Haberin İngilizcesi için tıklayın
İnsan Hakları Derneği (İHD), "Türkiye AİHS'e taraftır ve Anayasa'nın 90. maddesi uyarınca AİHM'in yargı yetkisini kabul etmiştir" dedi.
TIKLAYIN - AİHM Büyük Daire: Demirtaş'ı derhal tahliye edin
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) Büyük Dairesi, Halkların Demokratik Partisi'nin (HDP) önceki dönem Eş Genel Başkanlarından Selahattin Demirtaş'la ilgili "derhal tahliye edilsin" kararı sonrası Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bu adımlar siyasidir. Karar, resmen çifte standarttır, hatta ikiyüzlülüktür" demişti.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ise "Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin hangi sebeple olursa olsun, almış olduğu karar, boşlukta bir karardır, hiçbir anlamı söz konusu değildir" demişti.
TIKLAYIN - Erdoğan AİHM'e "ikiyüzlü", Demirtaş'a "terörist" dedi
TIKLAYIN - Süleyman Soylu: AİHM kararının hiçbir anlamı yok
İHD, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ni (AİHS) hatırlatarak şu açıklamayı yaptı:
"Erdoğan ve Soylu'nun açıklamaları Anayasa'ya aykırı"
"AİHM kararının ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 'Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi bizim mahkemelerimizin yerine geçecek şekilde karar veremez. Sadece burada verilen kararlar mahkemelerimizce değerlendirilir' açıklaması ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun 'AİHM'in hangi sebeple olursa olsun almış olduğu karar, boşlukta bir karardır, hiçbir anlamı söz konusu değildir' açıklaması açıkça Anayasa'nın 138. Maddesine aykırıdır.
"AİHS uyarınca iç hukuk yollarının tüketilip tüketilmediğine de, ulusal mahkemelerin Sözleşmeye uygun karar verip vermediğini saptamaya da AİHM yetkilidir. Bir uluslararası sözleşmenin taraf devletler tarafından dilendiği zaman uygulanıp, hoşa gidilmeyen hallerde reddedilmesi halinde varlığını sürdürmesi mümkün olamaz. Bu nedenle, Türkiye'nin en yüksek siyasi düzeyde dillendirilen bu tutumunun hoş görülmesi mümkün değildir.
"Taraf ülkeler AİHM kararlarına uymak zorundadır"
"Cumhurbaşkanlığı'nın yeni bir insan hakları eylem planı açıklayacağını kamuoyuna birkaç kez deklere etmesine rağmen, bu tutumu ile tamamen ters olan açıklamaları büyük bir tezatlık oluşturmaktadır. İnsan hakları eylem planı zaten AİHM kararlarının özellikle de AİHS'in 46. Madde kararlarının hayata geçirilmesini temin etmek içindir. AİHM kararlarını uygulamayan Türkiye'nin, yeni bir insan hakları eylem planı açıklaması en hafif deyimi ile inandırıcı olmayacaktır.
"Türkiye AİHS'e taraftır ve Anayasa'nın 90. maddesi uyarınca AİHM'in yargı yetkisini kabul etmiştir. AİHS'in 46. maddesine göre Sözleşmeye taraf ülkeler AİHM kararlarına uymak zorundadır.
"Bu sebeplerle Selahattin Demirtaş'ın derhal serbest bırakılması ve AİHM'in Sözleşmeye aykırı olduğunu saptadığı dokunulmazlıkların kaldırılması sürecinde başlatılan tüm adli süreçlerin geciktirilmeksizin sonlandırılması ve tüm AİHM kararlarının ahde vefa ilkesi uyarınca hayata geçirilmesi için tüm yargı makamlarını kanunlara ve Türk Yargı Etik Belgesine uygun davranmak için göreve davet ediyoruz."
(AÖ)