Yargıtay 3. Ceza Dairesi, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi eski Eş Başkanı Adnan Selçuk Mızraklı’ya verilen 9 yıl 4 ay 15 gün hapis cezasını onadı.
Diyarbakır 9. Ağır Ceza Mahkemesi’nin kararını 2022’de "eksik inceleme ve yetersiz gerekçelere dayandığını" belirterek bozan Daire, yeniden yargılamanın ardından verilen aynı cezayı, bu kez “hukuka uygun” buldu.
Diyarbakır 9. Ağır Ceza Mahkemesi, 20 Mart 2020'de Hicran Berna Ayverdi adlı emniyet çalışanı itirafçının beyanlarına ve Mızraklı'nın Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Sağlık Komisyonu Üyesi olmasını gerekçe göstererek üst sınırdan 9 yıl 4 ay 15 gün hapis cezası verdi.
Bu karar Aralık 2022’de Yargıtay 3. Ceza Dairesi tarafından bozuldu.
12 Haziran 2023'te yeniden yargılama başladı. Bu kez dosyaya Ümit Akbıyık isimli bir açık tanık eklendi.
Yargılama süresinde Ayverdi ve Akbıyık’ın beyanları Mızraklı’nın avukatlarının mahkemeye sunduğu delillerle çürütülse de 29 Kasım 2023’te görülen karar duruşmasında mahkeme, yeniden 9 yıl 4 ay 15 gün hapis cezası verdi.
Yargıtay ise daha önce verdiği kararı yok sayarak bu kez “vicdani kanının oluştuğu”nu ve “hukuka aykırılık bulunmadığı”nı öne sürerek cezayı onadı.
Mızraklı’nın avukatları Yargıtay’a sundukları temyiz dilekçesinde, “Kararın usul ve yasaya aykırı olduğu”, “Hukuka aykırı şekilde delil yaratıldığı”, “Dosyaya sunulan belgelerle tanık beyanlarının çürütüldüğü”nü belirtip kararın bozulmasını talep etti.
Daire ise onama kararının gerekçesinde, “vicdani kanının” oluştuğunu ifade etti ve şöyle dedi:
“Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, tanık beyanları ve tüm dosya kapsamı dikkate alındığında; sanık hakkında verilen mahkumiyet kararına yönelik vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımın kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla kurulan hükümde bir hukuka aykırılık bulunmamıştır.”
(RT)