Haberin İngilizcesi için tıklayın
Hakların Demokratik Partisi (HDP) Ekonomi Komisyonu’nun hazırladığı “Faiz Raporu”nu, komisyondan sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı Garo Paylan İstanbul İl Örgütü binasında düzenlediği basın toplantısıyla açıkladı.
Toplantıda Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Faiz neden, enflasyon sonuç” ifadelerini hatırlatan Paylan, “Erdoğan bu gerekçeyle iki Merkez Bankası başkanını görevden aldı. Faizleri düşürme talimatı verdi. ‘Enflasyonu tek hanelere düşüreceğiz’ dedi. Ancak aradan 2-3 ay geçti, faizler yüzde 8’den yüzde 17’ye yükseldi. Ben buradan Erdoğan’a sesleniyorum. Yıllarca bu millete ‘Faiz neden, enflasyon sonuç’ dediniz. Yıllarca ‘Faiz lobileriyle savaşıyoruz’ dediniz, ‘Esnafımızı, KOBİ’lerimizi, vatandaşlarımızı faiz lobilerine ezdirmeyeceğiz’ dediniz. Ancak geldiğimiz noktada Türkiye’de yalnızca son 3 ayda bütün faizler 2 katına çıktı” diye konuştu.
“Faiz lobisine bir saatte 20 milyon TL aktarılacak”
Hükümetin faiz lobisine diz çöktüğünü söyleyen Paylan, “Erdoğan, vatandaşların alışveriş yaparken, benzin alırken ödediği 5 liralık verginin 1 lirasını faiz lobisine aktaracak” dedi.
Paylan, bu yıl bütçeden 180 milyar TL’nin faiz lobisine aktarılacağını ifade ederek “Yani her saat 20 milyon TL aktarılmış olacak. Yalnızca faiz yükü değil. Vatandaşlarımız, çiftçiler, KOBİ’ler, esnaf bankalara trilyonlarca lira borçlu. Bankalarda yalnızca 5 ay önce yüzde 8-9 olan kredi faizleri yüzde 25’e çıktı” diye konuştu.
Bankalar şu an tefeci faizleri ile kredi verdiğini ifade eden Paylan konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Bu anlamda Cumhurbaşkanı Erdoğan faiz lobilerine teslim olmuştur. Erdoğan IMF’siz bir IMF programı uygulamaktadır. Merkez Bankası’ndaki dolarlar tükenmiştir. Kasadaki para tükenince Erdoğan lobilere teslim oldu. İflas eden esnaf tefeciye gider. Erdoğan da Londra'daki tefeciye gitmiştir ve Türkiye’nin kaynaklarını, hepimizin vergileriyle oluşan bütçeyi tefecilere teslim etmiştir.
“Şu anda Almanya eksi faizlerle borçlanmaktadır. Ama Erdoğan rejimi bütçemizden çok büyük kaynakları faiz lobisine aktarmaktadır. Erdoğan’a sesleniyorum, tefeciye düşen iflah olmaz, Erdoğan da iflah olmayacaktır.
"Erdoğan'In Türkiye'yi getirdiği nokta"
“Erdoğan bir hedef koymuştu. ‘Türkiye’yi ilk 10 ekonomi içine koyacağım’ demişti ama büyük bir başarısızlık gösterdi, Türkiye ekonomisi gerilere düştü. Fakat Erdoğan büyük bir başarı gösterdi ve Türkiye’yi faiz liginde ilk 10’a soktu. Faize karşı olduğunu söyleyen Erdoğan, Türkiye’yi dünyada en yüksek faiz veren 9. ülke yaptı. Türkiye; Venezuela, Arjantin, Yemen, Liberya, Zimbabve, Surinam, Kongo ve İran’dan sonra dünya faiz liginde 9’uncu sıraya yükseldi. İşte faize karşı olan Erdoğan’In Türkiye’yi getirdiği nokta bu. Dünyada birçok ülkede faizler sıfırken Türkiye faiz liginde ilk 10’da.
