye Kurdistan Demokrat Partisi (TDKP)’de yer aldı.
1979 yılında okulu bitirdi ve suikaste uğradı. 12 Eylül’de tutuklandı. Cezaevinden çıktıktan sonra Bingöl’oe doktorluk yapmaya devam etti. 1985’te gözaltına alındı. Serbest kaldıktan sonra Bingöl’den ayrıldı. Avrupa’ya gitmek zorunda kaldı. “Barzani”,”1925 Direnişi”, “Zarahuştra”, “Avesta Vendidat”, “Newroz” gibi kitaplarının yanı sıra pek çok dergi ve günlük gazetede makaleleri yayınlandı.
*kekuyon.com adlı internet sitesinde yer alan otobiyografisinden derlendi