Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Mardin Milletvekili George Aslan, Türkiye’de Protestan toplumunun maruz kaldığı ayrımcılığı ve hak ihlallerini İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’ya sordu.
Aslan’ın, yanıtlaması istemiyle Yerlikaya'ya yönelttiği sorular şöyle:
- Yabancı uyruklu Protestan din görevlilerine “N-82 ve G-87” kodları verildiği doğru mudur? Doğruysa söz konusu kodların verilme gerekçesi nedir?
- Son 10 yılda Türkiye'den sınır dışı edilen Protestanların sayısı kaçtır? Bu kişiler hangi gerekçelerle sınır dışı edilmiştir? Bunların kaçı N-82 ve G-87 kodları ile sınır dışı edilmiştir?
- Son 10 yılda Protestanların sınır dışı edilme kararlarına karşı açmış oldukları mahkemelerin sonuçları nedir? Sonuçlanan ve devam eden mahkeme sayısı kaçtır?
- Son 10 yılda Protestan toplumuna karşı hangi suçlar işlenmiştir? Bu suçlardan ceza almış kişi sayısı kaçtır?
- Türkiye’de misyonerlik faaliyeti yürütmek suç mudur?
- Türkiye'de yaşayan Protestan toplumunun maruz kaldığı saldırı, nefret söylemi ve nefret suçlarının önlenmesi için hangi tedbirler alınmaktadır?
N-82 kodu: Hakkında ön izin şartı bulunan yabancılara tesis edilen kod.
G-87 kodu: Genel güvenlik açısından “terör” bağlantılı olabileceği değerlendirilen yabancılara uygulanan kod. G-87 kodu bulunan yabancıların Türkiye'ye girişleri yasaklanır yahut Türkiye'de bulunmaları halinde haklarında sınır dışı etme kararı/deport kararı alınır.
Hak ihlalleri
Protestan Kiliseleri Derneği’nin “2023 Hak İhlalleri İzleme Raporu”na göre;
- Protestanlara yönelik, kişi veya kurumlara sadece inançlarından ötürü nefret duyarak bu nefretini sözlü veya yazılı olarak belirten, kamuoyunda nefretin oluşması için kışkırtan nefret söylemlerinde önceki yıla göre artış yaşanmıştır.
- Yabancı uyruklu Protestan din görevlilerine “N-82 ve G-87” kodları verilerek Türkiye’ye girişleri engellenmiş, sınır dışı edilmiş veya oturum izinleri yenilenmemiştir.
- Protestanların ibadet yeri kurma ve ibadet için kullanılan mekânların kullanımını sürdürme ve var olan ibadethaneleri kullanma talepleri ile ilgili sorunlar devam etmektedir.
Türkiye’de din ve inanç özgürlüğü ile ilgili Anayasa’nın 24’üncü ve 25’inci maddelerinde “Herkes, vicdan, dini inanç ve kanaat hürriyetine sahiptir. Kimse, ibadete, dini ayin ve törenlere katılmaya, dini inanç ve kanaatlerini açıklamaya zorlanamaz; dini inanç ve kanaatlerinden dolayı kınanamaz ve suçlanamaz,” denilmekte. Din ve inanç özgürlüğüne ilişkin bir diğer yasal çerçeve ise Meclis’in onayladığı ve Anayasa’nın 90’ıncı Maddesine göre Anayasa’nın da üzerinde olan uluslararası anlaşmalar. (TY)