27 Kasım 2014 tarihinde Ankara 7. Sulh Ceza Hakimliği tarafından Yolsuzluk Meclis Soruşturması ile ilgili geniş bir "yayın yasağı" kararı verilmiş ve İnternet yazışmaları dahil bütün haberler sansürlenmişti. Biz bu karara Yaman Akdeniz, Kerem Altıparmak ve Banu Güven üçlüsü olarak itiraz etmiştik. İtirazımız reddedilince de Anayasa Mahkemesi'ne başvurmuştuk.
Anayasa Mahkemesi Genel Kurulu 10.12.2014 tarih ve 2014/18803 sayılı kararı ile Anayasa ve AİHS’e aykırılık iddialarımızı “kişi yönünden yetkisizlik” nedeniyle çok tartışmalı bir karar ve oylama ile 9-7 oy çokluğuyla kabul edilemez bulmuştu.
Biz de Ağustos 2015 başında konuyu AİHM'e taşıdık. AİHM de iddialarımızı ve başvurumuzu çok ciddi bulmuş ki hızlı bir değerlendirme ile öncelik vermiş ve başvurumuzu incelemeye aldığını 26 Nisan 2016 tarihinde duyurmuş. Biz bugün öğrendik (adresini değiştirip durumdan haberdar olmayan avukatımız sağ olsun!).
AİHM'in Fransızca olarak yayınladığı başvuru özeti ve Türkiye Hükümetine sorduğu sorulara şu adresten ulaşabilirsiniz. Hükümete cevap için ne kadar süre verdiklerini de (avukatımız sağ olsun!) şu anda bilmiyoruz ama genelde maksimum 5-6 ay süre veriliyor. Karara bağlanması 2017'i bulur fakat bazı önemli hususların altını çizmek de fayda var:
1. AİHM, başvuruyu özetlerken 17-25 Aralık 2015 soruşturmalarını ve akabindeki Meclis Soruşturması ve yayın yasağını, yani olayları gayet güzel özetlemiş.
2. Yayın yasağının parantez içinde Türkçe ifadelerle "tüm yazılı, görsel medya ve İnternet ortamında yapılan yayınlar hakkında yayın yasaǧı" şeklinde uçsuz bucaksız haline de dikkat çekmiş.
3. AİHM, ayrıca Anayasa Mahkemesi'nin 9-7 oylaması ve oylama ile ilgili bizim de Anayasa Mahkemesi'ne tekrardan itirazımızı gerektiren problemlere dikkat çekmiş. Daha da açıklamak gerekirse bazı hakimlerin çoğunlukla oy kullanmasına rağmen bazı başvurucular açısından neden farklı görüş verdikleri meselesi şimdi AİHM'deki yargıçlar tarafından değerlendirilecek.
4. AİHM ayrıca hukuki süreci özetlerken başvuruculardan veya Azerice "arızacılardan" Yaman Akdeniz ve Kerem Altıparmak'ın daha önce iki defa Twitter ve YouTube başvuruları ile Anayasa Mahkemesi önünde "kullanıcı sıfatlı" başvurularının kabul edildiğine vurgu yapmış, hem de AİHM'in Cengiz, Akdeniz ve Altıparmak kararına atıf yaparak.
5. AİHM bu aşamada hem 10. madde (ifade özgürlüğü) hem de 6. madde (adil yargılanma) açısından başvuruyu değerlendiriyor. Hükümetten gelecek cevaba karşılık biz de cevaplarımızı ve görüşlerimizi AİHM'e sunacağız.
Sonuç olarak başvuru hem Yolsuzluk Soruşturmasının sansürlenmesi, hem genel olarak zırt pırt verilen "yayın yasakları"nın değerlendirilmesi hem de Anayasa Mahkemesi'nin geleceği ve inandırıcılığı açısından çok önemli bir başvuru olarak değerlendirilecek. Bizler de bu tip stratejik başvurularla tarihe not düşmeye devam edeceğiz. (YA/EA)