*Manşet görseli: Sosyal medya
30 Mayıs 2019 Yargı Reformu Stratejisi yayımlandı. Bu belgenin “İzleme ve Değerlendirme Sistemi” hedefine göre ayrıca açık ve ölçülebilir bir Eylem Planı hazırlanacaktı, iki yıl geçti, hazırlanabildi. “Belge’nin uygulanma durumunun izlenmesi için Adalet Bakanlığı tarafından yıllık izleme raporları hazırlanacaktır” deniyordu. Halen yayımlanmadı, yayımlanacak.
Bu Belgenin ardından 2 Mart 2021 İnsan Hakları Eylem Planı açıklandı.
29 Nisan 2021 tarihli 2021/9 sayılı İnsan Hakları Eylem Planı Genelgesi Cumhurbaşkanlığı tarafından (2021-2023) Resmî Gazetede (30 Nisan 2021-31470) yayımlandı.
Eylem Planı Yargı Reformu Stratejisi belgesini esas alıyor. Yani yargıda reform iradesinin devamı olarak gösteriliyor. Tekrarlara göz atarsak; hak ve özgürlükler genişletilmesi, kamu hizmetleri erişilebilir, hesap verebilir olması, eşit, şeffaf ve adil bir şekilde sunulmasına ilişkin standartların yükseltilmesi hedefleniyor.
Uygulamadaki sorunlar çözülecek ve bu konuda “üst düzey bir farkındalık ve daha güçlü bir insan hakları koruma sistemi oluşturulması” öngörülüyor…
Bütün bu sayılanlar nasıl ve ne zaman yapılacak?
“Özgür Birey, Güçlü Toplum: Daha Demokratik Bir Türkiye” Genelgesine göre eylem planının etkin bir şekilde uygulanması ve “şeffaf bir anlayışla izlenmesi” amacıyla bakanlıklar kamu kurum ve kuruluşlarının çalışmaları takip edilecek.
Takibi kim, nasıl yapacak?
Takip ve değerlendirme için “İnsan Hakları Eylem Planı İzleme ve Değerlendirme Kurulu” oluşturulmuş. Yeni bir kurul daha…
2021/9 sayılı Genelgeye göre 9 kişi ve içinde 6 bakandan oluşturulan bu Kurul; Cumhurbaşkanı’nın başkanlığında, Cumhurbaşkanı yardımcısı, Adalet Bakanı, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı, Dışişleri Bakanı, Hazine ve Maliye Bakanı, İçişleri Bakanı, Hukuk Politikaları Kurulu Başkanvekilinden oluşuyor. Bu Kurula Cumhurbaşkanı katılmadığı zaman Cumhurbaşkanı Yardımcısı başkanlık edecek.
Çalışma usul ve esasları Kurul’un kendisi tarafından belirlenecektir. Çalışma usul ve esasları şeffaf mıdır ve kamuoyuna açıklanacak mıdır?
Her bir faaliyet için “kısa” (1-3 ay), “orta” (6 ay ve 1 yıl) ve “uzun” (2 yıl) olmak üzere ve ayrıca “sürekli” yapılacakları takip ve değerlendireceklerdir.
Uygulamada İzleme ve Değerlendirme Kurulu’nun ömrü iki yıldır. Kurul altı ayda bir toplanacak. İki yıl için kurulduğuna göre 4 toplantı yapacak demektir. Toplantı sonucunda iki yıl içinde Kurula ait 4 Rapor kamuoyuna açıklanacak mıdır?
Böyle mi olacak ve/ya Kurul nasıl işleyecek? Genelgeye göre;
“Eylem Planında öngörülen faaliyetlerden sorumlu kurum ve kuruluşlar, uygulamaya ilişkin dört aylık dönemlerde Adalet Bakanlığına gönderecektir. Adalet Bakanlığı, Eylem Planının “Yıllık Uygulama Raporu” nu hazırlayacak ve bu raporu İzleme ve Değerlendirme Kurulunun onayına sunacaktır. Rapor, Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu ile Kamu Denetçiliği Kurumuna da iletilecek, bu kurumlar rapora ilişkin değerlendirme sonuçlarını Cumhurbaşkanlığı ile Türkiye Büyük millet Meclisine sunacaktır. Yıllık uygulama Raporu, Cumhurbaşkanı tarafından kamuoyuna açıklanacaktır”.
