Fotoğraf: MA
İnsan Hakları Derneği (İHD) Ankara Şubesi Hapishaneler Komisyonu, 2023’ün ilk çeyreğinde İç Anadolu Bölgesi’nde bulunan cezaevlerinde meydana gelen hak ihlallerine ilişkin raporu dernek binasında açıkladı.
İHD Merkezi Hapishaneler Komisyonu Eş Sözcüsü Nuray Çevirmen, 3 ayda İHD’ye İç Anadolu Bölgesinde bulunan 24 kapalı cezaevinden 89 kişi, diğer cezaevlerinden de 39 kişi olmak üzere toplam 128 kişinin başvuru yaptığını belirtti.
“52 mahpusa işkence ve kötü muamele”
Raporda öne çıkan detaylar şöyle:
*Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü tarafından yayınlanan verilere göre, kapasitesi 291 bin 592 olan 399 kapalı cezaevinde 353 bin 368 tutuklu bulunuyor. Bu kapsamda 61 bin 776 tutuklu kapasite dışında cezaevinde tutuluyor.
*İlk 3 ayda çeşitli cezaevlerinde 2’si kadın 13 tutuklu yaşamını yitirdi.
*3 tutuklu ateşli silahla öldürüldü. 6 tutuklu şüpheli şekilde yaşamını yitirdi.
*Afyon 1 Nolu T Tipinde mahpuslar hak ihlalleri ve ayakta sayım gerekçesiyle 2 Ocak 2023 tarihinde açlık grevi başlatmış, ancak 6 Şubat’ta meydana gelen depremden sonra açlık grevini sonlandırdı.
*Bolu F Tipi Kapalı Hapishanesinde tutulan bir mahpus yaşadığı sorunlardan kaynaklı olarak 14.06.2022 tarihiden itibaren ölüm orucu başlatmış, yapılan yazışmalar ve savcı ile yapılan görüşmelerden sonra 12 Mart 2023 tarihinde eylemini sonlandırdı.
*Sincan 2 Nolu Yüksek Güvenlikli Kapalı Hapishanesinde mahpuslar Nisan ayı başlarında 3’er günlük dönüşümlü açlık grevi başlatmışlar ve hala devam edilmektedir. Samsun/Kavak S Tipi Kapalı Hapishanesine deprem bölgesinden getirilen mahpuslara uygulanan işkence ve kötü muameleye karşın 1 günlük açlık grevi yapıldı.
*İç Anadolu’daki hapishanelerde en az 32 tutuklunun sağlık hakkı ihlal edildi.
*En az 52 tutuklunun da işkence ve kötü muameleye maruz kaldı.
*32 tutuklunun tahliyesi engellendi
Adalet Bakanlığı’na çağrı
Raporun sonuç kısmında Türkiye'nin taraf olduğu ulusal ve uluslararası sözleşmeler hatırlatıltı ve şöyle denildi:
“Heyetlerimiz ve kurumumuz; hapishane rejimi, fiziki koşullar ve uygulanan muameleler hakkında etkili bir idari ve yargısal denetim sağlanması gerektiğini tespit etmiştir. İşkence ve Diğer Zalimane, İnsanlık Dışı ya da Onur Kırıcı Muamele ya da Cezanın Önlenmesi Sözleşmesi Seçmeli Protokolü’ne uygun şekilde, ‘bağımsız’ ulusal denetim mekanizmalarının oluşturulması gerekmektedir. Tüm cezaevlerinde yaşananlara, hak ihlallerine, sağlığa erişim engellerine karşı Adalet Bakanlığı’nı, ilgili tüm kurum ve kuruluşları göreve davet ediyoruz.”
(EMK)