"Erdoğan yıllarca faizin neden, enflasyonun sonuç olduğunu söyledi. Ben bu kavramın değiştirilmesini öneriyorum. Türkiye'de Erdoğan sebep, faiz sonuçtur. Türkiye'de tek adam rejimi sebep, faiz sonuçtur. Çünkü tek adam rejimi Türkiye'nin tüm kurumlarını yerle bir etmiştir. Keyfi bir şekilde kaynakları savaşlara, saraylara, yandaşlara aktarmaktadır. Kurumların çöktüğünü gören tefeciler de fahiş faizlerle para vermektedir. Güven oluşmadığı için de Erdoğan çok yüksek faiz oranlarıyla borçlanmaktadır. Tek adam rejimleri tefeci faizlerine razı olmak zorunda kalmaktadır. Erdoğan ve kurduğu tek adam rejimi sebeptir, faiz ise sonuçtur.
Faize giden para ile neler yapılabilirdi?
Faiz ödemelerine giden 180 milyar TL ile neler yapılabileceğini de hesapladıklarını söyleyen Paylan, “Ama Erdoğan bu dertleri çözmeyi tercih etmedi. Erdoğan faiz lobisini tercih etti. Faiz lobisine güvence verdi. ‘Benim kasamdaki para bitti, bana para getirin sizin faizlerinizi güvence altına alırım’ dedi” diye konuştu ve yapılabilecekleri şöyle sıraladı:
- 180 milyar TL’nin yalnızca 50 milyar TL’si ile işsiz vatandaşlarımıza ayda 5 bin lira doğrudan gelir desteği sağlayabilirdik.
- 180 milyar TL’nin 25 milyar TL’siyle EYT’lilerin tamamının emekli edebilirdik.
- 180 milyar TL’nin 8 milyar TL’siyle KYK borçlu milyonlarca gencin tamamının borcunu silebilirdik.
- 180 milyar TL’nin 15 milyar TL’siyle yeterli ve nitelikli aşıyı vatandaşlarımıza ulaştırabilirdik. Şu anda aşı yok.
- 180 milyar TL’nin 40 milyar TL’si ile ev içi emeği görünmeyen kadınları emekli edebilirdik.
- 180 milyar TL’nin 20 milyar TL’siyle ataması yapılmayan 200 bin öğretmenin atamasını yapabilirdik.
- 180 milyar TL’nin 22 milyar TL’si ile çiftçilere yapılan desteği iki katına çıkarabilirdik.
"Sağlık Bakanı istifa etmeli"
Aşı tartışmasına da değinen Paylan sözlerini şöyle sürdürdü:
“Dünyada tüm demokratik ülkeler aşılama çalışmalarına başladı. Biz dedik ki Türkiye bu anlamda BionTech aşılarından edinmeli tek kanala bağımlı kalmamalı. Sağlık Bakanlığı bütçesinin artırılması teklifi verdik, gelin bütçeyi 15 milyar artıralım ve bütün vatandaşlarımızı güvenceli aşıya kavuşturalım dedik. Ama Sağlık Bakanlığı dedi ki efendim biz Çin aşısını alacağız dediler. Aralık ayında 20 milyon Çin aşısı gelecek dediler, Ocak ayında 20 milyon Çin aşısı gelecek dediler. Ocak oldu 3 milyon aşı geldi. 3 milyon aşı ile sadece 1 buçuk milyon vatandaş aşılanabilir. Bu da pandemiyi kontrol altına almaz.
Sağlık Bakanını Fahrettin Koca’yı istifaya çağıran Paylan “Hem vatandaşlarımızı etkili ve yeterli aşıya ulaştıramadığı için hem de faz 3 çalışması etki oranlarını herhalde Erdoğan bir an önce yüksek gösterin dediği için kendisini istifaya davet ediyorum” sözleriyle konuşmasını bitirdi.
Paylan'ın açıkladığı raporun detaylarına buradan ulaşabilirsiniz.