Tüm bakanlıklar ile kamu kurum ve kuruluşlarının görev sorumluluklarını Uygulama Takvimi çerçevesinde ve hassasiyetle yerine getirilmesi hususunda gereğini rica eden Cumhurbaşkanlığı Genelgesi; Resmî Gazetede 30 Nisan 2021’de duyurulmuş oldu.
İşin sekretaryası Adalet Bakanlığı oluyor. Adalet Bakanlığı kendi içinde “takip kurulu” oluşturdu (4 Mayıs 2021). Resmî web sitesindeki habere göre; eylem planında yer alan 11 temel ilke altında 9 amaç, 59 hedef ve 393 faaliyetin öngörüldüğünü, bu faaliyetlerden 251’inin Adalet Bakanlığı, Hakimler ve Savcılar Kurulu (HSK) ile Türkiye Adalet Akademisi’nin sorumluluğu altında olduğu yazılı.
4 rapor görüşülecek ama açıklanmayacak…İzleme ve Değerlendirme Kurulu sadece iki yıl çalışacak. Adalet Bakanlığı “Yıllık Uygulama Raporu” adı altında sadece 2 Rapor (2021-2022 herhalde) hazırlayacak. Bu Raporları İnsan Hakları Eylem Planı İzleme ve Değerlendirme Kurulu “onayına” sunacak.
Cumhurbaşkanı başkanlığında toplanan İnsan Hakları Eylem Planı İzleme ve Değerlendirme Kurulu Adalet Bakanlığının gönderdiği Yıllık Uygulama Raporunu onaylayıp onaylamayacağına karar verecek.
Onaylamazsa? (Böyle bir olasılık bulunmuyor!)
Cumhurbaşkanı olmadığı zaman Cumhurbaşkanı Yardımcısının başkanlık ettiği İnsan Hakları Eylem Planı İzleme ve Değerlendirme Kurulu; Adalet Bakanlığı tarafından hazırlanmış “Yıllık Uygulama Raporu” onaylanınca bu Rapor Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu ile Kamu Denetçiliği Kurumuna gönderilecek.
Genelgeye göre; bu Rapor Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu ile Kamu Denetçiliği Kurumu tarafından incelenecektir. Ardından bu iki Kurum Rapora ilişkin kendi “değerlendirme sonuçları” ile Cumhurbaşkanlığı ile Türkiye Büyük Millet Meclisine sunacaktır.
Bu iki kurum ne değerlendirmesi yapacak ve ne diyecekler?
Cumhurbaşkanının onayladığı bir raporun ne kadar mükemmel bir uygulama raporu olduğunu değerlendirmelerinin dışında ne diyebilirler? Eleştirecekler mi? Eleştirebilecekler mi? Aksine görüş ve değerlendirmeleri olabilir mi? Eleştiremezler.
Demek ki; İnsan Hakları Eylem Planı İzleme ve Değerlendirme Kurulu başkanı Cumhurbaşkanı olduğuna göre Cumhurbaşkanlığına ve TBMM’ne Rapor sunmayacak, raporu Kurul olarak açıklamayacaktır. Genelgeye göre; “Yıllık Uygulama Raporu, Cumhurbaşkanlığı tarafından kamuoyuna açıklanacaktır”.
Kurul kendi çalışma usullerini belirlerken Cumhurbaşkanlığı Genelgesine aykırı bir düzenleme yapmayacak demektir.
İnsan Hakları Eylem Planı Uygulama Takvimi nedir? Takvimi kim yapar?
Eylem Planı Uygulama Takvimini Adalet Bakanlığı yapacak ve bu takvim Adalet Bakanlığı Resmi İnternet sitesinde yayımlanacak. Nisan 2021 tarihi konularak Adalet Bakanlığı resmî web sitesinde “Uygulama Takvimi” yayımlandı. Adalet Bakanlığının konuyla ilgili olarak Cumhurbaşkanlığı Yardımcılığına, 16 bakanlığa ve 16 kurum, kurul ve kuruluşa süreçle ilgili yazı gönderdi.
İnsan Hakları Eylem Planı ve Uygulama Takvimi’ne göre Eylem Planı uygulama süreci iki yıl olarak öngörülmüş olduğundan bu süre Cumhurbaşkanlığı Genelgesi’nin Resmî Gazete’de yayımlandığı tarihten itibaren başlayacaktır. 2021/9 sayılı Cumhurbaşkanlığı Genelgesi Resmî gazetede 30 Nisan 2021 tarihinde yayımlanmış olduğuna göre İnsan Hakları Eylem Planı 30 Nisan 2023 tarihinde sona erecek demektir.
