Fotoğraf: İHD İstanbul Şubesi
İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Hapishane Komisyonu, 2022 yılı Marmara Bölgesi Hapishaneleri Hak İhlalleri Raporu’nu açıkladı.
Rapor, ağırlıklı olarak Marmara bölgesinde bulunan hapishanelerden İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi’ne 2022 yılında yapılan hak ihlali başvuruları ve gönüllü dernek avukatlarının hapishanelere yapılan ziyaretlerinden edindikleri bilgilerin derlenmesiyle hazırlandı. Ayrıca, Türkiye İnsan Hakları Vakfı Günlük İhlal Raporları ve basın taraması yoluyla ulaşılan ihlallere de yer verildi.
3 bin 57 işkence ve kötü muamele
İHD İstanbul Şubesi’ne, 2022 yılında 20’ si Marmara Bölgesi hapishanelerinden olmak üzere 52 farklı hapishaneden toplam 395 başvuru yapıldı:
“2421’i başvurulardan 636’sı basından toplam 3057 işkence, kötü muamele ve onur kırıcı davranış; 1273’ü başvurulardan, 251’i basından toplam 1524 sağlık hakkı ihlali; en az 78 mahpus ölümü; 1499’u başvurulardan 356’sı basından toplam 1855 iletişim hakkı ihlali/tecrit; 541 infazda eşitlik ilkesi ihlali tespit edildi.”
Kapasite yüzde 19,07 ile aşıldı
Raporda şu değerlendirme yer aldı:
“Ceza ve Tevkif Evleri Genel Müdürlüğü güncel verilerine göre Türkiye’de toplam 481 Ceza İnfaz Kurumu var. Adalet Bakanlığı’nın 2 Ocak 2023 tarihli açıklamasına göre toplam 286 bin 797 kapasiteli bu hapishanelerde 341 bin 497 mahpus tutuluyor ve 54 bin 700 mahpus ile yüzde 19,07 kapasite fazlası bulunuyor.
Aşırı doluluk ve buna bağlı sorunlar giderek daha da büyük bir hal almış; salgın hastalık riski, mahpus sayısından az yatak, mahpus sayısından az yemek ve temizlik malzemesi verilmesine kadar çeşitli sorunlar akıl almaz boyutlara varmıştır.
40 kişilik koğuşa 15 kişilik yemek verilmesi, 20 kişilik koğuşta 70 kişinin tutulması, 40 kişiye haftada 10 litre içme suyu kotası uygulanması, 5 kişiye bir yatak gibi durumlar neredeyse sıradanlaşmıştır.
Ayrımcılık
Hapiste tutulan özellikle çocuk, LGBTİ, kadın, yabancı, yaşlı, engelli ve politik mahpuslar bakımından ayrımcı yaklaşım ve uygulamalar devam etmektedir. Kadın mahpusların erkek görevliler tarafından aranmak istenmesi, kadın mahpusların muayenesi sırasında odada erkek görevlilerin bulunmakta ısrar etmesi, kadınların ped ihtiyacı konusunda yaşanan sorunlara çözüm üretilmemektedir.
Annesiyle kalan çocukların mama ve bez gibi temel ihtiyaçlarının karşılanmasında zorluklar yaşanmaktadır.
Yabancı mahpuslar dil bariyeri nedeniyle uyarıları anlayamadıkları gibi kendilerini de anlatamamakta, bu nedenle ciddi sorunlar yaşanabilmektedir.
65 yaş üstü 5.765 mahpus bulunmakta ancak yaşlı haklarının sağlanması konusunda bir hassasiyet gösterilmediği gibi yaşlılığa bağlı sorunların aşılması için hiçbir tedbir alınmamakta, özellikte izolasyona ve tecride maruz kalan yaşlı kişilerde demans benzeri hastalıklarda artış görülmektedir.
18 yaş altı 2511 çocuk mahpus, görevlilerin baskısı, sağlıklı gelişme imkanlarından yoksunluk, akran zorbalığı gibi pek çok ciddi sorunla baş etmeye çalışıyor.
Ekonomik kriz
Mahpusların günlük iaşe bedelleri ekonomik kriz döneminde artırılarak 50 TL, anneleri ile birlikte kalan 0-6 yaş çocukların iaşe bedeli ise 75 TL ‘ye çıkarılmış ancak artan fiyatlar nedeniyle mahpusların beslenme gibi temel ihtiyaçlarının karşılanmasında dahi bir iyileşme yaratılamamıştır.
2022 yılında beslenme ve temiz suya erişim konularında 724’ü başvurulardan ve 239’u basından olmak üzere 963 ihlal bildirilmiştir.
Mahpuslar; yetersiz ve kalitesiz yemeklerden, hijyen kurallarına uyulmamasından, suların kirli akmasından, kantinden alınan içme suyuna ve temizlik malzemelerine kota uygulanmasına kadar pek çok konuda sorun bildirmiştir.
Hasta mahpuslar
Nisan 2022 tarihli hasta mahpus listemizde yer alan 651’i ağır, 1517 hasta mahpusa her gün yenileri eklenmekte, hapishaneler hastalık merkezlerine ve ölüm evlerine dönüşmektedir. Mahpusların sağlık ve yaşam haklarını korumak zorunda olan yetkililer kalıcı bir çözüme dair adım atmamakta direnmektedir.
Hapishanelerde sağlık ve tedaviye erişimde yaşanan sorunlar çözülememiştir. Hasta mahpuslar için kritik önemdeki 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 16. Maddesi ve bu maddeden kaynaklı sorunlar tartışma dışı bırakılarak hasta mahpuslar ölüme terk edilmişlerdir.
Yaşam hakkı ihlali
Sağlık ve tedavi hakkına erişimde yaşanan sorunların hastalık nedeniyle ölümlerin artışı ile paralellik gösterdiği bilinmekle birlikte, genelde işkence, kötü muamele ve onur kırıcı davranışlar ve özelde ağırlaşan tecrit ile intihar ve şüpheli ölümler arasında da paralellik olduğu görülmektedir.
Yaşam hakkına yönelik ölümle sonlanan ihlaller dışında, intihar girişimi, intihara zorlama, ölüm tehdidi ve can güvenliğine yönelik saldırılar da devam etmiş ve raporumuzda 2022 yılı içerisinde ölümlere ek olarak bu yönlü 105 ihlal tespit edilmiştir.
Gelen başvurularda, fiziki baskıya maruz kalan mahpuslar üzerinde yoğun bir psikolojik baskı da kurulduğu, mahpusların kamerasız ortamlarda ve süngerli odada darp edildikleri, hücrelere ip atılarak, kesici aletler bırakılarak intihara zorlandıkları bildirilmektedir.
Yine, özellikle çıplak arama, ağız içi araması, küfür ve hakaret gibi onur kırıcı davranışların ve hukuk dışı keyfi uygulamaların psikolojik baskıyı ağırlaştırdığı görülmektedir.
Tecrit
Tek kişilik hücrelerden oluşan, kapıların merkezi sistemle açılıp kapandığı, tuvaletle mahpusun kaldığı yerin birbirinden ayrılmadığı, ayakta sayımın dayatıldığı, mahpuslardan gardiyanlara başkan ya da abi diye hitap etmelerinin istendiği, mahpusun duvar dibinde yürümesinin istendiği yerler olarak bildirilen ve 2021 yılında gündeme gelen S tipi hapishanelerdeki uygulamaların daha ağırının hedeflendiği belirtilen 9 Y Tipi hapishane 2022 yılında açılmıştır.
Mahpusun; diğer mahpuslarla iletişimini sağlayan sohbet spor hakkı halen kullandırılmamakta, görüşe gelecek kişiler “görüş yapma yeterliliğine sahip olma” şartı ile keyfi olarak kısıtlanmakta, kitap gazete vb kısıtlamalarıyla beraber mahpus dış dünyadan tamamen yalıtılmaktadır.
Yasaklar
Hapishanelerin tümünde keyfi disiplin cezaları, süreli- süresiz yayınlar ve kitap yasakları ile mektup yasakları, resmi kurumlara yazılan yazılar ve suç duyurusu dilekçelerinin gönderilmemesi, yırtılması vb sorunlar devam etmektedir.
Diğer bir sorun ise infaz koruma memurlarının, müdürlerin mahpuslara dönük küfür, hakaret kötü muameleyle ortamı sürekli germeleridir. Mahpuslara düşmanca davranış, keyfiyet had safhaya varmış bulunmaktadır.
Mahpuslar “iç sürgün”, sürgün sevk, oda değişikliği talebinin reddi, sevk talebinin reddi sorunları yaşamaya devam etmektedir.”
Talepler
Raporda sorunların çözümü adına şu talepler sıralandı:
- Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkındaki Kanunun 16 maddesinden, hasta mahpusların infaz ertelemesi için; Adli Tıp Kurumu raporu şartı ve toplum güvenliği bakımından ağır ve somut tehlike kriteri çıkartılmalı,
- Tedavi ve rapor aşamalarında bağımsız hareket eden bir uzmanlar heyetinin denetimi sağlanmalı,
- 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un “Gözlem ve sınıflandırma merkezleri” başlıklı 13. maddesi ile “Hükümlülerin değerlendirilmesi ve iyi halin belirlenmesi” başlıklı 89. maddesi ve bu maddeler uyarınca çıkarılan Gözlem ve Sınıflandırma Merkezleri ile Hükümlülerin Değerlendirilmesine Dair Yönetmelik ve İdare ve Gözlem Kurullarının yetkileri mahpus hakları gözetilerek yeniden düzenlenmeli, Kurulun yetkilerini kötüye kullanımı engellenmeli,
- Tüm sorunlara dair genel bir mevzuat taraması yapılarak mahpus haklarına aykırı ve/veya hak ihlaline neden olan düzenlemeler ayıklanmalı,
- Başta tecrit, işkence, onur kırıcı muamele, sağlık hakkı, beslenme ve temiz suya erişim, ayrımcılığın önlenmesi olmak üzere , temel sorunlar; mahpuslar ve gerekli hallerde temsilcilerinin katılımı ve müzakeresi ile kalıcı çözüme kavuşturulmalı,
- Hak ihlallerinin tespiti için etkin adli ve idari soruşturmalar yürütülmeli, hak ihlalinde bulunan görevlilerin tespiti ile cezalandırılması sağlanmalı, hak ihlallerinin tekrar etmemesi için etkili tedbirler alınmalıdır.
(AS)