Uygulama Takvimine göre; kamusal alanda faaliyet gösteren insan hakları kurum ve kuruluşları olan Kamu Denetçiliği Kurumu, Kişisel Verileri Koruma Kurumu, Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu, Bilgi Edinme Değerlendirme Kurulu, Adalet Bakanlığı İnsan Hakları Dairesi Başkanlığı, İnsan Hakları Tazminat Komisyonu, Kolluk Gözetim Komisyonu ve İl ve İlçe İnsan Hakları Kurulları kamu hizmetlerinin insan haklarına dayalı olarak işlemesinin temini açısından önemli işlevler gördüğü, Anayasal ve yasal değişikliklerle sistemimize dâhil edilen bu kurumların her biri, kişiler için yeni bir başvuru ve güvence imkânını da beraberinde getirdiği kanaatindedir.
Uygulama Takvimine göre 4.1 başlığı altında; “Demokratik siyasal sistemlerin en önemli özgürlük alanları kapsamında “İfade, Örgütlenme ve Din Özgürlüklerinin Korunması ve Geliştirilmesi” amacına matuf olarak Eylem Planı’nda şu hedef ve faaliyetler öngörülmüştür” deniyor ve 11 ayrı hedef sayılarak takvimde zaman ve görevli gösteriliyor.
Sadece bir örnek “Faaliyet 4.1.c. Basın, yayın ve internet yoluyla işlenen suçlarda muhakeme şartı olan süreler hukuki öngörülebilirlik ve ifade özgürlüğünü güçlendirmek amacıyla yeniden ele alınacaktır. Sorumlu Kurum, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı. Süre 1 Yıl” ….
Ne zaman yasalar “yeniden ele alınsa” sorun çıkıyor, burada da mutlaka çıkacaktır.
Bir başka örnek “Faaliyet 4.1.e. İfade ve basın özgürlüğünün önemli bir parçası olan “gazeteci güvenliğinin” esas olmasına ve gazetecilerin mesleki faaliyetlerinin kolaylaştırılmasına yönelik tedbirler alınacaktır. Sorumlu Kurum Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı (Mesleki Faaliyetler), İçişleri Bakanlığı (Gazeteci Güvenliği). Süre Sürekli”
Gazeteci güvenliği sürekli olarak İçişleri Bakanlığına ve Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığına emanet…
Uygulama Takviminde Mecelle unutulmamış… “Mecelle’ de “Usul esasa mukaddemdir.” şeklinde ifade edilen kadim ilkenin hukuk düzenimize hatırlattığı gerçek, doğru karara ancak doğru yöntemle ulaşılabileceğidir. Yargılama yöntemini kuran ve ortaya koyan mevzuatımız, adil yargılanmayı sağlayacak usulî güvenceleri içermek ve değişen şartlara göre geliştirmek durumundadır.”
O halde doğru yöntemle yaşadığımız gerçeklerden bir demet hatırlatalım…
Daha, daha, daha…Bakalım 2021 yılında tanığı olduğumuz, içinde bulunduğumuz, olaylar olarak sayabileceğimiz AİHM kararlarının uygulanmaması, Anayasa Mahkemesinin kararları ve yapısını değiştirme istekleri, Boğaziçi Üniversitesi Rektör seçiminin öğrenciler ve akademisyenler tarafından protestosu, İçişleri Bakanlığının gazeteciler ve kişiler hakkındaki son 2021/19 sayılı görüntü alma hakkındaki yasaklama Genelgesi, ardından 1 Mayıs olayları, Anayasa Mahkemesinin HDP kapatma davasının iddianamesinin geri iadesi kararı, İstanbul Sözleşmesinin Cumhurbaşkanlığı kararı ile feshedilmesi gibi gibi olaylar...
“Özgür Birey, Güçlü Toplum, Daha Demokratik Bir Türkiye” hakkındaki 2021 Yıllık Uygulama Raporunda acaba nasıl yer alacak, hangi değerlendirmeleri okuyacağız ve nasıl onaylanacak, nasıl değerlendirilecek ve kamuoyuna kim ve nasıl açıklayabilecek?
6 ay sonra…… (Fİ/RT)